Kirazlı Sokak çocukları olarak sürü halinde büyüdük. Orta gelirli ailelerin çocuklarıydık.
Sıla, İnci, Zeynep, Doruk ve ben.
Ben, Feda.
Biz herşeyi beraber yapan beşli bir gruptuk. Mahallede biz dahil en az on çocuk daha vardı. Yaşıt olan bizdik. Diğerleri ya küçük ya da büyüktü bizden. Bir tek İnci bizimle aynı okulda değildi.
Sıla ve Doruk C şubesinde, ben ve Zeynep D şubesindeydik. Ama teneffüslerde kendi sınıf arkadaşlarımızla değil illa ki birbirimizle oynardık.
Okumayı ilk ben sökmüştüm. Annem okula başladığım günden itibaren ders konusunda üzerimde otorite kurmuştu. Ama arkadaşlarım da beni çok yalnız bırakmadan sökmüşlerdi okumayı, yazmayı.
Her çocuk güzeldir. Ben değildim. Hele de Doruk'un yanında kendimi hiç güzel çocuk olarak göremezdim. Büyüdükçe değişen tek şey "güzel" kelimesinden "yakışıklı"ya terfi edişi olmuştu onun. Sıla, İnci ve Zeynep de güzelce serpilmişlerdi.
Ben değildim yakışıklı. Sırtım kambur gibiydi ders çalışmaktan. Giyim kuşamdan, spordan bir haberdim.
Lisede de bizi koparmayan şans, dostluk ve bağlılık aramıza tekrar İnci'yi sokmuştu. Doruk basketbol takımındaydı. İnci müzik grubunda solistti. Sıla ve Zeynep hentbol takımındaydı. Ben, okulun Yeşilay kolundaydım.
Gözlük edinmiştim bir de. Lisede yalnız kalmadığım için sevinmem gerekirdi halime bakınca. Çünkü tüm arkadaşlarım güzel çocuklardan, popüler gençlere dönüşürken ben gittikçe çirkinleşen bir ördek yavrusu olarak devam ediyordum.
Evrenin belamı verdiği ilk nokta ise erkeklerden etkilendiğimi anladığım gündü. Tüm sivilcelerime, gözlüğüme ve ders çalışmaktan kamburu çıkmış sırtıma rağmen beni " güzel, yakışıklı" diye seven tek kişi annemdi. Onun dışındaki hiç kimseye öyle bir imaj çizmiyordum. Biz dizi araştırmayla eşcinsel olduğumu çözümlemiştim. Belki Doruk'un sınıfta unuttuğu çantasını ona götürmek için soyunma odasına gitmeseydim asla öğrenemeyecektim. Ama bir grup üstü çıplak erkeğin görüntüsüyle dikilen çadırım, hiçbir çıplak kadın görüntüsüne öyle dikilmemişti. Hayatımda ilk defa mastürbasyon yapmıştım ve bunu da okul tuvaletinde yapmıştım.
Çocukluk arkadaşlarım beni asla ötelemeseler de bunu onlarla paylaşamazdım. Hayatımda bana ben olduğum için değer veren (ailem dışında) bir tek onlar vardı. Sadece onlar benim dostlarım olduğu için, Doruk bana kol kanat verdiği için, kızlar benim koluma girip etrafı umursamadan gezdikleri için bile onlara kimliğimi açamazdım.
Lise ikinci sınıfa geldiğimizde ben sayısalda tek başıma kalmıştım. Diğerleri de bölünmüştü. Ama kopmadık. İnadına kopmadık. Sınıfımda iletişim kurup kendime yakın bulduğum tek insan Şilan'dı.
Hayatımın şansı Şilan. Tanıdığım en harbi kız o.
Bir de kendimi keşfettiğimden beri asla yanımdan ayırmadığım defterim vardı. Çizdiğim resimler, yazdığım şarkı sözleri ve..
Doruk'a olan aşkımı döktüğüm satırlarla doluydu.
Evrenin belamı verdiğine inandığım, en kara ikinci günümse eve gidip çantamda defterimi bulamadığım gündü.
Bittim ben!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ÖRDEK
Teen Fiction"faB.L Serisi" nin 1. kitabıdır. (Ördek 1, Kurbağa 2, Aslan 3) BxB Çirkin Ördek Yavrusu