2.0

7.3K 536 60
                                    

Bölüm atlamayın💕

/Doruk/

Arabaya binip gittikten sonra üç ayımı zebil etmiş, kendimle girdiğim her çatışmada ona yenilmeme sebep olmuştu.

Şimdi buradaydı, yanımdaydı ve saçma bir ödeşmenin içindeydik. Feda'nın yeri benim için doldurulamazdı. Gittiğinde beni bıraktığı boşluktan bir haberdi.
Beni sevdiğini anladığım o anı, tarif edemiyordum. Ne hissetmem gerektiğini bilmiyordum. Yanlış birşey yapıp bizi tepetaklak getirmek istemiyordum. Ama beni sevmekten vazgeçmesini de istemiyordum. Ergenlik diyelim, ama beni arzulamasını istiyordum.

Çıkardığı eşofmanı almak için eğildiğinde benim de onu arzulayabileceğim gerçeğini hiç düşünmediğimi farkettim.

Sırtındaki kaslar gözümün önünde dans edip, gölge ve ışık oyunlarıyla en güzel sahneyi sergilerken nefesimin kesileceğini hiç düşünmemiştim.

Feda, Feda değildi. Ama aynı zaman da Feda'ydı. Odadan fırlayıp kahvaltı masasına oturduğumda babam çayları koyuyordu.

"Yanlış iliklemişsin."

"Ne?"

"Düğmeni diyorum oğlum. Yanlış iliklemişsin."

Bakmak için kafamı eğdim. Devrelerim yanmıştı yine. Tehlikeli sulara girdiğimi şimdi anlıyordum. Düzelttikten sonra ekmeğe uzandım. O sırada Feda geldi. Karşı sandalyeme oturduğunda, gömleğimin üzerine oturmakla kalmayıp, omuz kısmını zorladığını farkettim. Üstten iki düğmesini açık bırakmıştı.

"Günaydın Atilla Amca." dedi.

"Günaydın Feda'cım. Hadi hızlı olun geç kalacaksınız."

Ekmek, peynir ve domatesi ağzıma atıp çiğnerken Feda'yla gözgöze geldik. Meydan okuyan ama eğlenen gözlerini suratımdan ayırmadan bana göz kırptı.

Feda göz kırptı.

Beni ortada, anlamlandıramadığım bir yığın duyguyla bırakıp gitmişti. Şimdi bir yığınıyla daha üstüme geliyordu. Ben bu işi böyle planlamamıştım. Kendi oyunuma mağlup bir şekilde başlamıştım. Çocukluğum dediğim Feda, artık hiç çocuk gibi durmuyordu.

Ne istediğini bilen bir adama karşı, ne istediğini bilmeyen ben. Adil değildi bu. Okulda ayrı sınıflarda olmamıza şükrediyordum şimdi.

Dün bahçedeki sürtüşmemizi görenlerden kimse, onun Feda olduğunu anlamamıştı. Bugün ve hatta tüm hafta okulun gündemine oturacaktı. Eskiden peşimizde zorla sürüklediğimiz, kendine güvensiz, kimsenin görmediği sessiz çocuk değildi.

Ve ben bu durumdan inanılmaz rahatsız oluyordum.

Bu zamana kadar hiçbir erkeğe ilgi duymadım. Kadınların estetik ve yuvarlak hatları her zaman cezbedici olmuştu benim için. Yumuşak dudaklarında iz bırakmak hoşuma giderdi. Ben top peşinde, basketbol sahasında terlerken bana tezahürat ettiklerinde onlara poz atmaya bayılırdım.

Feda beni öptüğünde dudakları kuruydu. Canım yanmıştı.

Ona vurmaya kalktığımda sırtımda hissettiğim güçlü beden, beni sinirlendiriyordu.

Meydan okuyan gözleri, hayran bakan kadın gözlerinden daha derindi. Çıplak hissettiriyordu.

Önümde eğildiğinde gördüğüm yuvarlaklar, bir kadına nazaran daha keskindi.

Tüm bunlara rağmen istiyordum. Beni sevsin istiyordum. Ama bunu neden istediğimi bir an önce çözmem gerekiyordu. Başlattığım oyun bok olmadan, Feda'yı geçmişim olduğu için mi, yoksa geleceğim olsun diye mi istediğimi çözmem gerekiyordu.

****

*Medya, Dean Fujioka- History Maker 1.9-2  deki şarkı.
Yuri on Ice'ın açılış şarkısı.

Doruk kadar kendini bilmez bir aptal yoktur herhalde 😁

Bu bölüm de böle.

Bb

ÖRDEKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin