Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Smtheresmtthere: Wink? #readyforweekend #spirited #energized...devamını görmek için...
1004 beğeni 784 yorum
****
Haftayı bitirip cumaya varmıştık bile. Sinirimden kuduruyordum. Salı sabahı Doruk'la yaşadığımız o elektriklenmeden eser yoktu. Benimle yalnız kalmamaya özen gösterdiğini farkettiğim andan beri, ben de ondan uzak duruyorum. Okulda ve grup içinde herşey normaldi. Ama en son göz göze gelişimiz çağlar öncesinde kalmış gibiydi.
Dersler tüm hızıyla devam ediyordu. Ve hala ilgi odağıydım. Japonya'da alıştığım için çok fazla zorlanmıyordum, ama kızlar laf atınca kulaklarım yanıyordu hala. Doruk, İnci, Şilan, Sıla ve Zeynep'le takılıyordum, her zamanki gibi. Yeni gelen öğrencilerden, içinde erkeklerin de olduğu bir çeşit fan grubum vardı. Faruk'la da aram iyiydi. Beni ilk gördüğünde gözlerini o kadar kırpıştırmıştı ki, kirpikleri düşecek sanmıştım. Çok güldüm ve beraber gülmeye başladığımızda aramızdaki buzlar eriyivermişti.
"Günaydın best sıra arkadaşım."
"Günaydın Faruuuk."
"Baya enerjiksin bugün?"
"Sabah çok erken kalkıp koşmaya gittim kordona. Martılar, balık tutan insanlar falan. İyi geldi."
"Ooo. Bir Christian Grey havası sezdim."
"Hee, oldu. Kırbaçlayam seni, istersin?"
"Ha ha siktir git."
Birbirimize sırıtıyorduk. O sırada sınıfa Şilan girdi. Yüzü beni görünce aydınlandı.
"Günaydın Feda!" dedi bana gülümseyerek. Faruk'a da dudağının kenarıyla uyuz bir gülücük attı.
"Günaydın sürmelim."
"Kapıdan girer girmez sana bunu vermem için bir grup kızın tacizine uğradım."
Dikdörtgen bir kutuyu sırama bıraktı. İlgisizce kurdelesini çözdüm. Ev yapımı olduğunu tahmin ettiğim kurabiyeler ve bir de küçük bir zarfta mektup vardı.
Faruk burun kıvırdı. "Bunlar hep boşa kürek. Kabul etmesene?"
Gülümsedim, "Evet ama zamanlarını ayırıp birşeyler yapıyorlar. Az ya da çok sevgilerini katıyorlar. Reddetmek ayıp olur."
