R-40

5 0 0
                                    

Jimin'in ağzından-

Geceden beri düşünüyordum. Neden o kadar sinirlendiğimi anlayamamıştım. Verandaya çıkarak salıncağa oturdum. Gözlerimi kapatıp olanları bir kez daha etraflıca düşünmeye başladım. Yanımdaki basıncı hissettiğimde gözlerimi açtım Taehyung oturmuş ve önüne doğru bakıyordu. Ne zaman önemli bir şey konuşacak olsak bu tavrı sergilerdi. Ciddiliği beni de gerginleştirse de, nefesimi verip onu bekledim.

'' Ne yapmayı düşünüyorsun?''

'' Bilmiyorum. Bu sefer gerçekten batırdım Tae. Mahvettim.'' bana döndü ve,

'' Evet mahvettin.'' kafamı avuçlarımın arasına alarak bir süre öyle durdum. Korku bedenime nüfus etmişti. Bana sarılarak destek oldu.

'' Aslına bakarsan mahvetmedin yani aslında ettin. Şöyle ki fazla sinirlendin. Yani kendini kontrol edemedin. Onun gözünden de bakarsak eğer anlayabiliriz. Empati kuralım, biz olsak bizde öyle yapardık. Sessizce halletmeye çalışırdın. Seni tanıyorum Jimin, hangimiz sosyal medyadan bir tehdit alsa hemen korumaya çalışırdın.'' 

'' Haklısın, çok ileri gittim.'' 

'' Sabah konuştum demiştin ne konuştunuz?''

'' Benden özür diledi. Bunu benim yapmam gerekirken. Arkanızdan iş çevirdiğim için özür dilerim dedi.''

'' Bu demek oluyor ki hala şansın var.''

'' Ama ne yapabilirim?''

'' Bilemiyorum yapman gerekenin en iyisini yapmak zorundasın. Tabi onu geri istiyorsan...'' son kelimesini vurgulayarak söylemişti. Hızla yerimden kalktım. Ardımdan seslendi.

'' Başarabilirsin Jimin.'' gülümseyerek içeri girdim. Ve Simre'yle karşılaştım bana doğru geliyordu.

'' Sana yardım edebileceğimden emin değilim. Yani Asya zor biri, çabuk sevinir ama eğer sinirlendiyse çabuk yatışmaz. Biraz sürüneceksin gibi duruyor.''

'' O zaman ne yapacağım?''

'' Bugün işin varmı?''

'' Bir kaç saat kadar pratik yapmam gerek.''

'' Jungkook'da demişti. Git gel düşünürüz.''

'' Gece de gidebilirim. Dans pratiği.'' düşünür gibi çenesine dokundu.

'' Hmm, Jimin seninde motorlara ilgi duyduğunu duydum. Hatta kullandığını.''

'' Jungkook mu söyledi?'' kafasını evet anlamında salladı.

'' Minik bir kaza yaptığımda bırakmıştım. Sakatlanmamam gerekiyordu. Çok nadir kullanıyorum.'' 

'' Asya'ya da bu yüzden izin vermek istemiyordun? İyi kullanıyorsan bugün öğlen yemeğinde onu almaya git. İlk iş böyle başlayalım. Sonra onu geri bırakırsın ve akşam yemeği için eve gelirsin. Sana gerekli şeyleri mesaj olarak atarım.'' 

Bu fikir kafama biraz yatmıştı ama hala pürüzler vardı. Şimdilik pratiğe odaklanmak için şirkete geçtim. Hep birlikte pratik yapıyorduk. 

Hoseok: '' Artık odaklanır mısın Jimin! Sürekli hata yapıyorsun ve baştan başlamak zorunda kalıyoruz.'' diğerleri de onu  onayladığında odaklanmaya çalıştım. Ama odaklanamıyordum. Sürekli çuvalladığımda Namjoon hyung bana döndü.

'' Odaklanamıyorsun Jimin, git biz çalışırız. '' 

Tae:'' Git ve şu işi hallet.'' onları dinleyip çantamı alıp çıktım. Hızlıca eve geçtim ve duş aldım. İlk önce Asya'nın evine geçtim ve etrafı temizlemeye başladım. Giriş kapısından bahçeye kadar uzanan bir yol hazırladım. Bembeyaz mumların etrafı aydınlattığı yoldan geçerken kiraz ağacının altını hazırladım. Beyaz minderlerin eşliğinde ahşap minik bir masa vardı. Ağaca bağladığım renkli tül parçalar daha da sevimli yapmıştı. Aydınlatma için diğer  ağaçlara da minik fenerler asmaya başladım. Işıklandırma bittiğinde mutfağa geçtim ve Jin hyungdan aldığım tarife göre biftek pişirecektim. Bunu Asya geldikten sonra yapsam daha iyi olacaktı. Tabakları ve kadehleri masaya koyduktan sonra yolu gül yapraklarıyla bezemeye başladım. Her şey hazır olduğunda kapı açıldı. Şok olmuşçasına arkamı döndüğümde Simre'yle karşılaştım.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Sep 19, 2019 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

RegulusHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin