Saplantı 2- Farklı Yönler

Farklı Yönler (Düzenlendi)

(Kerim'in ağzından)

Şara'nın dediklerine canım sıkılmıştı. Övgü'nün yaptıklarını hak etmiştim ben. O haklıydı. Ben, onu aldatarak en büyük şerefsizliği yapmıştım. Onun gibi muhteşem birini üç kuruş biri için üzmüştüm.

Cebimden telefonumu çıkararak Övgü'ye mesaj attım. Bu küslük gereksiz yere uzuyordu. Bu böyle bitmemeliydi ve sonlandırmak en iyisiydi bu küslüğü.

''Övgü neredesin? Bu saatte seni rahatsız ettim, kusuruma bakma. Ama seni çok özledim. Müsaitsen uygun bir yerde buluşabilir miyiz? Evet dersen çok mutlu edersin beni! Aşkımız bir şans daha hak ediyor bence. Bunu düşünerek cevap ver olur mu? Cevabını bekliyorum.'' diye bir mesaj gönderip bekledim.

Çok heyecanlıydım. Alacağım cevaptan çok korkuyordum. Artık onunla barışmak istiyordum. Onunla olan her şeyi çok fazla özlüyordum.

Kısa bir süre sonra bir mesaj geldi telefonuma. Heyecanlanarak baktım. Ekranda Övgü'nün adını görünce heyecanlandım ve mesajı açtım.

''Olur, ben de sahilde tek başıma oturuyordum zaten. Seni orada bekliyor olacağım.'' yazmıştı. Sevinçten ne yapacağımı şaşırdım. Hızlıca yürümeye başladım sahile doğru. Bulunduğum yere yakındı. Sahile geldiğimde kenardaki çiçekçiden bir buket kırmızı gül yaptırdım. Kırmızı güller, Övgü'nün en sevdiğiydi. Çiçekleri aldıktan sonra arkamı döndüğümde, onları birlikte görmeyi beklemiyordum.

Az ilerdeki bankta Övgü ile Berkin'i yan yana oturduklarını ve çok mutlu olduklarını gördüm. Bu kadarı fazlaydı. Övgü'nün oyunları da benim hayal kırıklığım da bitmiyordu. Şara haklıydı. Zaman, artık farklı yönlere sapmanın zamanıydı. Ben de artık kendim için yaşayacaktım. Yeni bir aşk bana iyi gelecekti. Son kez gözyaşlarım akıyordu onun için.

Akan gözyaşlarım yüzünden buğulanan gözlerimle elimdeki bukete baktım.

Bir an yanlarına gidip sövmek istedim ama buna ne Övgü değerdi ne de Berkin. Belki de yanlarına gitsem dalga geçeceklerdi. Ama bunun bedelini de ödeyeceklerdi. Şara'yı aramak ve ondan özür dilemek benim için en doğru tercih olacaktı.