Asya'nın Şüpheleri

1.5K 85 19
                                    


(Asya'nın ağzından)

Akın'ın yoğun ısrarı üzerine bu akşam meşhur mekanlarına geldim. Burada beyler, içki sofrası kurup, hafif de müzik açıp erkek sohbetleri yaptığı bir yerdi anladığım kadarıyla. Akın'ın dediğine  göre babası'nın dükkan deposuydu.

Akın, sürekli bana yakınlaşmaya çalışıyordu. Ben ise duvarlarımı örüyordum ona karşı. Geçmişi unutacak değildim. Her şeye sünger çekip, hiçbir şey olmamış gibi, gözüm kapalı davranamazdım. Böyle basit bir karakterim yoktu.

Sigaram elimde, onu dinliyordum. Bana sürekli bir şeyler anlatıyordu gülerek. Aramızı düzeltmeye çalışıyordu. Ne kadar uğraşırsa uğraşsın, eskisi gibi olamazdık. Ama anlamıyordu.

Akınla takılmaya başlamam, gruptaki çocukların yanlış anlamasına sebep oluyordu. Sanıyorlardı ki, eskisi gibi sevgili olacağız. Ama yanılıyorlardı. Bozuntuya vermiyordum ben de.

''Üniversite hayalinin olmadığını söylemiştin geçenlerde Asya. Benimde yok, söylemiştim. Seneye mezun olacağız. Evleniriz değil mi?'' diye sordu Akın.

''Sonuçta geçmişte çok ateşli bir aşkınız oldu. Hala da sönmemiş demek ki devam ettiğinize göre. Bence de evlenin. Ama şimdiden söyleyeyim. Akın, kimseye söz verme; nikah şahidin benim!'' dedi Berkin ve kahkaha attı.

Dalga geçiyordu. Ona güldüm. Sinir bozucuydu. Ama bana çok çekici geliyordu bu çocuk! Umursamaz, rahat tavrı onu çekici kılıyordu. Kendine olan güveni, lider ruhu, güçlü duruşu hoştu. İşte böyle özgüveni yüksek çocuklara bitiyordum. Ama onunla işim yoktu.

Bozuntuya vermeden ''Yani, boşuna mı çıktık bunca zaman? Ciddiyete bağlansın bence de!'' dedim hafif gülümseyerek.

Akın, bence kafayı yemişti! On sekiz yaşında, neden onun gibi güvenilmez ve çocuksu bir erkekle evlenip, genç yaşta sinir krizi geçirip kendimi öldüreyim mi? Resmen intihar bu! Hayatımda biraz heyecan olsun diye, yüz veriyordum zaten. Ama bu kadar maceraya gerek yoktu. Fazlası kalbe zarardı. Beni aşardı.

Akın, heyecanlandı ve mutlu olmuştu. Her halinden belliydi. Ona acıyordum. Tam bir zavallıydı ve onunla oynamak çok eğlenceli olacaktı!

Depo kapısı sesli bir şekilde açıldı. İçeri grubun sessiz çocuğu Berat ve gıcık sevgilisi Alya girmişti. Berat, belki grubun en düzgün çocuğuydu. İyi biriydi. Yanındaki kıza fazlaydı. Onunla tanıştığım ilk günden beri ondan hoşlanmamıştım. Çok gıcıktı ve yapmacıktı. Bilerek saf kızı oynuyordu.

Sanki Beratla işi yoktu ve onu amaçları için kullanıyordu. Berat'ın  biraz moreli bozuktu sanırım ve çok soğuk bir şekilde ''Selam!'' dedi. Berkin'in yanına oturdu. Alya ise Berat'ın tam aksine çok mutluydu ve o da ''Selam!'' diyerek benim yanıma otudu. Keyfim kaçmıştı.

''Berat, sen kız arkadaşını böyle ortamlara getirmeyi sevmezdin. Hayırdır?'' diye sordu kuşkulanarak Berkin.

Zeki çocuktu. Bence de tuhaftı.

''Alya, mekanımızı görmek çok istediği için getirdim. Yoksa hala sevmiyorum.'' dedi. Sesi çok bozuktu. Demek, Alya istemişti. Çok ilginç!

''Sevgilim nerelerde takılıyor, diye merak ettim. Ne var bunda canım? Kontrole geldim ben!'' dedi şirin olmaya çalışarak. Ama bence salak gibi oluyordu. Üstelik yalancıydı! Beratla işi bile yoktu!

''İyi yapmışsın, Alya! Hoşgeldin!'' dedi Akın. Ona döndüm ve sert sert baktım. Akın'ın gülümsemesi yüzünde soldu.

''Eee nasılsın Berkin? Aynı sınıftayız. Ama bu aralar pek göremiyorum seni! Okula gelmiyorsun pek!'' dedi gülerek Alya. Onaneyse!

Berkin, sigarasından bir nefes aldı ve soğuk bakışlarla ''Beni mi takip ediyorsun?'' diye sordu. Berat, sinirleniyordu. Berkin'in cevabına güldüm ve Alya'ya baktım. Bir an bozuldu. Fakat hemen kendini toparlayarak '' Niye tersliyorsun canım? Soru sordum sadece! Grubun yengesi olarak merak ettim'' dedi. Grubun yengesi? Pardon? Şaka mı bu? Hem saçma bir tabir hem de ne zamandan beri grubun yengesi?

''Hangi günden beri?''diye sordum dalga geçerek.

Alya, ciddiyetle ''Anlamadım.'' dedi.

''Ne zamandır grubun yengesisin? Ayrıca ne saçma bir tabir! Grubu çok sahiplenmişsin bakıyorum!'' dedim gülerek. Daha çok bozuluyordu.

''Grubun yengesi falan yok! Grup, bizim grup. Kız arkadaşlarımızı karıştırmıyoruz biz işin içine. İlla grubun yengei varsa, bu Eylül ve Asya olur. Sen daha çok yenisin.'' dedi Berkin.

''Bir de Övgü var tabii! Ama o, saf dışı takılıyor!'' dedi Akın gülerek.

Alya, Övgü'nün adını duyunca daha da bozulmuştu. Sanırım ben bu kızın derdini anlıyordum. Ben ve Berkin, Akın'a uyarı dolu gözlerle baktık. Akın, susmuştu.

Alya, göze batmamak için konuyu değiştirdi. Bana dönerek ''Övgü ile kuzendiniz galiba, yanlış hatırlamıyorsam?'' dedi.

''Evet, öyleyiz.'' dedim uzatmayarak.

''Övgü, senin gibi değil. Daha çok kabuğunda durmayı seviyor o! Kabuğundan çıkmıyor, kimseye bulaşmıyor. Huzurlu bir okul hayatı olsun istiyor galiba o! Sen biraz daha macera arıyor gibisin!'' dedi meydan okuyarak.

Göz dağı veriyor, üstü kapalı tehdit ediyordu.

''Doğru, ben Övgü'ye benzemem. Ben, hoşuma gitmeyen, kafama takılan her şeyi irdelerim ve gerçeği öğrenene kadar peşini bırakmam. Mesela şuan kafama fena bir şey takıldı. Altında yatan gerçeği mutlaka öğrenmeliyim. İçim rahat etmez yoksa! Tuzakları bozmayı, yalanları ortaya çıkarmayı severim!'' dedim. Mesajı almıştı.

Gözleri büyüdü ve yutkunarak ''Dedektif ol sen!'' dedi. Sonra Berat'a bakıp gülerek ''Çok değişik bir kız. Farklı! Tuttuğunu koparan kızları seviyorum!'' dedi. Bana dönüp ''Seni sevdim!'' dedi aniden ciddileşerek. Ben de aynı ciddiyetle ''Ben de seni!'' dedim.

Berkin buz gibi bir sesle ''Bir daha Övgü'yü kimseyle kıyaslama! Kuzeniyle bile!'' dedi. İster istemez dudağım kıvrıldı. Laf söyletmiyordu.

''Kötü bir şey söylemedim!'' dedi Alya şaşırarak. Sesi titriyordu. Bir ilginç ayrıntı daha!

''İyi veya kötü. Söyleyeceksen, onun da yanımızda bulunduğu bir zaman söyle, haberi olsun. Arkasından konuşma!'' dedi sert sert bakarak.

''Ben Övgü'nün sakin bir kız olduğunu söyledim sadece. Kötü bir şey söylemedim.''dedi Alya.

Bu kız cidden zavallıydı. Kendisini küçük düşüyordu ve Berat, onu savunmuyordu bile.

''Diyemezsin zaten!'' dedi Berkin ve sigarasından bir nefes daha aldı. Berat'a dönerek ''Kız arkadaşını evine götür Berat. Geç oldu.'' dedi.

Berat, kafasını sallayarak ayağa kalktı ''Hadi gidiyoruz!'' dedi.

Alya ''Berkin istediği için mi götürüyorsun beni?'' dedi inanamayarak. Salak kız! Ne sanmıştın? Berat, senin için Berkin'i karşısına alacağını mı? Buna sadece Eray cürret eder. Akın, ona karşı gelir. Ama onların arasından zaten su sızmaz. Okan ve Berat, her zaman grubun arka planında kalırlar. Bu hep böyledir. Grupta söz sahibi olmak için, yanlış erkeği seçmişsin tatlım.

''Kalk.'' dedi tekrar Berat. Alya, sinirlenerek yerinden kalktı ve dışarı çıktılar.



Saplantı 2- Farklı YönlerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin