Yazmaya devam edince paylaşmaya da devam etmek istedim. Umarım beğenirsiniz 😌
Telefonumun çalması, uykusuz geçirdiğim bir geceden sonra kapanan gözlerimin açılmasına sebep oldu. İyi veya kötü bir haber bekliyorduk artık. Koskoca üç gün olmuştu ve giderek artan ümitsizliğim uykularıma engel oluyor, uykuya dalsam bile bitmeyen kabuslarıma gebe oluyordu. Badeden haber alamamak dünyada cehennemi yaşamak gibiydi.
Tanımadığım numaraya cevap verdim. Hatta bir bayan sesi vardı. "Bade hanım şu an hastanemizde acil servisimizde kalıyor. Sizin numaranızı verdi."
Duyduklarımla kulaklarıma inanamazken bunun rüya olabileceğini düşündüm fakat gözlerimi bir kaç kez kırptıktan sonra rüya olmadığını anladım. Telefondaki bayana güçlükle "Hangi hastane?" Diyebildim. "Deva Hastanesi". "Hemen geliyorum"
Acilen üzerimi giyinip sokağa fırladım ve boş geçen taksiyi çevirdim. Hastanenin adını söyledikten yarım saat sonra oradaydım. Hastanenin acil servisinden giriş yaptım. Gözlerim acildeki hastalar arasında Badeyi aradı. Köşedeki yatakta sarı saçları yatağa yayılmış, yüzü duvara dönük uyuyan kadının varlığıyla bir anda içime huzur doldu. İşte kadınım oradaydı. Kimseyi rahatsız etmeden sesiz adımlarımı yanına yönlendirdim. Yanındaki sandalyeye oturarak küçük beyaz elini elimin içine aldım. Görünürde birşeyi yoktu, sadece serum takılıydı. Yanımıza hemşire gelince durumunu sordum falat bilgi veremeyeceğini söyledi. Biraz sonra Bade özlediğim yeşil gözlerini aralayarak, inanamayan gözlerini boşta olan eliyle ufaladı.
Bitkin gözleri ile yüzümün heryerini okşadı sanki, aşka susamış dudaklarını yanağıma değdirdi ve bir damla gözyaşı sağ gözünden yere düştü. Hani derler ya eğer mutluluktan ağlarsan ilk sağ gözünden akarmış yaş. İşte kadınım hasretin bitmesi ile mutluluk göz yaşını akıtmıştı güzel gözünden. Güzel kokusunu içime çektim, akmaya devam eden yaşlarını ellerimle sildim.
İyimisin Badem?" Dedim merakla.
"İyiyim canım. Daha iyiyim"
"Ne yaptı o pislik herif sana neden buradasın?"
Bana bir ömür gibi gelen bir süre düşündü.
"Eve gidelim herşeyi anlatacağım" diyerek beni huzursuz düşüncelerin kucağına bıraktığının farkında değildi.Değildi çünkü onun Yusuf'un yanında kaldığı her dakika benim buralarda ölüp ölüp dirildiğimi bilmiyordu. Onu bulmak için hiç birşey yapmadan elim kolum bağlı oturmanın ne kadar zor olduğunu, en küçük bir haberin bile dünyamı değiştirebileceğini bilmiyordu. Şimdi karşıma geçmiş herşeyi evde anlatacağını söylüyordu, fakat bunun için çok fazla sabredeceğimi düşünemiyordum. Şu serum bir an önce bitse ve eve gitseydik diyen iç sesimi baş hareketimle def ettim. Çünkü şu an tam bencilce davranıyordum. Bu kız kim bilir neler yaşamıştı ve tabi ki yaşadıklarını bir hastanenin acil servisinde anlatmak istememesi çok normaldi.
Serumun bitmesi ile gelen hemşire doktora haber verdi. Doktor kontrol için tekrar gelmesi kaydı ile taburcu etmişti Bade'yi.
Yürümekte zorluk çeken kızı kolumun altına alarak ona biraz destek olmuş ve böylece bir taksi bulana kadar yorulmasına engel olmuştum. Bir kaç dakika sonra gelen taksiye Kadınımı dikkatlice arka koltuğa yerleştirmiş ve yanına geçerek şoföre evin adresini söylemiştim. Beynimi kemiren düşüncelerin yol boyunca istilasına uğramaya devam etmiştim. Fakat eve gelmemizle derin bi nefes çekip rahatlamam uzun sürmezken belki de Bade'nin biraz sonra anlatacağı şeyler yüzünden nefesimin kesileceğini ve hayatın şimdikinden çok daha farklı bir boyuta geçeceğini bilmiyordum.
"Şimdi anlatacaklarımı seninle daha önce paylaşmayı çok isterdim Çağrı fakat biz birbirimizi tanıma sürecindeydik ve seni yeterince tanımadan sakladığım bu gerçeği paylaşamazdım."
Söyleyeceği gerçeğin ne olacağını bilmiyordum ancak şimdiden iliklerime kadar titremiştim. Kalbimin tüm damarlarından kan yerine korku akıyordu. İçimden dua ettim umarım bu gerçek sonumuz olmazdı.
"Seni dinliyorum dedim." İçim korkuyla yanarken sesimin bu denli sakin çıkmasına şaşırmıştım.
"Mide bulantısı ve güneşe hassasiyetimle başladı herşey. Henüz 9 yaşındaydım. Kendimi yeni tanımama rağmen yaşıtlarımdan çok farklıydım. Onlar gibi parka gidemiyor, dışarıda birşeyler yiyip içemiyor uzun süre güneşin altında duramıyordum. Neden böyle olduğumu sorgulamaya başlamıştık artık. Bir kaç doktora gitmemize rağmen kesin birşey söyleyen olmamıştı. Sonra Dr. Hamdi DERELİ ile tanıştık. Uzun süren tahliller ve araştırmalar Sonrasında hastalığımın adı konuldu. Porfiria yani vampir hastalığı. Adından da anlaşılacağı üzere güneşe aşırı hassasiyeti olan vampirler gibi benimde durumum bu. Zaman zaman kan içme isteğide oluyor fakat hiç yapmadım. Aşırı mide bulantısı ve kusma ile karşılaşsamda düzenli ilaç aldığımda sorun ortadan kalkıyor. Tek problemim zaman zaman iyileşip fakat yerine yenileri çıkan yaralar. Bu hastalığımı sadece bir kaç kişi biliyor. Kardeşim ve Lale abla ve birde Rahmetli anne ve babam. Ha bide artık Yusuf ve sen."
Yaralarını görmem için üzerindeki tişörtü çıkarttı. Her güzelin bir kusuru olur derler ya Badenin durumu da bundan ibaretti.Aşk bu dikenli bahçelerden yara almadan, zehirli çiçeklerden koklamadan aşk olur muydu?
Elbet zor olacaktı öyle değil mi?
Hep iyi günler değil kötü günlerde olacaktı.
Herşey güllük gülistanlık olmayacaktı kimi zaman, Kimi zaman her yer süt liman olacaktı.
Peki şimdi bu dikenli yollar bizi demir almayı bekleyen gemilerin olduğu limana ulaştıracak mıydı?Aşk yeni bir imtihan vermeye hazırdı, çektiği tüm acılara ve hayal kırıklıklarıma rağmen.
Bambaşka bir beden ve bambaşka bir kalp için.
Aşk kalbimin kilidini açmıştı bu kız için, tüm çektiği acılar bitsin huzur bulsun diye.
Yüreği hiç bir zaman ulaşamayacağını bildiği denizlerde yelken açsın diye.
Aşk umuttu öyle değil mi?
Herşeyin bittiği yerde bir ışık her zaman umudu temsil ederdi.
Aşkla yanan bu yüreğim karşılacağı her acıya göğüs gerebilecek mi?
Bitmeyen sırlar gün yüzüne çıkacak mı?
Peki yalan sığdıramadığım hayatıma giren bu gerçekler beni nasıl bir adam yapacak?
Belirsizlik kalbimi dart tahtası gibi heryerinden delip geçerken, hızla gelen okları tutabilecek gücü bulabilecek miyim?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KADER ÇIKMAZI
Novela JuvenilKIRIK BİR KALP, ÇAĞRI; HAYATI HEP ÇABALAMAKLA GEÇMİŞ GENÇ BİR PARAMEDİK... YALNIZ BİR KALP, BADE; ANNE VE BABASINI TRAFİK KAZASINDA KAYBETMİŞ, DOKUZ YAŞINDAN BERİ PORFİRİA HASTALIĞI İLE BAŞ ETMEYE ÇALIŞAN GENÇ VE GÜZEL İÇ MİMAR... PEKİ TALİHSİZ BİR...