13 ~ Yenidoğan

200 15 55
                                    

Onu karşımda bir insandan çok bize benzer şekilde görünce Robert'ın sözleri bende şaşkınlıktan çok korku oluşturmuştu. Kırmızı gözlerini önce Robert'a sonra bana çevirdiğinde ellerimi yerdeki kızdan çekip doğruldum. Kız kalkıp titreyerek geri çekildi ve koşmaya başladı. Arkasından bir kaç kisi daha bahçeyi terkederken ben karşımdaki kızın bana bakışındaki nefreti üzerimde nerdeyse somut bir şekilde hissediyordum. Arada Robert'a kayıp yumuşayan gözleri bana döndüğünde yine nefretle doluyordu.

Robert insanların tepkisine bakıp elimi tutarak onun yanına doğru beni çekerken Amy'e yaklaştırken, kızın nefretle dolu gözleri ellerimize odaklandıktan sonra, çene kemiklerinin kasıldığını gördüm.

- Sen.. Nasıl ?

Robert'a dönünce gözleri öfkesinden arındı. Elini yanağına uzattı, Robert kafasını geri çekince eli boşta kaldı. Gülümseyerek elini çekerken derin bir nefes aldı. Gözlerinde hangi insan ya da insanlar vardı bilmiyordum ama birilerini hayattan kopardığı gayet netti.

+ Biliyorum, beni kaybetmekten çok korktun. Ama senin için geldim ben, sadece senin için..

Söyledikleriyle sinirlerim dogru orantılıydı. Kurduğu cümleler ne kadar fazlalaşırsa benim sinirimde aynı oranda artıyordu. Onun nasıl bu hale geldiğini merak ederken şuan söylediklerinden başka bir şeye odaklanamıyordum.
Robert'ın düşünceleri karmakarışıktı, ama onun düşünceleri benim gibi sinirden değil merak ve şaşkınlıktan ünlemler oluşturuyordu.

Robert elimi sıkarken düşündüklerimi hissettiği için rahatsızlık duydum. Bana destek olmaya çalışıyordu.

- Amy, sana nasıl bu hale geldiğini sordum ?

Amy bu kez yaklaşıp Robert'ın benim tarafımdaki kolunu tutup Robert'ın elini benden kurtarmak ister gibi çektikten sonra gozlerini Robert'a dikti. Robert'ın aklından 'hala aynı derecede boş' diye geçirmesinden sonrasını duyamamıştım çünkü eli artık elimde değildi.

+ Benimle gelirsen sana anlatabilirim.

Gözlerindeki bakışla gözlerimi kapatıp sakinleşmeye çalıştım. Gerçekten hala aynıydı. Aynı Amy. Bir erkeğin onu bırakmasını kendine yediremeyen ego kütlesi. Onun yaşaması için herşeyi yapmaya hazır olduğum o günden sonra karşıma geçip Robert'ın kendine ait olmasını isteyen Amy..

Robert hızla kolunu çekti. Bana bir şey soracakmış gibi baktıktan sonra tekrar Amy'e döndü.

- Karşıdaki ormanda bekle, gözlerin hala kırmızı. Dikkat çekiyorsun.

+ Bunu senden duymak guzel.

Bir an onu parçalamak istesemde yine de ona değil Robert'a bakmak için kendimi zorladım.

- Dediğimi yapar mısın ?

Amy dişleriyle gülümseyip ellerini önünde kenetledi. Şirin gözükmeye çalışıyordu. Gözlerimi tekrar ondan hızla çektim. Ellerim nerdeyse titremeye başlamıştı.

+ Pekala, seni bekliyor olacağım.

Bana baktığını farkedince ona döndüm. Arkasını dönene kadar bana pis pis bakıp uzaklaştı.

- Üzgünüm.

+ Neden ?

Cevap vermeden önce elini yanağıma uzatıp okşadı. Tahmin ediyordu nerdeyse sinir krizi geçirecektim. Sinir krizi geçiren bir vampir bu okula fazlaydı sanırım. Elini çekip karşımda gerginlesirken, bende aynı durum içindeydim.

- Biliyorum, ama bunu öğrenmem için.. yani nasıl bu hale geldiğini öğrenmek icin onunla konuşmam gerek.

Söylediklerini kafamda bir sıraya koymaya çalıştım ama konuşmam gerek lafı ön plandaydı. Tek başına.. onunla. Ben yokken. Derin bir nefes daha.. Sanırım bununla baş edebilirim. Robert Lucy, o Robert. Sakinleş..

Vampir KırıntısıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin