Birbirlerini tanıma ihtimalleri şuan şahit olmasam benim için yüzde eksi sonsuzdu. Taylor, Robert için seninki demişti, tam olarak tanıdığını belli etmemişti ama Robert tanıştıklarının altını resmen çizmişti.
Ayağa kalkarken Robert'ta yanıma doğru ilerleyip kolunu belime sarıp beni kendine çekti. Gözleri hala yerde alaycı ifadesiyle sırıtan Taylor'daydı. Ve bakışları hiçte dostça değildi. Aralarında nasıl bir tanışma geçtiğini merak ediyordum. Robert'ın aklı sinirden doğru çalışamıyor gibiydi. Kesik kesik hoş olmayan cümleler aklında dönüp duruyordu.
+ Onu nerden tanıyorsun ?
Hala ona bakarken kasılan çenesini açmak istemiyormuş gibiydi.
- Kendileri kurt adama dönüşmemde etkilidir.
Konuşan Taylordı. Yattığı çimlerden doğrulup bağdaş kurdu. Yüzündeki ifade şimdi daha normaldi, aptal gibi sırıtıp durmuyordu.
+ Nasıl yani ?
Robert elini belimden çekip benden uzaklaştı. Düşündüğü şeyi görmemi istememişti sanırım. Bende ona izin verip yaklaşmadım. Yüzünü buruşturup gözlerini bana çevirdi.
- Okulun ikinci günü avlanmak için ormana gittim. Bu da ağaca tırmanıp oturmuştu ve kokusu insana benzemediği için onu farketmeden avlandım.
+ Benim bir ismim var.
Taylor'ın yüzü git gide ciddileşiyordu. Ses tonunun sertleşmesiyle doğru orantılı olarak..
- Evet köpekcik. Her neyse sonrasında bir anda yukardan önüme düştü. Nerden geldiğini bile tam anlayamadan önümde kocaman bir köpeğe dönüştü ve..
+ Bana köpek demeyi kesmezsen seni öldürürüm !
Taylor hızla yanımıza gelip Robert'ın karşısında dikilince ortam daha da gerginleşti. Robert'sa bana bakarak konuşmaya devam etti, onu görmezden gelerek küçümsüyordu.
- Sonrası işte bir nevi vampir köpek ah pardon kurt davası. Ne farkı varsa artık.. En sonunda kuyruğunu bacaklarının arasına sıkıştırıp kaçtı.
+ Daha yeni dönüşmüştüm ve tecrübem yoktu. Istersen şimdi deneyelim ha ne dersin ?
Taylor Robert'ın yakasını çekip ona bakmasını sağlarken Robert bir anda onu kolundan tutup bahçenin diğer tarafına savurdu.
+ Hey hey hey ! Sakin olun !
Taylor hızla kalkıp yaklaşırken hemen aralarına girdim. Yüzüm Taylor'a dönüktü. Ben ona, o Robert'a bakıyordu. Alnındaki damarlar belirginleşmiş elleri ise yumruk olmuştu. Yüzündeki ifade gerçekten de vampir kurt adam davasına yakışır şekildeydi. Nerdeyse dönüşecek gibi duruyordu.
- Senin aptal varlığın yüzünden kurt adama dönüştüm, hala eski hayatımı özlüyorum. Ailem hala bunu bilmiyor aptal kan emici !
Kan emici.. Evet bende bir nevi öyleydim. Ama bana bu şekilde değil zararsız diye hitap ediyordu. Bakışları yavaşça bana eğildi ve geri adım attı.
- Özür dilerim Lucy, sen öyle değilsin benim için.
+ Robert kadar özel olabilsem keske.
Robert ağır konuşuyordu ama benim için önemli olan da Robert'tı. Taylor'ın ona kan emici demesine bozulmuştum. Sözlerimle kaşları çatıldı ama sonra yüzünü toparlayıp sırıttı. Omuz silkip bahçe kapısına doğru ilerledi ve gitti..
Yavaşça arkamı dönüp Robert'a baktığımda hala onun peşinden bakıp çenesini sıkıyordu.
+ Bu kadar sorun edecek ne var ?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Vampir Kırıntısı
VampiroRobert'ın gözlerinde kaybolurken mutluluktan ne yapacağını şaşırmış kalbimde, bende anlamıştık: Karşımda duran kişi bütün sayılmamış günleri devirip bana ilaç olmaya, beni iyileştirmeye gelmişti. Artık tek ilacım kan değildi.