Melez |TAMAMLANDI|

Burcu

İyi okumalar ❣️ 💕 ❤️

Nyks'ı orada bırakıp işlerimi halletmeye başlamak adına Mark'ın evine gittim. Kapıyı çaldığımda Mark açmıştı. "Mark Burcu'nun nerede kaldığını söyler misin?" 

Mark"Ne diyon ya?" diyon?" Diyon? Diyorsun olmasın o? Hem sen ne diyorsun? Kafayı mı yedin? Burcu var ya hani koyenin dördüncü sahibi"

Mark"Haaa o kız Londra' da oturuyor. Şu an aile mezarlığında bugün babasının ölüm yıl dönümü. Kız 16 yaşında." birden nefessiz kaldım. 16 yaşında bir kız çocuğunu babasız mı bırakmıştım?

Yutkunmaya çalıştım. Beceremeyince" Sen bunları nereden biliyorsun?" Mark" Bir eve geçsek." içeri girdim. Mark" Rüyamda görmüştüm. Bazen böyle rüyalar görüyorum ve genellikle doğru

oluyor. Kız doğum gününde tekti ve babası için ağlıyordu. Annesi sarhoş bir şekilde eve bir adamla geldiğinde odasına koştu. Odasında kendi kendine sayıklıyordu. Ama farklı bir dildi. Büyük ihtimalle Türkçe idi.

Çünkü İngilizce yada Fransızca değildi. Hem Kız Türk. Babası Türk. Kolunu açtı. " Mark dolan gözlerini saklamak adına gözlerini kapattı.

" Kolunda faça izleri vardı. Kendine zarar veriyor." donmuş bir şekilde Mark'a bakıyordum. Mark gözlerini açtı. Benden bu tepkiyi beklemediği için endişeyle bana bakıyordu." İyiyim" dedim fısıltı çıkan sesim ile.

Kalbim parçalara ayrılırken sanki ateşin içine atılıyormuşum gibi hissettim. Mark"Başlatma iyiliğine!" verdiği tepkiyle kaşlarım şaşkınlıktan kalkmış bir şekilde onu izliyordum. Mark" Kimseyi kandırma,kandırmaya da kalkma! Hele beni! Kızım bağ var."

Ofladım." O zaman sorma iyi olup olmadığımı! Bildiğin şeyleri sorma." Mark" Aile mezarlığında babası var. Oraya her gün gidiyor." " Aile mezarlığını bulmam gerek. Mark ben gidiyorum."

Mark" Bende geleceğim. Kız ters biri senin de çok uyumlu olduğun söylenemez."  tamam anlamında başımı salladım. Burcu'nun yanına ışınlanmaya çalıştım. Güçlerim yine pasifti.

" Hay böyle işe! Lan madem işe yaramıyacaksınız niye varsınız?" Mark'a döndüm." Mark benim Elena'nın dedesinin yanına gitmem gerek. İşim hallolunca gelir seni de alırım." dedim ve koşmaya başladım.

5 dakika sonra evin önündeydim. Kapıyı Lisa(Teyzem) açtı. Gülümseyip" Hoş geldin. Çocuklara -" " Benim Elena'nın dedesini görmem gerek. Kimse bilmiyor. Acaba evde mi?" Lisa gülümsedi. Bu kadın zırt pırt gülümsüyordu.

" Evet içeride gel ve o senin de deden." içeri geçtim. Peter'e yaklanınca bıkkınca nefesimi dışarı verdim. Peter" Ne oldu?" " Hiiç dedemizi görmem gerek."  Peter kaşlarını çattı." Ne oldu?"

" Güçlerimi kullanamıyorum. Şimdi izninle çok işim var. Gerçekten sonra hesabı kesersin. Deden nerede?" Peter" Bir dedemiz. İki Aşağı kata in depo var. Koca demir kapı." tamam dedim ve aşağı indim.

Deponun kapısına geçtiğimde kapıyı çaldım. Ses gelmeyince içeri girdim. Kapıyı kapattım. Burada ışığa dair hiçbir şey yoktu. Elimi duvarda gezdirdim. Belki anahtar bulurum amacıyla ama gelem sesle yerimde sıçradım.

" Buradaki ışıkları biz yaparız. Boş yere anahtar arama." sesin geldiği yöne baktım. Hiçbir şey göremedim. Dede"Ayrıca göremezsin de büyü yaptım. Yani gücünü kullanman gerek"  "Şey zaten ben onun için gelmiştim."

Dede"Burayı aydınlatmadan konuşmayacağız." " Ama sıkıntım o zaten. Güçlerimi kullanamıyorum." dede" Beni alakadar etmez Atalent" vampir gücüm ile ateş topu yaptım.