25.Bölüm(sence öyle mi)

813 49 25
                                    

Erika Takato'nun Ağzından
İçeri girdik. Ve olanları anlatmaya başladım.
--Flashback--
Ouzou'nun bana söyledikleri kalbimi kırmıştı. Direk eve gittim ve üstümü değiştirdim.kafa dağıtmaya ihtiyacım vardı. Okula doğru yola koyuldum. Sınıfa viraz geç girmiştim. Öğretmen dersteydi.
-Erika?siz dünya sampiyonası için..
-Yarın gideceğiz eee bende boş durmak istemedim.
-Elbette yerine geçebilirsin.
-Sağolun.
40 dakika sonra.
Ders bitmişti. Bile bile tenefüste tuvalete gidiyormuş gibi çıktım. Stefan ın arkamdan geleceğini biliyordum. Beni kenara çekti.
-Bende seni bekliyordum.
-Beni çok mu özledin?
-Ne özleyeceğim seni. Sen mi yaptın.
-Evet.
-wow itiraf ettin. Bravo sana. Bide seni seviyorum diye dolanıyorsun ortalıkta. Utan kendinden.
-Amacım aranızı bozmaktı. Seni sadece uzun süreli olarak bayılttım. Birde doktor tutunca...
-Seni piskopat... Nasıl yaptın bunu?
-O da bana kalsın. Değilmi?
- Off...
Dedim ve gitmeye çalıştım ama beni kendine döndürdü.
-Ne sen artık ona güvenebileceksin ne de o sana güvenebilecek artık siz bir yıkımdan başka bir şey değilsiniz. Yakında benim olacaksın.
Sonra da hiç bir şey demeden gitti. Ama haklıydı. İlışkinin en önemli unsurlarından biriydi güven ama ne ben ona nede o bana güvenmişti. Bu büyük bir hata.
Bu derin düşüncelerden beni çıkaran ise okul zi sesinden başka bir şey değildi..
--Flashback and--

-Evet işte böyle.
-Bunu Ouzou ya da söylemelisin.
Söylesem ne olur ki Reika. Ne değişir?
-Bilmiyorum.
-Biz senin arkandayız Erika.
-sağol Auto☺.
-bizde..
Ryuuji konuşmuyordu. Sadece gözleri yer bakıyor ve eli çenesinde düşünüyordu.
-Ryuuji?
-Efendim.
-Ne oldu?
-Bir şey yok. Sadece Ouzou yu düşünüyordum. Oo... O...
-O ne?
-Ortalıkta yok.
-Ne?!
-Nerde?(kota)
-Bilmiyorum.
-Gelir o eminim.(Auto)

Herkes yavaş yavaş gitmeye başladı. Ben de hastaneye Taburcu işlemlerimi tamamlamak için yola koyuldum.
Reika sayonji'nin ağzından
Evime doğru bob ile gidiyorduk.
-Reika.
-Efendim abi.
-Sen kota yı seviyor musun?
-Evet ama...
-O da seni çok seviyor.
Gözlerimi ona şaşkınlıkla çevirdim.
-Evet olan bu. Abin olduğumu öğrendiğinde... Çok pişman olduğu belliydi. Bence onu affetmeyi denemelisin. O seni her şeyden çok seviyor.
- öyle mi dersin?
-Tabiki. Bak aslında abin olarak seni kıskanmam ve ondan nefret etmem lazım. Evet ve nefret ediyorum. Ama... Sevgisi gözlerinden anlaşılıyor.
-😊Sağol abi.
Eve gelmiştik. Saat erkendi. Kota yı aradım.
-Alo Reika sen misin? Yoksa...
-Ben... Ben seni çok seviyorum.
-Ben özür dilerim Reika... Seni hiç dinlemedim. Sana önceden sevgilim olduğunu söylemeliydim...
-Evet.. Bende büyütmemeliydim.
-O zaman hazırlan seni alacağım.
-Tamam😂💝.
-I love you.
- I love you.

Hemen üstümü değiştirdim ve kapıya uçtum.
-Bu ne güzellik.
-Önüne dön kota..

Birlikte bir eve geldik.
-Burası bizim dağ evimiz. Seni bugün burada bir ziyafet bekliyor.
-...
Utandım. Yanaklarım kızardı. Herşey çok güzeldi..

Ouzou Furya'nın ağzından
Şehir gürültüsünden uzak sezsiz sakin ferah ve mutluluk verici. Ne zaman üzülsem buraya geliyorum. Burası japonya sahilinin arka tarafı. Ormanın içindeki kuş sesleri huzur vericiydi.
Yinede içimdeki alevi bu ferah hava bile dindiremiyordu. O tatlı yüzünü aşk dolu bakışlarını ve bülbülleri utandıran sesini özlüyorum.. O gül kurusu saçlarını, yumuşacık yanaklarını ve pespembe dudaklarını özlüyorum. Onu çok sevmeme rağmen ne ben ona nede o ban güvenmişti. İlişkimiz sarsılmıştı. Onun burada olmasını ve bu güzel manzarayı birlikte izlemeyi ne çok isterdim.
-Burada olacağını tahmin ettim.
Arkamdaki sese doğru döndüm.
-Erika?
-Şaşırdın mı? Yoksa üzüldün mü? Sana her şeyi anlatmaya geldim.
*Her şeyi anlatır*
-Bunu tahmin etmiştim zaten. Ama ben...(gözünden bir damla yaş akar) ben senin Ryuuji ile birlikte olduğunu sanıp sana güvenmedim.
-Bende sana... Senin bana böyle bir şey yapmayacağını bilmeliydim.benn....(eliyle dudaklarını kapatır)
-Özür dileme... Ben özür dilerim...
- öyle mi dersin? Hiç mi suçum yok? Tabiki var. Senin sevgine güvenmeliydim. Özür dilerim.
(Ouzou birden Erika ya sarılır. Ve ağlamaya başlar)
-Ben.. Ben......
Ben bunu birdaha yaşamak istemiyorum(iç çeker) sensizken kendimi bir boşlukta buluyorum. Hayatımın anlamı sensin.
-Sensiz nefes alamadım. Bu geçtiğimiz ilk sınavdı. Seni çok seviyorum.(Ağlayarak söylüyor bunları)
-Bende seni..
Shou Ota 'nın ağzından
Erika'nın yanından ayrıldıktan sonra eve gittim. Odama geçtim. Bir anda gözüm eski takım fotoğrafına ve yanındaki hatıra defterine takıldı. Fotoğrafı elime aldım. Ve ağlayarak mia ya bakmaya başladım. O zaman çok mutluyduk. Gururuma yenik düşüp onu sevdiğimi söyleyememiştim. O da söyleyememiştim. O zamandan beri her maça onun adını alarak çıkıyor ve kalbimde onu taşıyorum.
Sonra hatıra defterini elime alıp mia nın bölümüne baktı.

"Sevgili Shou,
Seninle acı tatlı günlerimiz oldu. Bu takımın bir parçası olmak ve seninle arkadaş olmaktan çok memnunum. Senin sayende.😊. Sen olmasan bu takım asla olmazdı. Belki çok iyi oynayamıyorsun ama kendini geliştirecek ve dünyanın en iyi oyuncularından birk olacaksın bundan eminim. Kendine iyi bak seni çok seviyorum"(Arkadas anlaminda).

Kendime dikkat ettiğimde göz pınarlarım kurumak üzereydi. Hıçkırıklar içinde ağlarken kalbim her atışında onun ismini sayıklıyordu...
Auto Takuma gonzales'in ağzından
Eve geldim. Yatağa uzandım. Tavandaki futbol resimlerine bakıyor ve kendimi teselli ediyordum. Neden mi? Kimsenin bilmediği bir geçmişim var da ondan...

Evet bir bölüm sonu. Duyuruyu sildim çünkü vazgeçtim yine orda dediklerimde. Hikayeye tam gaz devam edeceğim. Neyse kendinize iyi bakın sizi çok seviyorum.

EN BÜYÜK AŞKLARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin