PAPATYA

İtiraf Et.

Bu bölüm hiiç hesapta yoktu. Birkaç karakteri(Emre,Doğuş,Müjde gibi) kaç bölümdür okuyamıyorduk.O yüzden böyle bir bölüm yazdım.Bu bölüm hepsine özel bir bölüm oldu:)

(Multimediada,Cansu ve bölümde gittikleri yerde çalan şarkı var:) Şarkıyı BUlaş sahnesinden sonra açarsanız çok güzel olur.)

(Bölümde geçen diğer şarkı:Yalın-Olmasa da Olur.)

Buket ve benim moralim bozuk olunca bu durum evdekileri de etkilemişti.Böyle olunca da biraz kafamızdaki düşüncelerden uzaklaşmak,kısacası,kafamızı dağıtmak için Cenker'in sunduğu fikir üzerine hepbirlikte onların şehir dışındaki evlerine gidiyorduk.Aramızda bir başka misafirimiz daha vardı...Gamze'nin iki gün sonra sınıf geçme sınavı olduğundan Cansu'yla son kez prova almaları gerekiyordu ve yarın vakit bulamayabilirlerdi.Cansu'nun zorlandığı bir konuda Gamze ve Ulaş ona yardımcı olacaktı.Şehir dışındaki evlerinde de çalışmak için fazladan odaları olduğundan rahatça çalışabilirlerdi.Aslında Cansu bizi rahatsız etmemek adına gelmeyi reddetmişti ama tüm ısrarlarımıza karşı tabikide yenik düşmüştü.Ben Cansu'yla Şile'deki konserde tanışmıştım.Çok şeker ve iyi bir kızdı.

Dört saatin sonunda eve ulaştığımızda saat öğleden sonra üç'e geliyordu.Erkekler mangal işine girişmişken biz kızlarda mutfağa geçip mangalın yanına salata yapmakla meşgulduk.Ve daha sonra yemek için poaçalar ve tatlılar...Tabiki Doğuş'u da mutfağa sürüklemiştik.Ona gözlü börek yaptırmazsak olmazdı değil mi?

Cansu,''Size yardım etmeyi çok isterim..Ama ben pek anlamıyorum bu işlerden..''derken mahçupca yüzünü buruşturarak sandalyeye oturdu.

''Hiçbir şey yapamıyor musun?''derken Doğuş,Cansu'ya dönmüştü.

Cansu kaşlarını kaldırarak,''Hayır...Yani en son kek yapmaya kalktım şeker diye tuz atmışım.Ve bir keresinde de ıslak kek yapıyordum.Islak olması için bayağı su katmışım...''dediğinde Doğuş kafasını iki yana sallarken biz gülmekle meşgulduk.

''Bu yeni nesili anlamıyorum...Evde kalacağınızı biliyorsunuz değil mi?''derken işaret parmağıyla Gamze'yle Cansu'yu işaret etmişti.

Gamze omuz silkerken,''Ben bir şeyler yapabiliyorum.Cansu düşünsün.''dedi gülerek.

Cansu gözlerini kısarak Doğuş'a sinirli bakışlar atarken,''Baksana sen yemek yapabildiğin halde evde kalmışsın.Bizi düşüneceğine kendini düşünsene.Yaşın ilerliyor.''dedi.

Doğuş yapmacık bir gülümsemeyle,''Henüz 26 yaşındayım.Hep 30 yaşlarımda evlenmenin hayalini kurmuştum.Yani 4 yılım daha var...Ayrıca,evlenmek isteseydim çevremde beni seven birçok kız var.Birini seçebilirdim değil mi?''diyerek göz kırptı.

Cansu sinirden kızarırken,biz de ortalığı kızıştırmamak adına gülmemek için dudaklarımızı birbirine bastırıyorduk.

Cansu bir nefes alıp,''Bu gidişle sen hayal kurmaya devam edersin.Birinin seninle evleneceğini sanmam..''dediğinde Doğuş tek kaşını kaldırıp,''Neden?''diye sordu.

Cansu omuz silkerken,''Çünkü,gıcıksın.''Dedi.

Doğuş gülümseyerek yufkaya patates püresini yerleştirmeye dönerken,''Beni seven tüm kızlar söyler bunu.''dedi.Sırıttığı sesinden fazlasıyla belli oluyordu.

Artık kahkahama engel olamazken,elimle ağzımı kapatıp dudaklarımı birbirine bastırdım ve etimekleri borcama yerleştirmeye devam ettim.

''Şu kocaman olan egolarından arınmayı dener misin? Demek ki seni sevmeyenlerde söyleyebiliyormuş!''dedi Cansu kaşlarını çatarak.