(Bir arkadaşımız tüm karakterlerin bulunduğu bir fotoğraf paylaşmamı istemişti.Onu bir dahaki bölüm paylaşacağım...
Multimedia'da @xbluexyx arkadaşımızın yaptığı mükemmel bir kapak çalışması var.Bakmanızı öneririm.Çok güzel olmuş,ben çook beğendim.Tekrardan çok çok teşekkürler.)
-
1 HAFTA SONRA
Arabaya bindiğimizde,''Nereye gidiyoruz?''diye tekrardan sordum.Evde sorduğumda söylememişti.
''Babanın yanına..''dediğinde gözlerim istemsizce büyürken,''Ne?''dedim.
Çoktan arabayı çalıştırmış ve bahçeden çıkmışken,''Cenker saçmalıyorsun...Neden gidiyoruz oraya?''diye sordum.
''Gidiyoruz...Çünkü,gitmezsek bizim evlilik işi uzarda gider..''dediğinde bir nefes aldım ve yanaklarımı şişirerek arkama yaslandım.
''Ama tabiki önce kahvaltı yapacağız.En son evlenme teklifimde baş başa zaman geçirmiştik.O da biraz..''dedi.
Diyecek bir şey bulamayıp,''Metin Be..ye ne diyeceğiz?''diyerek konuyu değiştirirken yüzümü ona dönmüştüm.
Omuz silkerek,''Evlenmek istediğimizi...Kız isteme töreni işte.''dedi.
''Sen..Babanlarla konuştun mu? Farkındaysan onlar düşmanlar..Ya baban beni istemeyi kabul etmezse? Ya da Metin Bey beni vermezse?''
''Metin Bey'in vermemek gibi bir şansı olacağını sanmıyorum...Babam konusunda..Biraz inatçıdır ama ikna olacaktır.''dediğinde,''Ya olmazsa?''dedim.
''Kaçarız..''dedi gülerek.
Kız isteme işini hep şakaya vuruyordu,ya da kaçmak konusunda gerçekten ciddiydi...Ama ben gerçekten korkuyordum.Sonuçta Cenker'in babası Engin bey ile 'babam' Metin bey düşmandı.Engin bey beni düşmanından isteyecekti? Kim böyle bir şeyi kabul ederdi ki?
Yarım saat kadar sonra iki katlı,balkonu olan bir yere gelmiştik.Kapısının üzerinde Nil Kahvaltı Evi yazıyordu.Üst kata çıkıp balkona oturduğumuzda yanımıza bir garson gelmişti.
''Hoşgeldiniz Cenker Bey...Ne alırdınız?''diye sorduktan sonra bana dönüp.''Siz de hoşgeldiniz hanımefendi.''diyerek gülümsemişti.Gülümseyerek karşılık verirken Cenker,''Kahvaltı tabağı?''dediğinde bana bakıyordu.Kafamla onayladıktan sonra garsona dönüp iki kahvaltı tabağı sipariş etmişti.
''Metin bey'in yanına gideceksek neden Buket de gelmedi?''diye sordum,garson uzaklaşırken.
''İstersen gitmeden önce Buket'i de alabiliriz?''dedi.
Birkaç saniye düşündükten sonra,''Şirket ve ev çok ters...Ben halledebilirim.''dediğimde tamam dercesine omuz silkti.
''Ben lavaboya gideceğim.Hemen dönerim.''dediğinde kafa salladım ve balkondan içeriye gidip gözden kaybolmasını izledim.
Dirseğimi masaya dayayarak elimi çenemin altına koydum.Diğer elimide masaya koymuş tırnaklarımla masaya vuruyordum.
''Vay! Burada kimler varmış.''diyerek tanımadığım orta yaşlarda bir adam karşıma oturmuştu.Bu adamı daha önce görmediğime emindim.
Dirseklerimi masadan çekerek oturduğum yerde doğruldum.''Affedersiniz...Tanışıyor muyuz?''diye sordum yavaşça.
Eliyle çenesini sıvazlarken bir yandan da gülüyordu.''Sen de haklısın tabii.O manyak yüzünden bir türlü tanışma fırsatımız olmadı.Ben,Kemal.''dediğinde kaşlarımı kaldırdım.'O manyak'dediği adam kim oluyordu? Cenker?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
PAPATYA
Teen FictionKapı tıklatıldı.Üzerimi değişmiştim.''Girebilirsin'' diye seslendim.Kapı şiddetli bir şekilde açıldı hatta o kadar şiddetli açıldıki kapı duvara çarptı.Kuzgun,Gamze ve diğerleri karşımda duruyordu.Gamzenin gözlerinden üzüntü ve merak okunuyordu.Diğe...