FİNAL.

36.5K 1.4K 301
  • İtfaf edildi PapatyaAilesi
                                    

(DefKer'in birazcık ilerlediği sahneleri var.O sahneden rahatsız olacaklar okumadan atlayabilirler.Ben zaten,o tür sahneler yazmayı sevmediğim için birkaç bir şeyden sonra ileriye sardım.O sahneyi okumak istemeyenler '~~~' işaretinden sonraki yerden okumaya başlayabilirler.)

Bölümde geçen şarkılar:

Yalın-Meleklerin Sözü Var

Gökhan Tepe-Teşekkür Ederim

Nil Karaibrahimgil-Bütün Kızlar Toplandık

Jennifer Lopez-Let's Get Loud (Sözleri geçmiyor ama Cha Cha şarkısını merak edenlere...)

Multimedia'da FİNAL parçamız var.

 Aynada son kez görüntüme baktım.

Hatırlıyordum...En son bu cümleyi kurduğumda üvey ailemle yaşıyordum ve Güneş Holding'in partisinde giymem için üzerimde,şirketin verdiği,siyah hafif mini bir elbise vardı.Aynada kendimi son bir kez daha incelemiş ve,'Bir daha böylesine güzel bir elbise giyemeyecektim.'demiştim.O gün gerçekten yanılmıştım.Çünkü şuanda üzerimde o elbiseden kat kat daha güzel olan;isminin varlığıyla daha da güzellik kazanan beyazın en saf rengi olan bir gelinlik vardı...

Artık hayatım,üzerimdeki gelinliğin rengi gibi beyazdı.Bembeyaz.Hayatımdaki tüm siyahlıklıklar o siyah elbise gibi geride kalmıştı.

Bugün,en mutlu günümdü! Hayatımdaki tüm siyahlıkları silip;bana bembeyaz,saf,güzel bir hayat sunan sevdiğim adamla evleneceğim gündü.

Düğünü nerede yapacağımızı düşünürken anlamlı bir yer olması üzerine yoğunluk vererek karar vermiştik...İlk aşk itirafımız,ilk öpücüğüm,ilk kez ağladığım doğum günüm ve aynı zamanda hayatımda yaşadığım en güzel ilk doğum günüm...Aşkımızın başlangıcı olan yer,bizi artık her şeyiyle bir bütün yapacaktı.

Bir bütün.Her şeyiyle.Tam anlamıyla. Hazır mıydım bilmiyordum.Cenker'le yatakta uyuduğumuz ilk gece'hazırım.'diyen Defne neredeydi onu da bilmiyordum.Hiçbir şey bilmiyordum...Cenker'in kokusunu çok yakından hissetmek,tam anlamıyla ona ait olmak istiyordum ama...Utanıyordum ve...Korkuyordum.İlk'imizi berbat etmekten korkuyordum.Canımın acımasından korkuyordum.Ona yetememekten korkuyordum.

Yanaklarımdaki allık yüzümün kızarıklığını gizlerken gözlerimi aynadan ayırarak Buket'e çevirdim.O da heyecanla aynada sürekli kendine bakıp duruyordu.Gerçekten bir prenses gibi olmuştu.Papatya Prensesi gibi.

Bense...Upuzun saçlarını maşa yaptırıp,düğün edasına sokturmuş bir Rapunzel'dim.

Yavaşça cama ilerleyerek perdeyi hafifçe sağa çektim ve bahçeye baktım.Bahçe davetlilerle dolmuş taşıyordu.Bu kadar davetlinin gözü önünde,onların huzurunda imza atacaktık.Nikahımız kıyılacaktı...Düşüncesi bile beni heyecanlandırırken yaşaması muhteşem olacaktı.

Cenker Güneyli ve Defne Güneyli.

Ulaş Çağlayan ve Buket Çağlayan.

Ah,çok güzeldi! İsimlerimiz çok yakışıyordu! 

Kapı tıklatılınca perdeyi tekrardan çekerek kapıya döndüm.Gamze,Müjde ve Cansu içeriye girince gülümsedim.

''Davetli listesindeki herkes neredeyse tamam.Hazır mısınız prensesler? Beş dakikaya kadar aşağıya iniyorsunuz.''dedi Gamze gülümseyerek.

İçimdeki tarifsiz duygu daha da yoğunlaşırken elimi hızla atan kalbimin üzerine koydum.Yutkunarak kafa salladıktan sonra,''Bedenen hazırız ama ruhen değiliz.''dedim.

PAPATYAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin