RİVAYETLER MAHZENİ

123K 4.4K 5.7K
                                    

Aylardır bu kurgu üzerinde çalışıyorum lâkin bir türlü yayımlayamadım, şimdi bir gecesi yarısındayım ve dayanamayıp yayımlamaya karar verdim. Seveceksiniz, bu kurguyu biliyorum.🖤

Her yazdığım kitapta, her karakterin birbirinden farklı olmasına dikkat ediyorum ve umuyorum ki bu kitapta da onu başarabileceğim, sevgilerimle.

Başlama tarihinizi buraya bırakabilirsiniz.

DİPNOT: Her bölüm sonunda, bölümün ne zaman yayımlandığına dair tarih vardır ve bu kitap 2019 yılında yazılmaya başlanmıştır, rica ediyorum karakterlerimi başka karakterlere benzetmeyin, bu kitabın karakterleri bu kitaba özgüdür. Bırakın okuduğunuz kitaplardaki karakterler o kitapta kalsın. Belki siz farkında değilsiniz ama karakterleri birbirine benzetmek, adını geçirmek yazarlar için çok kırıcı bir durum aynı zamanda emeğe saygısızlık da. Umarım sizi incitmeden derdimi anlatabilmişimdir.❤️

Okuyucularım bilir, 🗝️ simgesini tüm kitaplarımda kullanırız hoşunuza giden yerlere ve buraya 🗝️ bırakamayı unutmayınız!

RİVAYETLER MAHZENİ

❄⛓

Yaşadıklarınız, yaşayacaklarınızın fragmanıdır

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Yaşadıklarınız, yaşayacaklarınızın fragmanıdır.

Defalarca kez ölürdünüz bu hayatta, diri diri gömülürdünüz yaşadıklarınıza... Kefen diye acılarınız sarılırdı bedenlerinize, tabutunuz yoğun kokan ahşap yerine buram buram mazi kokardı. İnsandır ya bu, maziden kaçmaya çalıştıkça kendini mazinin ortasında bulur. Neyden kaçarsanız kaçın eninde sonunda yakalanırsınız, çünkü hayat sizi gerçeklere yüzleştirmekle yükümlü bir zindandır.

Beyaz kefen diye saydığım gelinliğimin eteklerine daha sıkı tutunurken kendimi bir uçurum yamacında gibi hissediyordum. Göz bebeklerinin içine işlenen soğuk hava, harelerimi ıslatırken kirpiklerimi birbirine geçirip bu saçma anın içinden kurtuldum. Kalbimin orta yerine konulmuş kocaman bir kara deli beni içine çekerken, bileğime bağlanan kalın bir halat kara deliğin içinde kaybolmama engel oluyordu.

Bana hep engel olmuşlardı.

Sık sık soluklarımın arasından safderun bir his geçti usulca, arkama bakmayacaktım; bakarsam gidemezdim, her şeyden kurtulamazdım.

Bir damla dâhi göz yaşı dökmeden, çıplak ayaklarla deli gibi koşarken zihnimde sağlıksız bir çok düşünce vardı, hiçbirini dizginleyemiyor ve de yetişemiyordum. Sadece somut olarak bildiğim bir şey vardı ki, bu geceden sonra hiçbir şey ama hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktı. Bana tokat gibi çarpan rüzgara karşın avuç içlerim haşince terliyor, tenimin üstünü ıslatıyordu.

Rivayetler Mahzeni.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin