İnsan bazen ayakta durmak için birine ihtiyaç duyar. Bir kol gibi, bir el gibi veya'da SEN gibi.
SEN
Karanlık oda doğan güneşin ışıgı ile hafif aydınlanırken, gözlerimden akan yaşları umursamadan, yırtılmış kazagıma...
Uzun bir yoldayım agaçların yaprakları dökülmüş ayakta durmakta güçlük çekiyorum babam arkamdan Zeynep diye bağırıyor bende hızlı koşmaya çalışırken ayagım taşa takılıp yere düşüyorum . Babam arkamda ben yerde okadar çaresizdim ki göz yaşlarıma engel olamayıp ağlıyorum .
İnsan bazen ayakta durmak için birine ihtiyaç duyar ya bir el gibi bir kol gibi veyada sen gibi .
Karşımda biri elini uzatmış bekliyor beni yerden kaldırıp babamdan kurtulmamı istiyor . Eli sıkıca tutup bir daha bırakmak istemez gibi yerden kalktım . Karşımda duran yüze öylece baktım yüzünü çözemiyorum ama tanıdım birinin yüzüy dü . SEN SEN ..... Sen Alisin .
Ali diye defalarca bağırıp boynuna sımsıkı sarırdım .
"Zeynep , Zeynep iyimisin"
"Ali"
"Kabusmu gördün ? Ali Ali diye bağırıyordun ."
"Hayır"
Ali endişeli gözler ile bana bakarken elini tutup gülümsedim .
"Dün oldugu gibi elini uzatıp beni babamdan kurtardın . Sen iyiki benim yanımdaşın iyiki küçükken sokakta deliler gibi anne diye bagırırken seni bulmuşuyum . Sen benim hem annem hemde babam oldum Ali ."
Ali gülümseyip sıkıca bana sarırdı .
''Seni seviyorum Zeynep"
"Bende seni seviyorum Ali , ömrümün sonuna kadar arkadaşım ol olurmu . Kız arkadaş bulup beni unutursan öldürürüm seni ."
Hangi arkadaş böyle güzel severdi'ki birbirini biz Aliyle böyleydi birbirinden kopamayan ikili . Güneş ışığı gözümü alırken burnumu biraz kıvırdım .
"Agrın varmı ?"
"Biraz"
"Ben sana sıcak suyu hazırlayayım güzel bi duş al kahvaltı yaptıktan sonra ayrı kesici alırsın ."
"Vucudundaki kurumuş kandan kurtul artık diyorsun yani ."
"Unut artık şu olanları bir daha kimsenin seni üzmesini izin vermem."
"Ali"
"kalkıçakdın sen istedin"
Ali beni kucağına alıp banyoya doğru yürüdü , beni klozetin üzerine otutturup küvetin içini suyla doldurdu .
"Havlu şurda benim bornozumu kullana bilirsin saçlarını kurutmayı sakın unutma sonra hasta olursun havada soğuk zaten ."
"Tamam"
Ali banyodan çıkınca üzerimdeki rakı kokusu sinmiş şeylerden kurtulup kendimi ılık suyun içine bıraktım . Ilık su vücudumu rahatlatırken Alinin Şampuanı'nı elime döküp saçlarımın arasında gezdirdim .
Köpüren saçımdan köpükleri alıp kolumdaki kurumuş kanın üzerine sürttüm , kan akarken morluklar açığa çıktığında dolan gözlerimi tutamadım .
Ama bitmişti çünkü Ali bana söz vermişti artık mutlu olacaktım .
Saçımda'ki ve Vücudumdaki köpükten kurtulup Alinin gıri bornozunu üzerime geçirip havluyu da kafama dolayıp banyodan çıktım . Ali yatağın üzerine benim için birkaç kıyafet bırakmış . Saçımı kurutup Alinin koyduklarını üzerime geçirdikten sonra yüzümdeki ve kolumdaki morluklara merhem sürüp odadan çıktım .
"Ooooo Ali bey çoktan kahvaltıyı hazırlamışsınız" dedim mutlu ğörünmeye çalışarak.
"Evet Aglayan güzel yumurtamı istersin kızartmamı"
"yumurtayı sevmediğimi biliyorsun"
"Hande için yaptım seni merak etmiş "
"Teşekkür ederim''
Ali kızarmayı tabagıma dökerken çayımdam bir yudum alıp aç karnımı doyurdum .
Ali beni güldürmek için fıkra anlatırken nedense hiç gülemedim . Babam benim tek canımı yakmamıştı benim hayatımı bitirmek üzereydi, bu yüzden babamı asla affetmeyeceğim .
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.