"Shawn, şarkın güzeldi. Çok beğendim. Gerçekten." Shawn omuz silkip elindeki tepsiyi görevli kadına verdi ve yanıma geldi. Kafeteryadan çıktığımızda, bize bakan öğrencilere aldırmadım. Koridorda yürümeye başladık. Koridor, her ne kadar öğle arasında olsak da hafif kalabalıktı.
"Baksana. Ben balo hakkında bir şeyler düşünüyordum. Eğer sen de istersen balo kr-" Bir anda ne olduğunu, ben dahil, kimse anlamamıştı. Shawn cümlesine devam edemeden okul dolaplarına çarptığında, arkamı döndüm ve Shawn'a baktım. Alec ve bir grup arkadaşı, Shawn'ın boğazına yapışmıştı. Gözlerimi açıp bağırdım.
"Göt herif!" Alec durup bana döndüğünde, sinirle nefes verdim. Yanıma geleceği sırada isminin seslenilmesiyle durdu. Sesin geldiği yöne göz ucuyla baktım. Amigo kızların takım kaptanı, yanında birkaç arkadaşıyla Alec'e doğru geliyordu. Alec'in yanına gelince durdu ve elini omzuna koydu. Kusmamak için gözlerimi devirmek zorunda kalmıştım.
"Sevgilimden uzak dur, küçük sıçan. Yoksa Leydi Mendes zarar görür. Yeterince açık mı?" Kaşlarını kaldırıp gıcık bir sesle konuştuğunda kahkaha attım. Birkaç saniye sonra eski halime dönüp kıza doğru bir adım attım ve omzuna sertçe iki kez vurdum.
"Alec sana nasıl anlatmış bilmiyorum güzelim, fakat sevgiline ayak bağı olan ben değilim. Ta kendisi." Kız, ellerini Alec'in omzundan ayırıp bir adım attı ve aramızdaki mesafeyi kapattı. Takım kaptanı ve amigo kız olmasına rağmen, benimle aynı boydaydı. Hatta birkaç santim kısa olabilirdi bile.
"Baya inandım, bebeğim. Şimdi, bir daha Alec hakkında laf edecek olursan seni ağlatırım. Ağlatmakla kalmam, okuldan bile attırırım." Gülümsediğimde kaşlarını çattı. Anlık gelen öfkeyle sağ yanağına sertçe tokatı çarptığımda, etrafımızdakiler 'o'lamıştı.
"Sürtük." Kız bana bağırınca yutkundum.
Kızın bana hamle yapmasına izin vermeden kollarından yakaladım ve kızı dolaba çarptım. Uzaktan bile bakımsız olduğu belli olan at kuyruğu saçlarını yakalayıp, kafasını sağa yatırdım. Acıyla çığırdı, saçlarını kurtarmaya çalışıyordu. Dişlerimi sıkıp saçını daha güçlü çektiğimde, çığlık attı. Shawn ve Alec ise bizi ayırmayı çabalıyordu.
"Neler oluyor burada?!" Daha önce okulda bir kez bile görmediğim kadın öğretmen, ellerimin altındaki kızı kurtarmaya çalışıyordu. Kızın yanaklarından süzülmeye başlayan yaşlar, pes ettiğini gösteriyordu. Fakat ben çok sinirlenmiştim; olmadığım bir şey yüzünden olmadığım bir hakaret yemiştim. Hakkımı savunmakta kararlıydım.
"Yeter artık! Ayrılın!" Bizi ayırmayı çabalayan Shawn ve Alec sonunda kazandığında, derin bir nefes verip karşımdaki kıza baktım. Ağladığı için rimelleri akmıştı. Üstüne atlamaya çalıştığımda, belimden tutuldum. Kulağımda Shawn'ın nefesini hissettim.
"Bırak ya!" Sinirle bağırdığımda kız hıçkırdı. Beni tutan Shawn'dan kurtulup tuvaletlere doğru yürümeye başladım. Tuvalete girdiğimde çantamı mermere fırlattım ve ellerimi mermere yaslayıp kafamı öne eğdim. Gözlerimi kapatıp derin bir nefes aldım. Tuvaletin kapısı açıldı, kafamı kaldırmadım.
"Carmen?" Duyduğum tanıdık ses ve burnuma dolan tanıdık koku, sakinleşmemi sağlamıştı. Kafamı kaldırıp aynadan Shawn'a baktım. Göz göze geldik. Bir adım attığında ona döndüm ve sarıldım. Kollarını belime dolayıp, kafasını kafamın üstüne koydu.
"Kafana takma. Mr. Smith ona cezasını verecektir, takımdan bile attırabilir." Kafamı kaldırıp Shawn'a baktım. Kafasını eğip gülümsedi. Eşcinsel olabilirdi fakat cidden yakışıklıydı. Sinirle bir nefes aldım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
gay || mendes
FanfictionShawn Mendes, okulda 'gay' damgası yemiş bir çocuktu. Carmen Jones ise, onun kurtarıcı meleği olacaktı. • 11.10.2018 | mendes fanfiction yourself × shawnmendes (kitabın adı gay diye boy×boy sanmayın, boy×boy değildir.)