fifty six • 'hope it gives you hell.'

713 55 99
                                    

The All American Rejects - Gives You Hell (Glee)

×

"Shawn, tanımıyorum, gerçekten." Shawn birkaç saniye ifadesiz bir şekilde yüzüme baktı. Birden kahkaha atmaya başlayınca irkilmiştim. Sonra kahkaha atmayı kesti.

"Tanımadığın için mi sana mesaj atıyor?!" Sinirle kükrediğinde bir adım geri gittim. Shawn ayağa kalkıp telefonu yatağa attı.

"Sana tanımıyorum dedim Shawn!" Sesim yükselince Shawn stresle yüzünü ovuşladı.

"Yalan söyleme." Bunu nasıl düşünürdü?

"Yalan söylediğimi mi düşünüyorsun?" Ela gözlerini kısıp ellerini havaya kaldırdı ve kafasını salladı. Kalbime bir ağrı saplandı.

"Evet!" Sinirle bir nefes verdi.

Kalbimin sıkıştığını hissettiğimde ellerimi kalbime götürdüm. Derin nefesler almaya başladığım sırada Shawn bana yürümeye yeltendi. Bunu fark edip onu durdurdum.

"Sakın!" Aramızda en fazla beş adım vardı. Nefeslerimi düzene sokunca yutkundum.

"Yaklaşma." Tırnaklarını kemirip boğazını temizledi. Bir şey söylemek istiyor gibiydi, fakat sanki bir şeyler ona engel oluyordu.

"Carmen, bence birkaç gün ara vermemiz gerekiyor." Demek ki bunu söyleyecekti.

"Pekâlâ." Adımlarımı çantama yönlendirip hızla çantamı topladım. Dolmaya başlayan gözlerimi umursamayıp burnumu çektim, sonra Shawn'a döndüm. Yatağa oturmuştu.

"Gidiyorum?" dediğimde göz ucuyla bana baktı. Ela gözlerini kaçırıp parke zemine indirince yavaşça kapıya doğru yürüdüm.

Elim kapı koluna gitti, aşağıya indireceğim sırada yatak yaylarının sesini duymuştum.

"Carmen?" Dudağımı dişledim.

"Birkaç gün sonra ilk sevişmemizde bunu telafi edeceğim, tamam mı?" Kızardığına emin olduğum gözlerimi silip bakışlarımı Shawn'a çevirdim. Dudaklarını dişliyordu.

"Tamam." Sesim titrediğinde elini ensesine attı. Kafamı iki yana sallayarak ağaç evden çıktım ve asma köprüden geçtim. Atlayıp ayaklarımı yere basınca hafifçe hıçkırdım.

Kısa bir süre sonra ormandan çıktığımda evime doğru koşmaya başladım. Varınca kapıyı çaldım, Shane kapıyı açmıştı. Neşe dolu yüzü beni görünce birden solmuştu.

"Şey, abla?" Burnumu çekip gülümsemeye çalıştım. Eve girip kapıyı kapattığım anda bacaklarıma sarıldı. Önünde diz çöktüm, sonra kollarımı küçük bedenine doladım.

"Shane, ab- Carmen? Sen ağlıyor musun?" Annemin bedeni görüş açıma girdiğinde ayağa kalktım ve hafifçe kafamı salladım. Annem tebessüm edip sıkıca bana sarıldı.

"Ağlama, sümüklü," derken sırtımı okşadı. Kafamı annemin omzuna gömüp güldüm.

"Tamam, ağlamam." Yüzüme baktı.

"Niye ağlıyorsun? Shawn nerede?" Alnımı kaşıyıp bakışlarımı kaçırdığımda annem 'uf'ladı. Yutkunup gözlerimi kırpıştırdım.

"Tahmin edeyim, birkaç gün ara vermeyi düşündünüz." Tepki vermediğim zaman annem gözlerini devirip omzuma vurdu.

"Ben seni böyle mi yetiştirdim, mal kızım?" Annemin gülen yüzü yerini baya ciddi bir ifadeye bıraktığında korkuyla yutkundum.

Annemin ciddiyeti, babamdan korkunçtu.

gay || mendesHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin