gay || mendes

thirteen • 'meeting with aaliyah.'

medya ; Carter ve Maggie.

×

"Sonunda okul bitti!" Maggie'nin sevinçli haykırışına karşı kafamı salladım. Carter'ın koluna girmişti, ikisi birlikte yürüyordu. Maggie bazen mırıldanıyor, bazen Carter'a bir şeyler anlatıyor, bazen de bizimle muhabbet ediyordu. Carter ise yola odaklanmıştı, Maggie'nin anlattıklarına sadece kafa sallamakla yetiniyordu.

"Carter, sen beni dinlemiyor musun yoksa?!" Maggie bir anda sinirle bağırınca olduğum yerde sıçramıştım. Tek ben değil, Maggie hariç hepimiz korkuyla sıçramıştık. Yutkunarak Maggie'ye baktım. Kaşlarını çatmış, sinirli bir şekilde Carter'a bakıyordu.

"Yok... Yani dinliyorum güzelim. Senin güzel sesini duymazsam yaşayamam ben Maggie!" Maggie'nin çatılan kaşları düz bir hâl alınca gözlerimi kırpıştırdım. Yüzüne şefkat dolu bir gülümseme kondurdu ve devam etti.

"Aww! Ben de senin sesini duymazsam yaşayamam yakışıklı prensim!" Carter gülümseyerek yüzünü Maggie'ye doğru yakınlaştırdı. Maggie gülüp dudaklarını Carter'ın dudaklarına yaklaştırdı.

Shawn bir adım attı, tam onları ayıracaktı ki Maggie Carter'ın yanağını öpmeye başladı. Carter kahkaha attığında Maggie daha da çok öpmeye başladı. Onlara şaşkınca bakan Shawn'a dönüp gülümsedim ve devam ettim.

"Bırak da aşklarını yaşasınlar, Shawn. Sen aşık olmazsın diye mi böyle davranıyorsun?" Shawn'ın gözlerini bir anda hayal kırıklığı kapladığında gözlerimi açıp ağzımı ellerimle kapattım ve kendime küfretmeye başladım.

Ben az önce ne demiştim öyle?

"Ben özür dilerim, öyle de-" Cümleme devam edemeden Shawn burukça bir nefes aldı ve ters yöne yürümeye başladı. Avcumu sertçe alnıma vurup onu takip etmeye başladım.

Birkaç saniye sonra bir banka oturdu. Bir süre ayakta dikilip onu izledim. Ellerini yavaşça birbirine sürttü, sonra saçlarından geçirdi. Kafasını geriye yaslayıp derin bir nefes aldı. Hafifçe yutkundum ve yavaşça yanına oturdum. Kafasını hareket ettirmeden göz ucuyla bana baktı. Sertçe yutkundu.

"Çok özür dilerim Shawn. Düşünmeden konuştum, kalbini kırdım. Çok özür dilerim." Shawn derin bir nefes verince dudağımı dişledim ve hafifçe sesimi yükselttim.

"Sen de benim kalbimi kır!" Shawn kaşlarını çatarak bana bakmaya devam ettiğinde derin bir nefes aldım. Kafasını duvardan kaldırdı.

"Öküz kızın tekinin senin kalbini kırmasına katlanamam, Shawn. O kızdan intikam alman gerekli." Hafifçe tebessüm ettim ve beklemeye başladım. Elini havaya kaldırınca gözlerimi yumdum. Tokat atmazdı, değil mi?

Öylece beklerken, bir anda yumuşak bir şey hissettim. Gözlerimi açtım, Shawn elinin tersiyle yanağımı okşuyordu. Dudakları hafif aralıktı, inci gibi dişleri o aralıktan gözüküyordu. Gözlerini hafifçe kısmıştı.

E R İ D İ M.

"O kızdan asla intikam alamam. İntikam alırsam vicdanım dayanmaz." Gözlerimi kırpıştırıp suratına baktım. Şu an, sadece gözlerime bakıyordu. Dünya durmuştu.

"O yüzden..." diyip derin bir nefes aldı ve elini enseme götürdü. Beni kendine yaklaştırmaya başlayınca yutkundum.

Burunlarımız dip dibe geldiğinde nefesimi tuttum. Alnını alnıma yasladı, ensemdeki elini çekip tekrar yanağıma koydu.

Gözleri gözlerimi süzerken birden sağ tarafıma atıldı ve beni kendine çekti. Belimi kavrarken, kafasını omzuma koydu. Bir eli saçlarımda dolaşmaya başladı. Gözlerimi kapatıp tuttuğum nefesi geri verdim ve ellerimi omzuna koydum. Ne bekliyordum ki? Gay bir çocuğun bir kızı öpmesini mi?