gay || mendes

thirty seven • 'give up the funk.'

Parliament - Funk (Glee)

×

"Kendimi soyulmuş ve saldırıya uğramış gibi hissediyorum." Madison kucağında taşıdığı tuvalet kağıtlarını çöpe atarken sinirle söylenince Mr. Schue konuşmaya başladı.

"Çocuklar, hadi ama. Bu bir şantaj. Onları korkuttuk, bu yüzden bize böyle yaptılar." Tavandan sarkmış olan tuvalet kağıdını almak için zıpladım ve kendime çektim.

"Hiçbir şeyden korkmaz gibiler. Adamlar Queen şarkısı söyledi, açıkça efsaneydi." Katherine böyle diyince ellerime düşen tuvalet kağıtlarını toplayıp çöpe attım.

"Görünen o ki sadece performansları iyi. Karakterleri beş para etmiyor." Johnson hayıflandığında Cameron alayla bağırdı.

"Bence bu doğruydu." Etraf görünür hâle geldiğinde tuvalet kağıtlarını toplamaya devam ettik. Gözümün önüne düşüp beni rahatsız eden tuvalet kağıdını boynuma doladım. Beni gören Shawn kıkırdamıştı.

"Aman Tanrım, buralara ne oldu böyle?" Tanımadığım bir kız sesi duyduğumda bakışlarımı kapıya çevirdim. Kaşlarımı kaldırdığımda kız bize bakıp devam etti.

"Yardım etmem gerekli gibi hissediyorum. Üzgünüm." Kız kendi kendine gülüp bize yardım etmeye başladığında gülümsedim.

"Sen kimsin?" Taylor'ın sorusunu duyan
kız tuvalet kağıtlarını bırakıp bize baktı.

"Ah, özür dilerim. Kendimi tanıtamadım. Adım Milena. Mil ya da Lena. Hangisini tercih ederseniz." Hafifçe kafamı salladım.

"Ben aslında seçmeler için gelmiştim ama buralara bir kaos ortamı hakim sanırım." Adının Milena olduğunu öğrendiğim kız
mavi gözlerini kırpıştırıp gülümsediğinde Aaron gülümsemesine karşılık vermişti.

"İşte burası! Şu duvarı yıkmak istiyorum. Ödüllerim sığmayacak gibi!" Odaya giren amigo kızlar koçunu görünce kaşlarımı çattım. Elinde büyük bir kupa tutuyordu.

"Sue, ne yapıyorsun?" Mr. Schue böyle dediğinde koça baktım. Elini kaldırdı.

"Şimdi konuşamam Will! Tasarım sınıfı dekorasyonda yardım ediyor." Sırıttı.

"Hafta sonu ulusal yarışma var ve büyük bir kupayla dönmeyi istiyorum. Ödül dolabımda ona yer yok. Siz bölge yarışmasında kaybeder kaybetmez müzik odası, resmi kupalarımın sergilendiği ek alan olacak." Mr. Schue gözlerini devirdiğinde, koç etrafa bakındı.

"Graceland'deki Elvis'in altın plak odası gibi görünsün! Ama ben etrafta yalpalayarak yürüyen ve ağlayan obez kadın istiyorum."

"Sue, müzik odamdan çık." Mr. Schue kapıyı işaret ettiğinde Koç Sue ona bir bakış attı.

"New Directions, beni dinleyin." Koç işaret parmağını kulağına götürüp bize doğru adımladı. Kaşlarımı kaldırıp onu dinledim.

"Birkaç hafta içinde bu koro bitecek. Bunu nerden mi biliyorum?" Kendi kendine güldü.

"Geçenlerde Vegas bahisçimden ihtimalleri sordum, bana bölge yarışmasında sizin gibi eziklerin 40-1 yenildiğini söyledi." Omuz silktiğinde bakışlarım tırnaklarıma gitti. Sanırım haklıydı, kaybedecek gibiydik.

"Sue, kupana bakabilir miyim?" Mr. Schue seslendiğinde kafamı kaldırdım. Koçun ona uzattığı kupayı eline alıp incelemeye başladı.

"Kaybedeceksiniz ve hayalleriniz param parça olacak. Ama siz ümitlenip hayal kurmaya devam edin." Koç güldüğünde birden bir gürültü koptu. Gözlerimi açıp kafamı gürültünün geldiği yere çevirdim.