fourty • 'who is island records?'

949 53 47
                                    

medya ;; Madison ve Jesse.

×

dün gece, yarışmadan sonra;;

Derin bir nefes alan Madison gökyüzüne bakmaya başladı. Kaybedecekleri aklının ucundan geçmemişti. Yarışmayı kaybetme sebepleriyse 3 şarkı yerine 2 şarkı söylemiş olmalarıydı. Ama Madison bunu bir sebep olarak kabul etmemişti. Yarışmada şarkı
sınırı yoktu, istedikleri kadar söylerlerdi.

"Maddy?" Adının seslenildiğini duyunca arkasını döndü. Babasının gülümseyerek geldiğini gördüğünde kaşları havalandı.

"Baba?" Gülümseyerek babasına doğru koşmaya başladı. Yanına geldiğinde ona sımsıkı sarıldı. Babası Madison'a karşılık verdiğinde Madison neşeyle devam etti.

"İspanyolca derslerini iptal etmezsin diye düşünüyordum." Mr. Beer tebessüm etti.

"Kızım için her şeyi yaparım." Birbirlerine gülümsediklerinde Madison ondan ayrılıp elini tuttu. Gidecekleri sırada duraksadı, çünkü isminin seslenildiğini duymuştu.

"Madison!" Arkasını döndü, nefes nefese kalmış Jesse'yle göz göze geldi. Kıkırdadı.

"Sen git baba, ben gelirim şimdi." Babası kafasını sallayıp uzaklaştığında Madison, Jesse'ye doğru adımladı. Jesse'nin yanına geldiğinde Jesse gülümsemeye başlamıştı.

"Madison... Sen iyi misin?" Madison bunu duyduğunda kafasını birkaç kez salladı ve dudaklarına buruk bir tebessüm kondurdu.

"Evet, iyiyim. Sadece biraz boğazım acıyor. Onun dışında biraz hayal kırıklığı ve hüzün doluyum." Jesse kafasını sallayıp buruk bir şekilde tebessüm etti. Madison yutkundu.

"Ben sana içeride söyleyecek fırsatı, daha doğrusu cesareti bulamadım ama... bence
sen birincisin." Madison hafifçe kıkırdadı.

"Bu senin için." Jesse, Madison'a bir adım atıp yaklaştığında Madison nefesini tuttu. Jesse, elini cebine attı ve küçük bir kutu çıkardı. Kutuyu gülümseyerek Madison'a uzattı.

"Jesse?" Madison heyecanla kutuyu açtı, gördüğü şeyle içini bir mutluluk kapladı.

"Jesse, bu... çok fazla olmalı." Jesse elini uzattığında Madison elindeki kolyeyi gülümseyerek uzattı. Jesse gözlerini kırpıştırdı, Madison saçlarını yanında topladığında Jesse kolyeyi boynuna taktı.

"Teşekkür ederim." Madison hızla arkasını dönüp Jesse'ye sarıldığında, Jesse gülüp kollarını Madison'ın narin beline doladı.

"Şe-şey... Sanırım sana bir şey söylemem gerek." Jesse kekeleyince Madison güldü.

"Benimle yem-" Cümlesine devam edemedi, çünkü Madison dudaklarını Jesse'nin sağ yanağıyla birleştirmişti. Madison birkaç saniye aynı pozisyonda durdu. Hafifçe yutkunan Jesse, gözlerini sıkıca kapattı.

gay || mendesHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin