gay || mendes

nineteen • 'getting... slushied...'

Grouplove - Tongue Tied (Glee)

×

Telefonumu cebime koydum ve Vans'larımı giyinip evden dışarı çıktım. Okula doğru yürümeye başlarken içimde Shawn'la sevgili oluşumuzun ve artık daha fazla görünmez olmayacağımızın mutluluğu oluşuyordu.

Ohio'daki en kötü liseye gidiyor olabilirdim. Öğrenciler arası eşitlik yoktu, rekabet çok fazlaydı, adaletin a'sı okula yakışmıyordu. Öğretmenler, öğrencilerin ne bok yediğine pek fazla takmıyordu, umurlarında olan tek şey paralarıydı. Disiplin diye bir şey yoktu.

Ama beni bu karanlık kasabadan çıkarıp hayata döndüren ışığımı bulabilmiştim.

Shawn Mendes.

Gülümsedim ve yürümeye devam ettim. O sırada telefonumun zil sesi kulağıma ilişti. Telefonumunu cebimden çıkarttım, sonra ekranını inceledim. 'Bilinmeyen numara' arıyordu. Kaşlarımı çatıp mırıldandım.

"Bu saatte kim acaba?" Omuz silktim ve adınlarımı yavaşlattım. Telefonu açıp kulağıma götürürken nefesimi tuttum.

"Efendim?" Birkaç hışırtı duydum.

"Bebeğim?" Shawn'ın sesini duyduğumda tuttuğum nefesimi bırakıp devam ettim.

"Shawn! 'Bilinmeyen numara' yazısını görünce korktum." Shawn'ın kıkırtısı kulaklarıma ilişince tebessüm ettim.

"Adımlarını hızlandır, hatta okula doğru depar at. Çünkü yanımda sarılan Maggie ve Carter'a bakarken seni özlememek imkansız resmen." Adımlarımı tekrar hızlandırdım.

"Siz çok şımarmaya başladınız Mendes bey." Shawn telefona doğru sert sesiyle 'mm'ladı.

Bu çok seksiydi. Kabul ediyordum.

"O zaman siz beni yola sokarsınız, Jones hanım. Bir reçete yazsanız fena olmaz." Shawn'ın bu sözlerine güldüm ve cevap vermeyip telefonu yüzüne kapattım.

Okula yaklaştığımda telefonumu cebime attım ve okula girdim. Giriş kapısında etrafıma göz gezdirdim. Bahçenin tam ortasında dikili olan meşe ağacının altında Carter, Maggie ve Shawn'ı gördüğümde gülümseyerek yanlarına ilerledim. Beni ilk Maggie fark etmişti.

"Gönüllerin kraliçesi gelmiş!" Maggie, ona sarılan Carter'dan ayrıldı ve bana sıkıca sarıldı. Kollarımı ona dolayıp güldüm.

"Baba karı fena seksi!" Maggie benden ayrılıp bağırınca bahçedeki birkaç kişinin bakışları bize dönmüştü. Takmadım ve Shawn'ın yanına ilerledim. Bir adım atıp bana baktı.

"Günaydın." Shawn mırıldanınca güldüm. Belimden tutup kendine çekti ve yanağımı öptü. Ellerimi omzuna koyup sıktığımda dudaklarını yanağımdan ayırdı ve sağ kulağıma doğru fısıldamaya başladı.

"Heyecanlı mısın? Yani, balodaki öpücük sonrası insanların karşısına çıkacağız." Kafamı salladığımda derin bir nefes aldı.

"Aslında değilim, Shawn. Sadece beni öpüp durman heyecanlanmama sebep oluyor." Shawn kıkırdadığında gözlerine baktım.

"Merak etme Carmen, Frank bey seni yalnız bırakmıyor." Shawn göz kırpınca anlamaz bakışlarla ona baktım. Elimi tuttu, sonra Maggie'yle Carter'a döndü. El ele tutuşmuş, bize bakıyorlardı. Maggie devam etti.

"İlk dersimiz Biyoloji. Gidebilir miyiz?" Gülümsediğimde Carter ve Maggie önden yürümeye başladı. Arkalarından onları takip ettik. Okul kapısının önüne gelince Carter durdu ve bize döndü. Kaşlarımı kaldırdım.