KURŞUN (Tamamlandı!)

35

Şiddetle çalınan kapı ile kaşlarımı çattım. Kimdi ki bu gelen? Acaba yokluğum çok mu çabuk belli oldu. Ayrıca...

Beni bulma gibi bir şansı olamazdı Ufuk'un. Bu kadar çabuk olamazdı.

Korkumun gözlerime yansıdığını anlamıştım çünkü Ferhat bana endişe ile bakıyordu. "Sıla iyi misin?" Diye sordu ardından.

"B-bu gelen... Kim?" Sesimi zar zor çıkartabilmiştim.

"Ona şimdi bakacağız güzelim. Korktun mu?" Ferhat bakacağız derken beni de mi götürecekti yanında?

"Birlikte mi bakacağız?" Soruma cevap vermemişti ve elimden tutarak dış kapıya doğru ilerledik. "Sıla telaş yapmana veya korkmana gerek yok. Ben varım burada. Sana zarar gelmeyecek, anla bunu." Ferhat böyle diyordu ama benim endişem kendime değildi, onaydı!

Düşüncelerim ile tedirgin bir halde nefesimi tuttum ve Ferhat'ın açtığı kapının ardında ki kişiyi görmek için kafamı oraya çevirdim.

Gördüğüm kişi ile nefesimi bıraktım ve rahatımın vücuduma yayıldığını hissettim. Geleni tanımıyordum ama bir kızdı. Ve yanında da bavul vardı.

Genç kız kapıyı açtığımızda önce genişçe sırıttı ardından kaşlarını çattı. "Dondum soğukta Ferhat Abi ya! Neden geç açıyorsun ki kapıyı? Ayıp ama..." Kız söylene söylene içeriye girdi ve botlarını çıkarıp, bavulu içeriye aldı.

Bavulu içeriye almakta zorlanmış olmalıydı ama en azından düşmemişti yere.

Biz ise tepkisizce kızı izliyorduk.

"Yok mu bi hoşgeldin. Anam bunlar iyice terbiyesizleşmiş!"

Ferhat, yabancı kıza cevap vereceği sırada kız beni farketti ve konuşmaya başladı. "Aa, merhabaa! Ben Ayça, Ferhat abimin kuzeniyim."

Ferhat'a kısa bir bakış attıktan sonra elini uzatmış ve gamzelerini ortaya çıkaran gülümsemesiyle beni bekleyen kıza elimi uzattım.

"Bende Sıla." Kız elimi sıkmayı bıraktı ve sol elimin Ferhat'ın avcunda olduğunu görünce gözlerini büyüttü.
"Vay canına! Siz sevgili misiniz?!"

"Evet." Ferhat bunu sırıtarak söylemişti ve de kızın hoşuna gitmiş gibiydi. Hatta gibiydi değil, öyleydi!

Ayça iki ellerini çenesinde birleştirdi ve gözlerini kırpıştırarak Ferhat'a bakıp ekledi, "Sevgili kuzenim, sonunda bir kız ile ciddi ciddi sevgili oldun! Pekiii... Teyzemler biliyor mu bunu?"

Bende düşündüm de acaba benden birilerine bahsetmiş miydi Ferhat?

Ardından Ferhat aklımda ki soruyu cevapladı. "Annemler biliyor tabiki de!" Bu cevapla birlikte içimde tuhaf bir sıcaklık oluşmuştu. Yüzümde ise nedensiz ve kontrolsüz bir tebessüm belirmişti.

"Hım... Mutluluklar diliyorum o zaman. Ben sizi rahatsız etmeyeyim, Cansu'nun odasındayım." Ayça bavulunu peşinden sürükleyerek dediği gibi Cansu'nun odasına geçti.

Bir kaç saniye geçmişti ki Cansu'nun odasından iki farklı çığlık sesi yükseldi. Meraklı bakışlarımı Ferhat'a yöneltirken, o gözlerini devirerek açık olan kapıyı kapattı.

"Şimdi de Ayça cadısı sayesinde seninle rahat rahat vakit geçiremeyeceğim." Ferhat'ın asılan yüzüne bir müddet baktıktan sonra gülümsedim. "Film izleyebiliriz canım."

"Senin istediğin gibi olsun güzelim."

***

Yaklaşık iki buçuk saattir film izliyorduk ve ben göz yaşlarımı tutmakta zorlanıyordum. Filmin son sahneside oynanıp bittiğinde önümde ki su dolu bardaktan birkaç yudum içtim.