Bölüm 6: Çıkmaz Sokak

2.7K 194 52
                                    

Multimedya: Charlie Puth - Attention.
İthaf: Annabeth35
Tam tempo okumalar!

*

"En sevdiğin dizi?"

Sarah tekrar konuştuğunda kafamı masadan kaldırıp uykulu gözlerle ona baktım. En son nerede kalmıştık? Ah, evet. Sarah beni tanımak için sorular soruyordu. Peki ben ne zama uyuyakalmıştım?

Aval aval onlara bakarken Alec gözümün önünde elini salladı. "Al işte, kız mala bağladı. Mutlu musun?" dedi Sarah'a doğru.

Sarah onu takmadan tekrar bana döndüğünde kendimi toparlamıştım. "Şey, bilmiyorum. Çok fazla var." dedim gözlerimi ovuşturarak. Bana ne sormuştu?

"Bir Marvel karakteri olsaydın hangisi olmak isterdin?" Sarah tüm insanları böyle tanımaya çalılıyorsa işimiz vardı. Neyseki sorular çalıştığım yerden geliyordu.

"Karakter olarak Iron Man, fakat güç bakımından Wolwerine." Kafasını sallayarak geriye gitti ve soru düşünmeye başladı. Oysaki ben o sorular hiç bitmeyecek sanıyordum.

"Peki ya bir prenses olsaydın hangisi olmak isterdin?"

Bir prenses olsaydım... Elbette o sarı elbiseli Bella olurdum. Belki hayatlarımız hiç benzemiyor olabilirdi fakat bir canavarı kendine âşık etmek kolay olmadığı gibi, bir canavara âşık olmak da cesaret isteyen bir işti.

"Isa, Aurora olurdu."

Tam cevap vereceğim sırada erkeksi ses tonu benim yerime konuşmuştu. Bakışlarım şaşkınlıkla Jackson'a döndü. Uyuyan Güzel mi? Ben Uyuyan Güzel mi olurdum?

Yüzünde hafif bir gülümseme vardı. Beni izliyordu. Verdiğim tepki onu şaşırtmış olmalıydı fakat onun bu benzetmesi de beni şaşırtmıştı. En olamayacağım prenses Aurora olurdu sanırım. Öyleyse beni neden Aurora'ya benzetmişti?

Alec masanın üstünde eğilip önce bana, ardından Jackson'a baktı.

"Sen Disney mi izliyorsun, Jackson?"

Ortamdaki tüm hava Alec'in kahkahasıyla bozulmuştu. Ben dahil herkes gülmemek için dudaklarını birbirine bastırırken Alec kulağımın dibinde anırarak sinirlerimi bozuyordu.

Jackson sabırla kafasını geri yatırıp gözlerini kapattı. "O ağzını kırmadan çeneni kapatıyor musun yoksa dilini mi koparayım?"

Alec onu dinlemeden -ki muhtemelen anırmaktan duymamıştı- gülmeye devam ederken Jackson onu ensesinden tutup masaya yapıştırdı.

"Şaka yaptım ya hemen de alınıyorsun!" diye mızmızlandığında Alec, hepimiz kahkaha attık.

Alec Jackson'ın elinden kurtulur kurtulmaz telefonunu da alıp masadan uzaklaştı. Kantinin çıkışında yüzündeki sırıtışla kafasını tekrar içeri uzattı.

"Prenses Jackson, prenses Jackson," diye melodik bir şekilde bağırdığında Jackson Dexter'ın su şişesini alıp ona fırlattı fakat Alec çoktan kaçmıştı.

"Para verdim lan ona!" diye çıkıştı Dexter. "Paranızı sikeyim ya," diyerek sıkılmış gibi masadan kalktı Jackson.

Rosalie Jackson'ın ardından ayağa kalktı. "Öğle arası bitmek üzere. Hadi, Dex," Dexter'da onunla birlikte sınıfa giderken kantinde sadece Sarah ve ben kalmıştık.

"Kızlar, gitti mi o sarışın düşmanı tipsiz mahlûkat?"

Alec'in kantin kapısından gelen sesiyle Sarah ona bir kez daha hayranlık dolu gözlerle bakarken ben deve kuşu edasıyla başımı kollarımın arasına soktum.

İMGE - IHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin