Biz iki dengesiz;
Adalet terazisinde denge arıyorduk.
ㅡㅡㅡ
Genç kız Rusya'dan kaçıp Türkiye'ye geldiğinde her şeye sünger çekmek zorunda kalmıştır. Gerçek adı dahil.
Lena, dünyaca ünlü bir grafiti sanatçısıdır ve lakabı Van Kızı'dır. Kendisi grafit...
Mihrimah: Güneş ile ayın beraber olması anlamına gelen isimdir.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Fall Out Boy - My Songs Know What You Did In The Dark
Phantogram - Black Out Days
Julia Stone - Winter On The Weekend
Keyifli okumalar ♡
Yorumlarınızı bekliyorum ^o^ Bölüm sonuna eklediğim yazıları da okumayı unutmayın ~
Ruhlarımız açtı. Kimse karşı koyamıyordu bu açlığa. Bazımız acıya açtık, bazımız ilgiye, bazımız sevgiye. Ruhumuz eksikti. Her daim eksik kalacaktı. Tamamlanmak lügatinde yoktu.
Birçok eksiği vardı benim ruhumun da, ama en çok sevgiye açtı, sevgiden yoksundu. Her yoksun bırakıldıklarımın yerini bir şekilde doldurmaya çalışmış, ruhumu doyurmayı amaçlamıştım. Fakat kendime yetemediğim zamanlar da oldukça çoktu.
Bazı boşlukları kendiniz dolduramıyordunuz. Patlak bir balon gibiydi ruhum. Birçok noktadan patlamış ve hava sızdırıyordu. Fakat her açığı kapatmak için elim yetmiyordu. Başka bir ele muhtaç kalıyordum.
Ve şimdi o patlakları kapatan bir çift el vardı. Bana verdiği sevgi değildi. Bana verdiği hırstı, hazdı, coşkuydu ve heyecandı. Bazen sevgiye baskın geliyorlardı ve boşluğu doldurmak için kalan kum tanelerine ilave yapıyorlardı.
Kum saatinde kumlar çoktu şimdi. Bu hislerin tükenmesi için de vakit çok demekti bu. Her bir zerre kumun bir diğerine kucak açışı gibiydi hislerim. Her ne kadar zaman alırsa alsın, tüm o kumlar eninde sonunda boşalıyor ve kavuşuyordu. Şimdi ise bir fazla hissiyatımla sur örmüştüm ruhuma. Sevgisizliğime sesini çıkarmasın için.
İnancım vardı, bir bütün olmaya.
Yarımdım ben, hiçbir zaman tam olamayacak. Bunun bilincindeydim. Fakat benden daha çok tam olmaya yakın olan biri vardı. Ve onun gücü bana güç katıyordu.
Karın, suya karışması gibiydi. Onun gücü, benim avucumda karın eriyişi gibi erise de geriye kalan su damlacığı bile bu susuz toprağımı canlandırmak için kafiydi.
Kalabalık yavaş yavaş kendine gelirken yanımda olan Lex ile ben oldukça donuktuk. Baştaki heyecanımızın yerini alan hissiyat, kesinlikle hayranlıktı.
Birleşen sanatımızdan ortaya çıkan hayranlık. Ancak bu kadar uyumlu olabilirdi sanatımız, yüzlerimiz, ruhumuz...
Saniyeler sonra trenden yükselen düdük sesi dikkatimizi dağıttı. Diğerleri grafiti hakkında yorum yapıyor, Lex ve benim hakkımda da görüşlerini belirtiyordu. Bazıları ise hala şoktaydı.
