Biz iki dengesiz;
Adalet terazisinde denge arıyorduk.
ㅡㅡㅡ
Genç kız Rusya'dan kaçıp Türkiye'ye geldiğinde her şeye sünger çekmek zorunda kalmıştır. Gerçek adı dahil.
Lena, dünyaca ünlü bir grafiti sanatçısıdır ve lakabı Van Kızı'dır. Kendisi grafit...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Biz geldik ～
Şuraya hatırlatma mahiyetinde yazayım. Bölüm sonundaki açıklamayı okuyun muhakkak :D
Keyifli okumalar efenim ☽
Yarım saat önce:
Genç adam aklındaki düşünceleri dikkatle dilinin kıyısına getirirken, her kuracağı cümleyi aklında yeniden tartıyordu. Şehre geleli yarım saat bile olmadan döndüğü haberi yayılmıştı ve Alparslan ilk fırsatında görüşmek için yanına gelmişti. Bu da akşamı bulmuştu.
Üstelik Alparslan her ne kadar zevzek bir tip olsa da, kurnazdı da. Pamir yalan söylese anlardı ve arkasından iş çevrilmesinden zerre haz etmezdi.
Ve Pamir, dakikalardır ona en sahici biçimde nasıl yalan söyleyebilirse öyle kelimeler sarf ediyordu. Alparslan gözlere sakin görünürken, aslında içten içe her kelimenin muhasebesini yaptığını anlayabiliyordu Pamir.
"Anlamıyorum birader. Telefonunu açmadın amenna. Peki ya niye aramadın? Bir mesaj hiç değilse??" Alparslan'ın sorgulayıcı bakışları altında, Pamir gözlerini kaçırmak yerine yarım ağız sırıttı. Serseri bir gülüştü bu.
"Dedim ya koçum. Lena ile gezintiye çıkmaya karar verdik. Anlık karardı ve ortamda telefon da çekmiyordu. Bu kadar uzun sürmesini biz de beklemiyorduk. Ama olan oldu." dedi ve suyuna gitmek ister gibi devam etti.
"Yoksa bilirsin, senden habersiz bu kadar uzun süre ortadan kaybolmam." İşin aslı ondan habersiz ortadan kaybolduğu çok olurdu. Tek fark, arkasında iyi bir bahanesini hazır ediyor olmasıydı. Ve kimse nerede olduğunu da sorgulamıyordu böylece.
Alparslan kaşlarını kaldırdı ve bu sefer gözlerini karşısındaki gencin bileklerine indirdi. "Yalan söylüyorsun Pamir." dedi ve gözlerine anlık baktıktan sonra yeniden bileklerindeki morluklara baktı.
Dikkati bileklerindeki izlere çekmek istercesine orada oyalandı gözleri. Genç adam bileklerini elleriyle örtbas etmek, saklamak istedi. Ama bu daha çok şüphe uyandırırdı. Bu yüzden stabil kalmaya çabaladı.
"O bileğindeki bağ izleri ne? Dürüst ol..." dedi ve gözlerine 'son kez soruyorum' dermiş gibi baktı. "Kaçırıldınız falan mı?" Pamir anında ona ciddi bir bakış attı. Argun ise Pamir'in kaçırılma ihtimalini düşünmek için kendisine vakit bile vermeden kahkaha atarken buldu kendini.
