Aforizmaların Beşiği

82 42 7
                                    

Binlerce sırrın içinde saklanıyorum bu gece. Kaybettiklerimi aradığım, kendimi paraladığım ve sonunda bir yere varamadığım o siyahlıkta geziniyorum. Parmak uçlarında ilerliyorum bütün gürültülere. Büyük bir ışıltı çarpıyor gözlerimin içene. Beni yanıltan, engelleyen ve kandıran bir ışıltı... Tarif edemediğim duyguları hatırlatıyor bazen de perdelerini indiriyor ruhumun. Hiç çabalamamış insanın rahatlığını anlayamıyor ve bilemiyorum. Derin bir kuyunun içinde yalnızlığı öğreniyorum...

Bir şarkının o naif tınısını hissedemiyorum... İçimin derinliklerine yanardağlar yerleşmiş gibi. Kaynadıkça içimi yakıyor, patladıkça küle çeviriyor her yeri... Ne çabalar veriyorum kendim olabilmek konusunda. Bazen kendimi aciz bakışlarda görüyorum. Bazen duygu dolu anlarda bazen de huzursuzluğun yamacında. Yaşama, yalnızlığın kadar sahip çıkabiliyorsun. Akvaryumun içindeki balıklar kadar özgürlüğün. Kendini tüketerek tutunmak... Bin dereden getirilen sularla yıkanmak... Uzak diyarda yaşayan insanların acılarını göğüslemek veya bir köpeğin karnını doyurduğun için minnet duyan bakışlarına saklanmak...

Ruhumuz silik izler bırakıyor dünyanın eksenine. Dilinden düşen her şeyin bir gerçek olmadığı yalansı boyutlardayız sadece. Fikirlerin ve düşüncelerin istila edildiği bir feodaliteden ibaret. Kibir gösterisi sunuyor insanlar, birçoğu canından bezmiş haldeyken... Elimi göğsüne götürüp, acısını çekip alıyor gibi dinliyorum insanları. Sadece dinlemek ve anlamak. Hislerini nefes alırcasına duyumsamak. Elem dolu bir fanusu maviliklere boyamak...

Asla anlamayacak olduklarını biliyorum. Bazen deli, bazen saf, bazen enayi, bazen hayalci, bazen de saçmayım onların gözünde. Ama bunları görebildikleri çerçeveleri dar, algıları da kapalı bir kutu içinde. Bir kalbin ve beynin katran halini ancak düşüncelerle görebilirsin. Bana bir ömür yetecek kadar görmem yeterli gelmedi sanırım. Her gün daha fazla katran tadı geliyor dudaklara... Gülümseyerek geçip gidiyorum oysa ki tüm bu acizliğinize. Sadece tebessüm edebiliyorum. Anlamını kaybetmiş her şeyin bir gün anlaşılmamak gibi bir eksene çarptığı çok olmuştur. Lakin anlamdan anlam çıkaran ruhların bir görüşü çerçevelerden uzakta arayarak görebilme yetisi vardır. Sahip olduğumuz güç sadece bilincin sınırlarında gizlenmiş ufacık insan kırıntılarında varolmaktadır. Nitekim kor ateşlerin içinde Sibirya soğuğu yaşıyor bedenlerimiz. Bir acı yumağına sarılmış durumdayız. En  çok canımı yakan acı henüz kendisiyle tanışmadığım acıdır. Çünkü yumak sarıldıkça yaralar kalınlaşıyor ...

Delilik EşiğiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin