°55°

6.7K 496 281
                                    

Dudaklarımızı ayırmadan yatağın üzerine çıkarak üzerinde oturmuştum. Şuan muhtemelen akan makyajımdan dolayı ucubeye falan benziyordum ama umrumda bile değildi.

Eteğimin altından kalçama kayan soğuk ellerle kendimi ona bırakarak kollarımı boynuna sarmıştım. Dudaklarımdan şapırtı sesiyle ayrıldığında etrafın sessizliğini dengesiz nefes alışlarımız bozmuştu. Şuan aptal gibi hem ağlayıp hem gülüyordum. Muhtemelen deli gibi gözüküyordum.

"Ben geldim bebeğim. Tamamen geldim"

Başımla onaylayarak alnımı onunkine yasladım.

"Çirkin suratım için özür dilerim"

Gülümseyerek başparmağıyla nazikçe gözyaşlarımı silmişti.
"Sen her zaman güzelsin. Ağlarken bile"

"Yoongi ben çok korktum. Bir daha sakın beni bu kadar korkutma tamam mı. Yaşayamam"

"Söz veriyorum güzelim. Yanında olacağım ne olursa olsun yanından ayrılmayacağım. Peşini bırakmak gibi bir fikrim yok. Benden bıkmazsın değil mi?"

"Delisin Yoongi. Ayrıca ellerin"

"Şey~ unuttum ama duruyor işte öyle. Rahatsız etmiyorki"

"Tabi ki kalçamda duruyor kesinlikle rahatsız etmiyor. Sadece doktor gelirse"

"Sen nasıl istersen"

Ayağa kalkarak pencerinin önündeki sandalyelerden birini yatağının yanına kadar taşıyarak tam yanında oturdum.

"Korkma bir yere gittiğim yok Sarah"

"Olmaz"
Sıkıca elini tutarak başımı koluna yasladım. Hala korkuyordum. Şuan uyanmış olmasına bile inanamıyordum.

Kapının aniden açılmasıyla az önceki doktor içeri girmiş ve tekrar bir kaç adım geri gitmişti.

"Bu nasıl.... bu nasıl mümkün ola bilir?"

Gülümseyerek gözlerimi kapamıştım. Şuan doktor falan umrumda değildi.

Yoongi öksürerek konuşmuştu
"Teşekkürler. Beni ailemin söylediği gün hayattan koparmadığınız için"

Doktor şaşırarak bakmıştı tabii ki Yoonginin bunu nerden bildiğini düşünüyordu.

Tekrar yanımıza gelerek eliyle omzuma patpatlamıştı. O yüzden gözlerimi açarak bakışlarımı yüzüne sabitledim.

"Her halde küçük hanım söyledi.İyi ki yapmamışım. Aslında o gün düşündüğüm birşey vardı. İçimden dedim ki muhakkak onun yaşamasına ihtiyacı olan biri vardır. Ve gerçektende öyleymiş. Sevgilin seni ailenden bile çok seviyor. Onun kıymetini bil"

Gerçi şuan söylediklerini Yoongi zaten biliyordu. Hatta bunları ben ona değil, o bana anlatmıştı.

"Evet biliyorum. Zaten o benim için çok kıymetli"
Utanarak başımı tekrar koluna yaslamıştım.

"Ben gideyim en iyisi. Vee siz bu gün burda kalın bence. Herşeye karşı hastane ortamında olmanız daha iyi olur. Veee geçmiş olsun. Bu arada küçük hanım odada lavabo var. Yani yüzünüzü yıkamak isterseniz diye söyledim"

Gülerek odayı terketmişti. Bir dakika yüzüm... ah şuan kesinlikle korkunç görünüyorumdur.

"Yah Yoongi. Üzgünüm bu halde beni öpmek zorunda kaldığın için. Hemen yüzümü yıkayıp geleceğim"

Hızla odanın içindeki lavaboya koşarak aynada kendime baktım. Tanrım rimelimin gözümde olması gerekmiyormuydu? Neden hepsi suratımdaydı. Ahhh ve şu saçımdaki karışıklığı ne yapacaktım acaba.. yaahh çocuk kesin korkmuştur benden.

My ghost|| MinYoongi||Hayalet sevgilim+18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin