Kıyamet günü, çok istedikleri cennete ebedi girmeleri gerekti. Ama bir terslik oldu. Ne cennet kaldı ne cehennem! Tanrı, tüm yarattıklarından vaz mı geçmişti ? O günden sonra tüm yargılar yok oldu. Günah da yoktu , sevap da... Cehennem mi kalmıştı k...
Sabah uykusuz olsalar da toparlandılar ve yeniden yola koyuldular. 2 saat kadar sessizlikten sonra Kahin durmaları için işaret verdi. Bir tehlike sezmişti. Kemun'un yanına yaklaştı.
- "Herkese söyler misin Kemun? Duyacakları hiçbir konuşma düşündükleri kişiye ait değil. Hayalperest Kraliçe burada. Ölenlerin sesini yakınlarına duyurarak yanına çeker. Gelenlerin de ruhlarını çalarak, bedenlerini parçalara ayırır. "
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Kemun duyduklarına şaşırarak, hemen söylenileni yaptı. Kendi adamlarından daha yeni bir insanla evlenip, çocuğunun doğumunda ölen karısının yasını tutan Gizro geldi. Onu yanında tutmalıydı. Hemen seslendi ve "Gizro sana ihtiyacım var yanımda olmalısın" dedi. Gizro koşarak yanına geldi. 1 dakika sonra bir müzik sesi duyulmaya başladı. Öyle duygulu, öyle ilahi bir sesti ki büyüsüne kapılmamak çok zordu. Kemun sürekli hafızalara sesleniyor, kahin büyü ile karşılık vermeye çalışıyordu. Alinda ve Tria komutan Layris'in onları arabaya bağlaması sonucu hareket bile edemiyordu. Aynı şeyi Başkan Tendor ve Grifit Anaya da yapmıştı neyse ki. Kemun sürekli bunun gerçek olmadığını, sonunda ölüm olduğunu tekrarlayıp dururken, birden Gizro'nun yürümeye başladığını gördü. Onu durdurmaya çalışsa da Gizro gençti ve bir silkeleyişte Kemun'u yere fırlattı. Trans halinde gibiydi. Yaşadığı hatıralara bir gülüyor, bir ağlıyordu. Belli ki halüsilasyon görüyordu. Acısı çok tazeydi. Karısını çok severdi. Bir insan ile bir Sars nasıl evlenebilirdi ki. Ama onlar aşklarını kanıtlamışlar ve evlenmişlerdi. Kız hamile kaldığında sonunun ölüm olacağını herkes biliyordu. Bir insan bedeni bir Sars bebeğini taşıyamazdı. Kız inat etti. Kimse onu ikna edemedi. Son günlerde Gizro bile bebekten vaz geçmişti. Kızın yaşadığı sıkıntı Gizro'yu bebeğinden vaz geçirmişti. Kemun onun acısını anlayabiliyordu. Bu yüzden onu yanında istemişti ama herkesle ilgilenirken ona sahip çıkamamıştı.
Hafızasından değil alenen bağırdı yüksek sesle;
- "Gizrrooooo !!!! Çabuk geri dön! Emrediyorum geri dön dedim sana... Kahin bir şeyler yap bizi duymuyor!"
- "Sakin ol Kemun sessiz ol... Duyuyor musun? Başka bir müzik daha duyuluyor. Şşşşttt."
Kemun kulak kabarttı, gerçekten bir şarkı daha çalıyordu. Duydukça içi temizlendi. Ruhu huzur buldu. Mutluluk akıyordu her notadan sanki. Komutan Layris yanlarına geldiğinde sordu;
- "Bu da nedir? Hayatımda daha önce böyle güzel bir şarkı duymadım. Neredeyse ben de gideceğim şimdi." Kahin;
- "Bu sese gidebilirsin Layris. Diğerine gitme de..."
- "Neler oluyor Kahin Gizro göz göre göre ölüme gitti. Onu durduramadım. Siz burada hiç bir şey olmamış gibi konuşuyorsunuz"
- " Kral Kemun Gizro iyi. Hatta şu an karısının ruhu ile sarmaş dolaş." Kemun şaşkın bir şekilde bakarken, Kahin açıklama gereği duydu.