" Çocuğum sen neden böylesin? " Sare göğüslerime kendi malıymış gibi kapandığında gözlerimi devirdim." Al hepsi senin olsun. Hiç anana bırakma. " Bana cevaben daha çıkmamış dişleriyle ısırdığında dişlerimi sıktım.
" Ulan yavaş ol yavaş kaçmıyorum. " Küçük elini yüzümde gezdirmeye başladığında uyuyacağını anlamıştım. Çünkü o minik eller yüzüme dokunmadan kendisi uyumuyordu.
" Aferin sana. Zıbar biraz. Ben de yoruldum çünkü. " Kendi kendime konuşmam bittiğinde o da uyumuştu. Gülümseyerek yüzüne baktım. Aynı babasına benziyordu ve bu beni aşırı korkutuyordu.
" Sen büyüyünce çok can yakacaksın. Aynı anası gibi. Helal kızıma. " Akıl sağlığım daha fazla uçup gitmeden onu kendimden ayırdım ve üzerimi düzeltip beşiğine yatırdım.
Odanın kapısını aralık bıraktım ve salona indim. İyice ev kadını olmuş çıkmıştım. Yaptığım aktiviteler Sare ile ilgilenmek, yemek yapmak, dizi izlemek, temizlik yapmak, kitaplarımı yazmak ve kadın programları izlemekti. Ne kadar da dolu yaşıyorum bu hayatı(!)
" Sen ne zaman geldin? " Salonda ayaklarını sehpaya uzatmış bir şekilde uyuklayan Emre'yi gördüğümde yanına gittim ve koltuğun diğer ucuna oturdum.
" Az önce. Aşırı yorgunum. " Kahkaha attığımda kapatmış olduğu gözlerini açıp anlamsızca bana baktı.
" Hayatım ne yapmış ve yorulmuş olabilirsin ki? En fazla şirkette oturmuş ve kahve içmişsindir. "
Emre, baba parası yemekten asla sıkılmıyordu. Şirkette patron rolündeydi ama çok bir iş yaptığı da söylenemezdi.
" Kahve içmek beni yoruyor. Özellikle sensiz içmek. Sen yoksan ben hep yorgunum. Gel azıcık enerji kazandır bana. " Kollarını açtığında hiç beklemeden göğsüne yattım.
" Oh be enerjilendim. " Gülüp gözlerimi kapattım ve yavaş nefes alışları eşliğinde dinlenmeye başladım.
" Seni bir ara yemeğe çıkartmam lazım. " Gözümü açmadan neden dediğimde kollarıyla beni biraz daha sardı.
" Uzun zamandır Sare ile ilgilenmekten yoruldun. Ben de seni özledim. " Göğsünden kalkıp yanağına bir öpücük kondurdum ve yanından kalktım.
" Nereye? " Saçlarını karıştırıp mutfağa ilerlerken cevapladım.
" Kahve yapacağım. " Başını sallayıp o da kalktı ve üzerini değiştirmek için odaya çıktı.
Kahve suyunu koyduğumda mutfakta olan telefonum titremeye başlamıştı. Ekrana baktığımda bizimkilerin yine bir şeyler konuştuğunu görüp telefonu aldım ve mesajlara girdim.
Yaren: Bu hamilelik ne kadar sinir bozucu bir şey olmaya başladı.
Beril: Yine neden?
Yaren: Canım tatlı çekiyor tam yiyeceğim birden ekşi istemeye başlıyorum. Dengem şaştı.
Beril: Olur öyle şeyler.
Yaren: Allah razı olsun aşırı yardım ettin. Ben neden bunu düşünememiştim.
Selçuk: Sen biraz malsın ondan.
Evren: Karıma mal deme karı kılıklı.
Saye: Bakınız yine boş yapıyorsunuz.
Beril: Ooo Saye bacım. Nerelerdesin?
Saye: Evde?
Saye: Nerede olmamı isterdin?
Emre: Kalbimde.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mey || Texting
Short StorySERİNİN BİRİNCİ KİTABIDIR!! -TAMAMLANDI- Bilinmeyen Numara: Bir kere baksana gözlerimin içine, Bilinmeyen Numara: Ki orada hayat bulayım ben. * 05.08.18 tarihinde yayınlanmaya başladı. * *Mey||Texting isimli ilk kitaptır.* 07.11.18 KısaHikaye #2 26...