Julie'nin gözünden
Yemekten sonra, çocuklar ve ben xbox'ta Call of Duty oynamaya karar verdik. Bu sırada Paul ve Nicki bulaşıkları yıkıyordu. Hey onlar teklif ettiler.
Şuan Luke,Michael,Calum ve ben birbirimize karşıydık.
''BOOM!' Ben kazandım sürtükler!'' diye bağırdım kanepede zıplamak için ayağa kalkarken.
''Ahh pes ediyorum!'' Michael iç çekti.
''Bu ne lan.'' dedi Calum kumandasını atarken.
Ashton video çekiyor ve gülüyordu.
''Bunu nasıl yapıyorsun?'' diye sordu Luke.
''Ne demek istiyorsun?''
''Yani nasıl bu kadar iyi oynuyorsun? Hepimizi 3 kere yendin Michael'ı bile!'' dedi Luke.
''Bilmiyorum.'' omuz silktim. ''Oyunlarda her zaman iyi olmuşumdur.''
''Evet bunu görebiliyoruz.'' dedi Michael gözlerini devirerek.
Yanına gittim ve ona sarıldım.
''Awwww minik clifford biy kızın onu yenmesini kıskandı mı?'' dedim bebek sesimle.
''NEE? Pff hayır.'' dedi kollarımdan sıyrılarak.
''Evet tabii.'' güldüm.
Michael sadece gitti ve Walking Dead maratonuna devam etti. Vay,klasik Mike.
''Ee şimdi ne yapıyoruz?'' diye sordum Calum'un yanına otururken.
''Ashton ve ben COD oynamaya devam edeceğiz,dimi Ashton?'' diye sordu Calum.
''Evet.'' dedi Ashton,'t' harfini bastırarak söylemişti,Luke ve beni kanepede bırakarak oyuna başladılar.
''Ve ikimiz kaldık.'' Luke'un duyabileceği kadar sesli bir şekilde nefes verdim.
''Haydi,biyere gidelim.'' dedi Luke elimi tutarak.
''Nereye?'' diye sordum.
''Bilmiyorum ama sıkıldım.'' Luke omuz silkti.
''Plan yok anladım.'' dedim takılarak.
''Evet.'' Luke bana gülümsedi.
Ben de ona sırıttım ve büyük ceketine hamle yaptım.
''Hey! O benim!'' diye haykırdı.
''Artık benim.'' Gülümsedim.
''İyi.'' dedi. ''Benim kıyafetlerimde daha iyi görünüyorsun zaten.'' Göz kırptı.
''Luke!'' Omzuna yumruk attım.
''Ne?'' dedi masumiyetle. ''Doğru söylüyorum!''
Gözlerimi devirdim. ''Evet her neyse,haydi gidelim.'' dedim kolunu çekerek.
Aşağı indik,Nicki ve Paul'a biraz dışarı çıkacağımızı söyledim.
Gitmeden önce,Nicki bana göz kırptı ve Paul'la olan konuşmasına geri döndü.
Ayakkabılarımızı bağladık ve çıktık.
Luke'la parmaklarımız düzenli olarak birbirine değiyordu ve omurgamdan yukarı-aşağı şoklar hissediyordum.
Luke hemen elimi tuttu ve parmaklarımı birleştirdi. Ona baktım ve bana çoktan gülümsediğini gördüm.
''Ne?'' Gülümsedim.
''Hiç.'' O da gülümsedi.
''Bu bir yalan.''
''Nerden biliyorsun?'' diye karşılık verdi.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
That Song; Luke Hemmings(TÜRKÇE)
FanficJulie Higgins ile tanışın. Evet, Paul Higgins deki Higgins. Dünyadaki en büyük boyband grubu One Direction'un biricik tur menejeri. Julie Paul'un yeğeni ama Paul'u 10 yıldır görmedi. Julie 16 yaşında ve küçüklüğünden beri sanat sektörüne bir sevgi b...