Luke’un gözünden
Sonunda tekrar birlikteyiz. Tanrım inanamıyorum. Geçirdiğimiz o kadar şeyden sonra, geçmişi geçmişte bırakmaya karar verdi ve her şeye yeniden başladık. Bir şeyin başka bir şeyi tetiklemesi çılgınca.
O2 arenaya el ele yürüyorduk, sırıtmaktan kendimi alamıyordum. Arenanın dışında bekleyen hayranlar bize sesleniyor ve ilişkimize iltifat ediyorlardı.
‘’Aman tanrım Juke!’’
‘’Siz çocuklar çok tatlısınız!’’
‘’En sevdiğim çift!’’
‘’Benim prensim nerede?!’’
‘’Ağlayacağım’’
Kız arkadaşıma baktığımda,kızarmış yanaklarıyla ve kocaman gülümsemesiyle herkese el salladığını gördüm. Kendime engel olamadım ve yanağını öptüm.
‘’Luke!’’ şaşkınlıkla nefes aldı. ‘’İnsanlar bakıyor.’’
‘’Ne? Tüm dünyaya kız arkadaşımı göstermem suç mu?’’ sırıttım.
‘’Hayır ama-‘’
Hızla dudaklarımı dudaklarına bastırarak sözünü kestim. Arkamızda tezahürat,ağlama ve şaşkınlık seslerini duyabiliyordum.
Dudaklarımı onunkilerden çektikten sonra,alnımı onunkine dayadım.
‘’Ne diyordun bebeğim?’’
‘’Senden nefret ediyorum.’’ dedi şakayla koluma vurarak.
‘’Ah!’’ dedim canım yanmış gibi yaparak.
Dilini çıkarttı ve arenaya koşup beni orada şaşkın bir şekilde bıraktı.
Kıkırdadım ve hızla hayranlara son kez el sallayarak arenaya koştum. İçeri girdiğimde,Julie görünürde yoktu. Birkaç saniyede nereye gitmişti?
‘’Julie?!’’ diye bağırdım. ‘’Nereye gittin?’’
Tuhafça orada dikilirken,benden birkaç metre ötedeki standttan bir kıkırdama sesi geldi. Ne kadar çocuksu olduğumuza gülmemeye çalışarak sessizce oraya yaklaştım.
Onu korkutmadan önce birkaç saniye bekledim.
‘’AAAAA!’’
‘’Ahhh siktir!’’ diye bağırdı kalbini tutarak.
O nefesini düzene sokmaya çalışırken ben kahkahalara boğuldum.
‘’Aman tanrım Luke! Ödümü patlattın!’’ dedi hala nefes nefese.
‘’Uups’’ masumca omuz silktim.
‘’Komik değildi.’’ dedi öfleyerek.
‘’Evet öyleydi.’’ güldüm.
Gözlerini devirdi ve bir kez daha kaçmadan bana sarıldı.
‘’Oh bu kez olmaz.’’ dedim ve onu belinden tutup omzuma doğru çektim.
‘’Luke!’’ diye bağırdı gömleğimi çekerek. ‘’Beni yere bırak!’’
‘’Benden kaçmaktan vazgeç.’’ kıkırdadım.
‘’Beni yere bırak.’’ diye tekrar etti.
Dediğini yaptım ve dikkatle onu yere bıraktım. Ayakları yere değdiği an,kollarını boynuma doladı ve benim kollarım da anında onun beline sarıldı.
‘’Sanırım kaçmadım.’’ sırıttı.
‘’Mhmm.’’ onu bir kez daha öpmek için eğildim.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
That Song; Luke Hemmings(TÜRKÇE)
FanfictionJulie Higgins ile tanışın. Evet, Paul Higgins deki Higgins. Dünyadaki en büyük boyband grubu One Direction'un biricik tur menejeri. Julie Paul'un yeğeni ama Paul'u 10 yıldır görmedi. Julie 16 yaşında ve küçüklüğünden beri sanat sektörüne bir sevgi b...