24. Bölüm

29 6 0
                                    

"Bilim insanlarınız maymun topluluklarının bu davranışından sonra aynı deneyi insanlarda da uyguladı.  Avustralyalı ve İngilizlerden oluşan ekibiniz, yüzlerce insan yüzünün olduğu bir fotoğraf hazırladılar. Normalde sadece birkaç tanesini görebilirdiniz ve diğer yüzleri görmeniz için eğitim içinde olmanız gerekirdi. Deney, fotoğrafın Avustralya'ya götürülmesiyle başladı. Seçilen belirli sayıdaki insanın fotoğrafa bakılması istendi ve çoğu insan yedi ile on arası, büyük bir azınlık ise ondan fazla yüz gördü. Ardından araştırmacılardan bazıları İngiltere'ye gitti ve bir televizyon yayınında her bir yüzün fotoğrafın neresinde olduğunu belirtti. Kısa bir süre sonra, aynı deney Avustralya'daki aynı kişilere tekrar uygulandı ve insanlar, fotoğraftaki yüzlerin çoğunu görmeye başladı. Buradaki bütünlüğü sana şöyle örnekleyebilirim. Gezegeninde, dünyanın farkı yerlerinde üretilen fikirlerin aynı zaman diliminde ortaya çıkmasının açıklaması, tüm insanlığın bir ağ ile birbirine bağlanmasıyla anlaşılabilir. 

("Yaşam Çiçeğinin Unutulmuş Sırrı" adlı kitaptaki "Yüzüncü Maymun Kavramı" ile "Yüzüncü İnsan" bölümlerinden ilham alınmıştır.)

Lotuprana, dünyada yapılan tüm deneyleri ve insanlığa olan etkilerini kusursuzca analiz edebilecek özellikteydi ve onun bu bilgileri nasıl kullandığını kesinlikle kestiremiyordum. Deney müthişti, görünmeyen bağı gözler önüne seriyordu. Bir anda aklıma Seyrulela geldi. Bu özellik orada da mutlaka geçerli olmalıydı, sonuçta aynı evrende yaşıyorduk, en azından öyle düşünüyordum. Hem Seyrulela hem de Dünya için müthiş bir bilgi olmalıydı!

"Peki bu bilgiyi Megfrela'da nasıl kullanıyorsunuz?" 
"Bu kadim bilgileri herkesle paylaşarak... Megfrela'da bireysellik olgusu son derece düşük seviyededir; bu yüzden, kadim bilgiler herkes tarafından paylaşılır ve herkesin bu bilgileri deneyimlemesi sağlanır. Benzerlik konusu açıldığında bahsettiğimiz gibi, birbirimize etki ediyoruz ve Muurik sayesinde ben mantığımı daha iyi çalıştırabiliyor, o da benim sayemde çalışmalarında duygularını ve hislerini en iyi şekilde kullanabiliyor. Fakat bu bütünlüğün oluşmasında tüm Megfrela'nın payı var, işte bu ağ sayesinde bahsettiğim durum gerçekleşiyor. Yani oluşan düşünce ve duygu bütünlüğü ile hem bu bütünlüğü iliklerimize dek algılıyor hem de sonsuz derinliğe doğru yaptığımız yolculukta yepyeni hatırlamaları yaşıyoruz."

Lotuprana cümlelerinde neden keşif yerine hatırlama kelimesini kullanıyordu? Onun yaptığı açıklamalar içinde yepyeni sorular keşfediyordum ve attığım her adım benim için onlarca dala sahip yepyeni soru ağaçlarına dönüşüyordu. Bu soru dalları da tıpkı Megfrela çimenleri gibi birbirine bağlıydı. 

"Söylediklerini algılasam da kendimi yepyeni soru ufuklarına yelken açarken buluyorum. Örneğin hatırlama kavramı... Bunu neden söylüyorsun, neden keşiften söz etmiyorsun?" Ve Megfrela'ya ilk geldiğimde Muurik ile İkulzar'a gezegenim hakkında birtakım bilgiler verirken, sen nasıl benim dahi bilmediğim gerçekleri söylüyorsun? Muurik'in dünyadan en başından itibaren haberi var mıydı?" 

Lotuprana gülümsemeye başladı. 
"Biraz önce konuştuğumuz görünmez bağ kavramının derinliklerine, ruh ve ötesine değinmeye ne dersin?" 

Kozmik (Kitap & Sesli Kitap)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin