O senin çoçuğun dedi kadın...
Adam öfke ile benim tek evladım var o da öldü kadın
Bu günü unutma ağa ellerinde kendi çoçuğun kanı var sakın unutma diye bağırdı kadın ve yumdu gözlerini.
Acımasız bir adam kendi çoçuğunu bile yok sayan kalbine zincir...
Kalbe zincir vurulur mu ? Bir ölünün arkasından tutulan yas ne zaman biter
Merhamet aslında bizi insan yapan şey vicdanımızın sağ köşesinde duran merhametin ta kendisidir. Cihangir yeni bir güne gözlerini açtı banyoya ilerledi elin yüzünü yıkadı aynadaki yansımasına baktı ve mırıldandı "ne den ben neden ben " dedi ve ekledi "bu dünyada hep iyiler kaybetti artık kaybetmeyeceğim " diye ekledi üstünü giyip hızla çıktı her zaman olduğu gibi holdinge geçti herkes korkuyla bakıyordu karşısındaki adama sert otoriter acımasız ve hataya tahammülü olmayan biriydi kimsenin gözünün yaşına bakmazdı bu yüzden ağır bir disiplin vardı çalışma alanlarında. Cihangir ağır siyah gri tonlarındaki odaya girdi masaya oturdu tam o sırada sekreteri sema hanım içeri girdi "efendim dünden beri babanız arıyor acil aramanızı bekliyor" dedi otoriter tonda " tam seme çık" dedi sekreteri yaklaşık bir yıldır bu adamın yanında ancak otoritesinden ödün verdiğin hiç görmedi lafını ikletmeden odadan çıktı
Cihangir babası yine aynı şeyleri söyleyecek beni sinirlendirecek diye geçirdi içinden dön diyordu sen ağasın dön ölenle ölünmez dön diyordu bu cihangir dahada kızdırıyordu evladının oyun oynadı avluya girmek onun kokusu olan odada uyumak çok zordu cihangir için toprağına düşkün bir adamdı ancak evladın yası daha ağırdı onun için düşünceler içinde masasın üstündeki emrenin resmin alıp baktı elleri ile okşadı öptü o sırada kapı çaldı resmi yerine bıraktı otoriter sesi ile gel komutunu verdi sekreter "efendim civan bey geldi acil görüşmek istiyormuş" dedi cihangir kaşlarını çatarak " al içeri ikide kahve getir " dedi Sekreter kendine verilen komutlara uyarak dışarı çıktı civan içeri girdiği andan cihangir " hayırdır biremın niye geldin "dedi civan " sanda merhaba abi" dedi cihangir " civannn sabrımın son hadindeyim " dedi civan ellerin kaldırarak " tam abi babam.." diye göze girdi an cihangir " hiç bi yere gelmiyorum " dedi civan " abi daha bittirmedim durum cok acil" cihangir hala kaşları çatık " acil olan ne" civan yutkundu abisin yakıp yıkacağın biliyordu bu olanları duyunca ama bunları diyecek cesareti kendinde bulamıyordu " şey abi ben anlatamam babamın kesin talimatı var uçak hazır diyarbakıra gideceğiz yarım saat sonra ve babam dedi ki eğer gelmese bir daha emrenin mezarına dahi gelmeye kalkmasın kendi karacabey aşiretine mensup değildir " dedi cihangir ilk bir saniye durdu sonra karşısındaki civana baktı civan abisin seğriyen gözüne baktı ve yutkundu cihangir ayağa kalktı sinirle masanın üstündekileri aşağı savurdu civan yerinden sıçradı "abi " diye bildi cihangir civana döndü "yür gidelim sonra hemen döneceğim" dedi
Geçen saatlerin ardından iki kardeş diyarbakıra inmişlerdi cihangir kendini sürgün ettiği memleketin havasını cekti ciğerlerine özlemişim diye mırıldandı kona heybeti kapısından içeri girdiğinde karşısında aşireti görmeyi beklemeyen cihangir babasına bakarak "hayırdır ağam " dedi babası kendine ait baş köşeyi işaret ederek " buyur ağam hoşgeldin " dedi oğlunun iması gibi cihangir yerini oturarak " sizi dinliyorum " dedi agir ağa "cihangir ağam bilirsin üç yıl önce " dedi an cihangir kükredi " ağa üç yıl öncesi yok bende " dedi ali oğlun öfkesini gördü ve söze girdi " üç yıl önce bir karar alındı oğul kaza yaptığın ailenin yetim öksüz kızı ile evleneceksin imam hazır nikah memuruda seni bundan sebep çağırdık" dedi cihangirin gözleri büyüdü " siz kafayı yediniz her helde " diye innetti ortalığı bunu üstüne ali ağa "çalışma odasına cihangir ağalar sizde oturun geliyoruz şimi" dedi cihangir kaç yaşında olduğunu hada bu aşiretin ağası benim diyecekti ki ali ağa çoktan çalışma odasın kapısına varmıştı odaya giren cihangir "baba " dedi an ali ağa"o kızın anası babası öldü şimdide ona sahip çıkan nenesi öldü üç yıl önce bunu sen yaptın şimdi ortada kalan o kız için verdiğim sözü tutacaksın sahip çıkacaksın o kıza üstüne eğerki biraz babalık hakım varsa o kıza sahip çıkacaksın o yaşlı kadına verdiğim sözü tutacaksın eğer benim oğlumsan bu aşiretin ağasıysan evleneceksin ve o kız senin karın olacak bize bir torun verecek " dedi cihangir çıkmazın içine girmişti ne yapacağını bilemez haldeydi yumdu gözlerin derince yutkundu "tam" diye bilmişti tam ama o tam yüreğini yaktı bir ölüye ihanet etmiş gibi hissetti kendini aşağı indi baş köşeye geçti nefes aldı verdi " nikah kıyılsın " dedi
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Medyadaki cihangir
Arkadaşlar yeni hikayemden destekleriniz eksik etmeyin
Sizce karakter olarak seçtiğim bay ve bayan nasıl başka biri olmalı mı sizce
