O senin çoçuğun dedi kadın...
Adam öfke ile benim tek evladım var o da öldü kadın
Bu günü unutma ağa ellerinde kendi çoçuğun kanı var sakın unutma diye bağırdı kadın ve yumdu gözlerini.
Acımasız bir adam kendi çoçuğunu bile yok sayan kalbine zincir...
Ali ağa yatağın içinde döndü durdu uyuyamamıştı civan kalkıp gitmişti hala gelmemişti hüma desen yıkık gözü yaşlı etme bav dedi etme ali ağa geceye aldırmadan kalktı yataktan geçe dört telefonu aldı eline... cihangir gecenin yarısında çalan telefona şaşkınlıkla baktı üstelik arayan babası olunca daha şaşırdı "alo baba" dedi ali ağa otoriter sesi ile " yarın aşiret toplanıyor karındaki nikah düşsün civan geçsin diye" dedi cihangir "sen ne dersin baba" dedi ali ağa "töre hükmü senin olmayışın " dedi cihangir ağır bir sessizliğe gömüldü " karına acımasın bilirim lakın civana acı el kadar sabiye acı " deyip telefonu kapatı
Sabah ışıkları amedin üstüne doğarken gece gözünü kırpmadı karacabey konağı... herkeste derin bir sessizlik hakimdi sanki ölüm sessizliği gibi hüma ali ağaya dönerek "bav bu karar ka..." dediği sırada ali ağa elini kaldırdı" kızım etme töre ne derse o olmuştur yıllardır " dedi hüma ağlayarak sofradan kalktı o sırada civan avluya girdi "ne töreymiş be " dedi ali ağa sinirle " hatsiz diye " kükredi civana dönerek "hemen çalışma odasına çık beni bekle" dedi... lokmaları boğazına dizilen ev halkı tek tek çekildi köşesine ali ağa çalışma odasına volta atıyor civan başını yere eğmiş susuyordu ali ağa" aram "dedi yutkunduk "o da talip hümaya kanımız eğer sen almasan torunum yeğenimin konağına gidecek orayı yuva bilecek hümayı karısın üstüne alacak hüma dayanamaz oğul " dedi civan duydukları ile gözlerini kocaman açtı "ne dersin sen baba" dedi ali ağa "duydun işte" dedi civan " tam kabul " dedi
Akreple yelkovan birbirini kovaladı saatler bir bir geçti ali ağa cihangirden ümidini kesti ağalar bir bir konağa geldi... aram şeytani bir sırıtışla gözleri ile avluyu taradı hümayı görememişti sinirle salona geçti ağlar sözelerini etmek için tamam olmayı bekledi siyabent ağa "bilirsiniz ortalık da dedikodu aldı başını gidiyor hüma kızın kocasın olmayışı yaşanlar nikahı aileden başka birine düşmesi gereklidir" dedi aram tebessüm sunarak " benim kabulümdür " dedi civan dişlerini sıkarak " yengem bu evden çıkamaz " dedi halim ağa "sende talip olacaksan o zaman civan ağa " dedi civan " kanım canım bir yeğenim var o bu avluda benim gibi babası gibi büyüsüsün diye kabul ağa" dedi aram civanın kabul etmeyeceğini sandı şimdi işler kızışmıştı karar hümaya sorulacak kimi seçeceğine o karar vercekti siyabent ağa " hüma kızı çağırın gelsin " dedi hüma korku ile salona girdi tüm gözler güzeliğini duyduğu kıza baktı aram sanki gözleri ile yiyecek gibi üstüne oturan diz kapağındaki siyah elbiseyi adeta gözleri ile soydu civan arama bakışı ile biten bu durum hümayı oldukça rahatsız etmiş karşısındaki adamdan korkmasına neden olmuştu siyabent ağa " hüma keçamın bilirsin aşiretimiz toplanış bir karar almıştır iki talibin vardır aram ağa ve civan ağadır beben senin için birin seçesin kızım" dedi hüma derince yutkundu " ağam benim kocam ölmüşmüdür ki siz nikahımı düşürmek istersiniz" dedi bunun üzerine tayar ağa "kocan onca vakitir adım atmaz buralara sen beben ile baş boş kalacaksın" dedi hüma " allah şükür başı boş değilim ali ağanın çatısı altındayım evlatıma dedelik bana babalık eder" dedi siyabent ağa " kızım karar belidir " dedi hüma " o vakit ikisinde seçmem baba evine dönmek isterim" dedi ali ağa " keçemın ne dersin" dedi hüma ali ağaya bakarak "kusura bakma baba" dedi siyabent ağa "kızım..." dedi sırada kapın sertçe açılması ile içeri giren heybetli adam herkesin yüreğine korku saldı "hüma çık oğlanın yanında beni bekle" dedi hüma hızlı adımlarla salonu terek etti "siz ben olmadan karar almasın ben olmadan ağanız olmadan bu ikinci saygısızlığınız sizin hadinize mi lan benim karımın nikahı " diye bağırdı adım hızlandırdı baş köşedeki yerini aldı belindeki silahı çıkardı masaya bıraktı "bana bakın allah şahidimdir heminizi tek tek vurum elim dahi titremez sizin hadinize mi lan benim karım benim çoçuğum " dedi halid ağa " ağam biz" dedi cihangir öfke ile " siz ne ağa ne " dedi siyabent ağaya dönerek " hepsinden beklerim de sen ağa sen benim babam yerindesin " dedi siybant ağa mahçup şekilde "oğul milet konuşur cihangir ağa hümayı boşamış aramaz sormaz amede ayak basmamaya yeminli " diye cihangir içinden ya sabır ya selamet çekti "ağalar ben ağınız olarak bir daha bu saygızlığı affet miyeceğim bir daha karım ben veyahut ailem için toplan olursa benden habersiz bakmam gözün yaşına şimdi dağılın" dedi gelen ağalar tek tek çıktı evden ali ağanın çıkışı ile civan mahcup şekilde baktı abisine " abi aramla evlenmesin diye dedim ben yoksa " dedi cihangir kardeşine sıkıca sarıldı " sen benim canımsın kanımsın arkamda aile mi güveneceğim tek adamsın sakın eğme başını biliyorum" dedi....
Sessiz geçen zamanın ardından aile tek tek sofraya otur hüma uyutu oğlu uyanmadan yemeğini yemek için acele ediyordu sofrada ölüm sessizliği vardı cihangir hümaya döndü "yemekten sonra odaya çık beni bekle konuşacağız" dedi ali ağa " cihangir" dedi cihangir ise "konuşacağım baba" dedi.
Hüma odada bi oyana bi bu yana dönüp duruyordu kapın çarpası ile sıçradı yerinden cihangir tok adımlarla yaklaştı hüma ya kolundan tutup tıslarcasına konuştu " gelmesem kim seçecektin" dedi hüma korkun ile yutkunduk " kimseyi seçmeyecektim" dedi cihangir bu sefere bağırarak "kimi seçecektin lan" dedi hüma bağırma demeye kalmadan bebek ağlamsı odayı sardı küçük bebek o kadar çok ağlıyordu ki hüma bebeği kucağına aldı "baba evine gitmek istedim" diye kızgınca konuştu kucağındaki bebeği pış pışlamaya devam etti cihangir sinirli çıktı odadan....
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Cihangir karakterinde değiştirdim ısrarları üstüne
Beğeni ve yorumlarınız bekliyorum ⭐️ dokunmayı unutmayın 😘
