Cihangir çıktığı odaya saatler sonra döndü karşısındaki manzaralıyı izlemek istedi küçük oğlu sıkı sıkı sarılmış annesine uyuyordu ne kadar baktı bu manzaraya bilemedi içini kaplayan huzurun adını koyamadı akıla emrenin gelişi ile her şey zifiri karanlığa döndü yeniden uyudu küçük koltuğun üstünde uyuya kaldı
Hüma ve ali asafın temsili
Sabah ilk uyanan hüma olmuştu küçük afacan yine kucağında uyuya kalmıştı kafasın kaldırdığında gördüğü suret ile çok şaşırdı sessizce oğlunu yatağa yatırdı cihangirin yanına yaklaştı "uyan" dedi cihangir " noluyor" diye seslenince hüma "sessiz ol asaf uyuyor" dedi cihangir uyku mahmuru hali ile kafasın saladı " her yanın tutulacak koltukta kalk hadi " dedi cihangir kafasını salmakla yetindi kendini yatağa bıraktı hüma tedirgince baktı ya çoçuğu ezerse diye asafın etrafına yastıkları koydu aşağı indi geçen saatin ardından asaf uyanmış yanındaki adama doğru emeklemiş yumruk yaptığı küçük elleri ile uyan adamın gösüne gösüne vuruyordu yarım yamalak azından çıkarıp seslerle bişeyler anlatmaya çalışıyordu cihangir ne olduğunu anlamdı ilk başta uyku sersemi yanındaki oğluna bakıp güldü küçük çoçuk sanki bunu beklermişçesine kahkaha atmaya başladı cihangir küçük oğlun tutup kalktı yataktan
Seni küçük yaramaz dedi sonra geri yatağa bırakıp banyoya gitti ama arkasın döner dönmez ağladı asaf cihangir tekrar döndü bekle beni geleceğim dedi karşısındaki büyük adammış gibi tekrar arkasını döndüğünde bebeğin ağlama sesi duyuldu cihangir isyen etmiş gibi tam tam gel hedi diye tekrar kucağına aldı birlikte banyoya ilerlediler küçük çoçuk cıp cıp diye sesler çıkıyor cihangir evet cıb cıbı diyor üstündekilerden bir bir kurtuldu cihangir küçük çoçuğunkilerden de kucağına aldığı oğlu ile duşa kabine girdi ama küçük çoçuk ağlamaya başladı bişeyi eksik yaptığın farkındaydı cihangir hemen işin haleti çıktı duştan küçük çoçuğu havluya sardı aynı şekilde kendi beline bağladı havlu ile çıktı duştan ama küçük çoçuk o kadar çok ağlıyordu ki cihangir korku ile kata bulunan terasa çıktı belindeki havulu ile "hüma hüma " diye bağırdı tüme ev halkı avluya doluştu karşısındaki adamı gören küçük çaplı bir şok geçiriyor civan abisin öyle görüp birde hüma diye bağırdığına şahit olunca sulatan hanıma yaklaştı "hadi yine iyisin ikinci torun geliyor " dedi sultan hanım tülbentini ağzına kapatarak " edepsiz seni" dedi hüma merdivenleri nasıl çıktığını bilemedi "ağam nedersin bizi amedin diline mi düşüreceksin" dedi cihangir "kadın sus çoçuk ağlıyor anlamdım" dedi ikili odaya girerken kıkırdaşmalar havaya gidiyordu hüma yatakta çıplak oğluna baktı cihangire döndü sanki suç işleniş gibi hisseden cihangir " duşa girecektim ağlayınca onuda bırakmadım onu da aldım yanıma suyu ayarladım ama" dedi hüma oğlunun gözlerini baktı kıp kırmızı "şampuandan gözleri yanmış " dedi
Cihangir "şey bilemedim " dedi hüma küçük oğlun susturmuş eline verdiği tavşan ile oynayan oğluna baktı cihangir "hadi üstün giy sende" dedi hüma cihangir vaziyetin yeni farkına vararak "evet evet üstüm" dedi hüma bıyık altından güldü asafı kucağına aldı aşağı indi mutafa girdiğinde aile gibi olan kadınlara baktı hüma "sabiha asafın maması azar mı " dedi kızlar kıkırdaşarak "hazır gelin ağam " dedi hüma "hayırdır kızlar " dedi kucağındaki oğlunu severken zeynep şen bi kah kaha attı hüma kızardığını hissetti sabiha asafa mamasın uzatırken "küçük ağama kardeş mi geliyor oy oy" dedi hüma ah adam sen beni rezil ettin dedi içinden kızlar baktı fatma ana bile bıyık altından gülüyordu "şey yok yani şey asafın gözün yakmış da banyo yaptırım derken susturamamış" dedi utanarak kızlar yine güldü...Sofraya oturan ev halkı küçük asafın yemeklere saldırmaları ile gülüyor elindeki salatalığı iki dişi ile gevelemeye çalışması ayrı bi komedi yaratıyor hüma çayları koymak in sofradan kalkmak istedi asafı civana doğru uzatacağı sırada "bana ver" dedi otoriter sesi ile cihangir yanında oturan adama uzatı bebeği cihangir kucağına gittiği adamla gözleri ışıladı salatalıklı ellerine inat yüzüne vuruyor herkesi bir kahkaha koyverdi civan "afferim amcam afferim" diyor bu sırada asaf azındaki salatalık artıklarını cihangirin suratına püskürdü cihangir yaşadı şokla ailesin kahkahaları ile "hüma yetiş al şu canavarı" dedi bunun üstüne asaf ağlamaya başladı cihangir gözlerin kocaman açarak "ağlama " dedi sanki karşısında koca adam varmış gibi asaf dahada ağladı cihangir gelmeyen karısı ile sinirlenmeye başladı küçük bebeği tıpıkladı "tam bebek ağlama bebek" dedi susan asafı gelen karısına verdi hızla çıktı evden arabasına bindi torpido gözündeki ıslak mendil ile yüzünü sildi geçen oğlum diyememişti bebek demişti bebek kendi kanından canından oğluna bebek demişti şirkete girdiğinde karşısında kendini karşılayan can dostuna baktı "hakan" dedi her zamanki sempatik haleri ile "dostum" dedi ikili odaya geçtiklerinde cihangir sordu "anlat bulduğun her şeyi" dedi hakan yutkundu " önce sakin ol" dedi cihangir "anlat sakinim ben " dedi "aram bi kaç kere hüma ile görmüşler" dedi o an cihangirin gözlerinden kıvılcım çıktığına yemin edebilirdi "ne ne" hakan derince nefes aldı "bi sakin ol dostum ne konuştular bilmiyoruz ama aram sürekli hümanın peşinde bide hümanın telefona atığı mesajlar var" cihangirin sol gözü adeta seyriyordu "öldürüm lan ikisinde öldürüm" dedi hakan " bi sakin ol hüma tekine bile cevap vermemiş" dedi nasıl mesajlar bunlar hakan yutkundu
"Sakinleşsen öyle devam edelim " dedi cihangir kükrercesine " nasıl mesajlar" dedi "işte gel ben seni mutlu ederim aklımdan çıkmıyorsun ölüyorum karıma sendiye kaç kere hayal etim....gibi diye mesajlar" cihangir beyninde şimşekler çakıyormuş gibi hissetti şirketen bi çıkışı vardı adeta fırtına boran arkasından bağıran hakanı duymadı bile....Beğeni ve yorumlarınız bekliyorum
⭐️ dokunmayı unutmayın
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Esir bir kuşun öyksü
RomanceO senin çoçuğun dedi kadın... Adam öfke ile benim tek evladım var o da öldü kadın Bu günü unutma ağa ellerinde kendi çoçuğun kanı var sakın unutma diye bağırdı kadın ve yumdu gözlerini. Acımasız bir adam kendi çoçuğunu bile yok sayan kalbine zincir...