*Benim için deymez -Değer.*
"Gitsek gene iyi kaçıyoruz. "dedi Sinan nefretle.
"Kalmamız gerekiyordu ama. "dedim derin nefes alarak.Elimi ceketinin cebine atınca katı bişey hissedip aldım nottu. ..
"Oku." dedi Ömer.
Her şeyin bittiğini mi zannediyorsun prenses...
Herkes herşey sustu hayatınızda tümsek kalmadığını mı ?
Virajı geçtiğini mi zannediyorsun?
Tehlike geçtiğini mi?
Alevlerin söndüğünü mü?
Ateşi rüzgâr arttırır yağmur söndürür.
Ama o alev sönmedi prenses.
Geçici bir hafıza kaybı insana neler yaptırır bilir misin "bil"
Sizin savaşınız daha yeni başlıyor..."Hafızasını mı kaybetmiş bu gerizekalı ?"dedi Ömer nefretle.
"Belkide ."dedim bilmiyorken.
"Savaş mı?" dedi Rüzgar sakince . Karakolun dış kapısında beliren Kıvanç'a baktım bana göz kırpıp yanıma geldi .
"Yağmur ne dersin hamburger yemeğe gitsek mi?" dedi heyecanla .
"Ya yürü git işine dedi Rüzgar sinirle.
"Ben zaten işmin yanındayım." dedi saçımı kulağımın arkasına iterek.Rüzgar sinirle Kıvanç İn boğazına yapışmıştı ve benim kulaklarımı sağır eden o cümleyi kurdu.
"Yürü git buradan yok seni öldüreceğim."
"Tehdit ha . (!)"dedi ukalaca Kıvanç
"Tehdit değil yapacağımı söylüyorum. "Kahretsin çok ciddi konuşuyordu yere diz çekmem ve ağzımı kapatıp ağlamam bir oldu.
"Yağmur özür dilerim, çok özür dil-"Rüzgar acı içinde konuşurken bağırmam bir oldu.
"Dokunma bana."
"Yağmur ."dedi gözlerime bakıp yalvarır gibi, yanıma diz çökmüştü.
"Seni polise şikayet edeceğim. "dedi Kıvanç öfkeyle.
"Babana soyle . (!)"dedi öfkeyle Ömer.
"Onu öldürecektin. "dedim acı içinde.
"Yapmayacaktım bir anda ağzımdan çıktı. "dedi yalvarırca.
"Rüzgar DOĞAN sorguya."dedi kapıdaki polis.Teslim olur gibi yanımdan acı gözlerle ayrıldı ela tonu akıp sel olacaktı resmen ama acı çekiyordu aklı bendeydi.
(2 Saat Sonra)
"Nerede ?"dedim karakola yürürken.
"Halâ icerde avukatını bekliyor."dedi Ömer sinirle.
"Geliyorum iki dakikaya ."dedim nefes nefese.Ve kapıda görüş alanıma Kıvanç ve kızaran boynu girdi.
"Kıvanç." dedim sessizce, bana sahte bir gülümseme atınca ikna olmıycak demiştim içimden ama pes etmeyecektir her şey Rüzgar içindi. Boynuna hafifçe dokundum ve sonra dudaklarımı aralayıp ikna etmeye çalıştım.
"İyi misin?"dedim zorla gülümseyerek.
"Şimdilik iyiyim."
"Yaptığın çocuklardı sokacaksına bir tehtid için şikayet etmen çocukça ."dedim ikna etmeye çalışarak.
"Boynuma dokunman beni ikna etmeye çalışman şimdi anlaşıldı. "dedi ukalaca.
"Şikayetini geri çek yoksa ben de seni tehtid ederim," mavi gözleri büyüyünce ufak bir gülümseme attıp, "beni okulda taciz ettiğini ve zorla konuştuğunu polise anlatırım ve sende zor durumda kalıp avukatını çağırttırırsın ofiste o zaman her şey resmiyete dökülür okul hayatın geleceğin yanar ve zor durumda kalan sadece Rüzgar değil sende olursun bir dakikan var." dedim ve geri sayıma başladım gözünün önünde. "59, 58, 57, 56, 55..." hızla binaya girdi ve iki dakika sonra görüşürüz alanıma Rüzgar girdi mahvolmuş bir şekilde bana bakıyordu bende bahçeye girip Ömerlerin arasında yerimi aldım .
"Özür dilerim," dedi Rüzgar solgun sesiyle, "Beni öyle gormemeliydin ."
"Asıl ben özür dilerim." dedim mahcup ses tonumla.
"Nasıl oldu nasıl geri çekti şikayetini. "
"Valla biz bir saattir konuştuk ikna olmadı ."dedi ve bana döndü Sinan.
"Beni siz eğittiniz."dedim zorla gülümseyerek.
"Bidaha sakın benim için bile olsa o pislik herifle konuşma. (!) deymez. "dedi öfkeyle. Sakince ve benim bile aklımın alamayacağı o cümleyi kurdum "Değer. "
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MESAFE
RomanceYağmur aslında sadece Fransa da yaşamını sürdüren herkes gibi yaşayıp giden mutlu bir aile kızıydı fakat o okula başlayıp yeni arkadaşlar edilene kadar Yağmur kendi hayatını ve anneyle babasının hayatını da tehlikeye atmıştı ama artık geri dönüşü yo...