V FOR MOONRISE • Kim Taehyung

29-V for (LOVE)

Yirmi dokuzuncu bölüme hoş geldiniz, içimden geldi yazdım. Bu aralar dinlediğim şarkılar çok fazla ilham veriyor, belki de ders çalışmaktan kaçmak için kıçımdan uyduruyordumdur bilemedim. Beğenmeniz dileğimle.

#myboysiziseviyorumkth

28.BÖLÜM SONU

"Bilmiyorsun, seni salak. Hiçbir şey bilmiyorsun."

Aynı Yoongi gibi hafifçe eğildim, yüzü yüzüme bu denli yakınken ifadelerimi düzgünce analiz etmeliydi, öyle değil mi?

Peki ya şu an yüzümden okunan duygular neydi?

Alay?

Kızgınlık?

Hayal kırıklığı?

Hüzün.

Kuruyan dudaklarımı sinirle ıslattıktan sonra alaycı ifademi süsleyen kışkırtıcı gülüşüm dudaklarımda yerini alırken dudaklarımı araladım ve Yoongi'nin yıkılmaz ifadesini yerle bir eden sözleri dillendirdim kısık bir sesle.

"Taehyung'un şizofren olduğunu öğrenmem, gibi mi?"

29(love)

-aşk-

On dakika önce sipariş verdiğim sıcak kahvemi yudumladıktan hemen sonra göz ucuyla karşımda oturan gergin bedeni kontrol ettim, ani çıkışımla şaşkınlığa uğrasa da kısa sürede kendini toparlayabilmişti.

Aşağı yukarı 15 dakikadır suskunluğunu koruyordu ve bu 15 dakika adeta 15 seneye dönüşmüş gibiydi, her an sessizliği bozabilirdi ve beni soru yağmurunda şemsiyesiz bırakabilirdi.

İlk hamleyi elbetteki ben yapmış bulunmaktaydım, soracağı soruları az çok tahmin edebilme kabiliyetiyle doğmuştum, teşekkürler Tanrım.

"Seni bozduğum için alındın mı Min Yoongi-shi?"

Yoongi ters bir biçimde bakışlarını üzerimde topladıktan sonra sertçe öksürdü, bedenini benden olabildiğince uzaklaştırıp geriye atmış olduğunu yeni fark ettiği küçük bir detay gibi görüp vücudunu öne kaydırdı.

"Şaşırmam sence de çok normal değil mi? Madem biliyordun neden bir şey söylemedin? Bir aptal gibi karşında konuşulunca hoşuna mı gidiyor? Egonu mu tatmin ediyorsun-"

"İncinsin istemedim..."

Dedim devamı gelecek cümlemi yarıda kesip, Yoongi ise ağzına tıkanan laflarla dudaklarını birbirini bastırıp sırtını oturduğu sandalyeye yasladı. Fırsattan istifade cümlemi tamamlayabilmiştim.

"...Taehyung bildiğimi öğrenirse kötü hissederdi muhtemelen, benden saklamak için dört takla attı ama fazla şüpheli olunca..."

Yoongi anlayışla başını salladı.

"Ne zamandan beri biliyordun? O gün inanmış gibi duruyordun."

Bahsettiği günün Taehyung'un bana yaptığı itirafı örtmek için kullandığı şaka günü olduğunu fark etmem uzun sürmemişti, ellerimi kahve kupasına götürüp bir yudum daha aldım.

"O gün inanmıştım zaten, sorun daha sonrasındaydı. Yerine oturmayan birkaç şey vardı sonra da telefonumdaki silinen mesajları tekrar yüklediğimde... Bir şeyler oturmaya başlamıştı, diyelim."

Dediğimde Yoongi endişeyle kasılan yüzünü saklama gereği duymadan kaşlarını çattı.

"Şimdi ne yapacaksın?"