On ikinci bölüme hoj geldiniz, sizleri seven myboykth-niz...
#myboyduygusalkth
11.BÖLÜM SONU
Hoseok'a ağladığımı göstermemiştim çoğu zaman, saklardım genellikle yaşlarımı. Çünkü biliyordum, ben ağladığımda o da üzülüyordu. Bu yüzden çoğu zaman Jimin ile dertleşir ve onun yanında ağlardım.
Bugün gibi.
İnsanları anlamak gün geçtikçe güçleşiyordu, neden insanlar yaşadıkları acıları sembolleştirip nesnelleştirme taraftarıydı?
Yapmaları gereken tek şey unutmaktı.
Taehyung ise her gün hatırlamak istercesine kendi cenazesine geliyordu, her gün ölüyordu.
İşte tam da bu noktada yollarımız ayrılıyordu.
Bense yıllar önce ölmüştüm.
Aramızdaki fark buydu.
12(CLOSING)
-kapanış-
Omzundan düşen çantamın kolunu tekrardan omzuma atmıştım, bugün 2 blok derse girmiştim ve çileden çıkmıştım. Blok ders, hem de art arda...
Beynimin daha fazla bilgiye ihtiyacı olduğunu düşünmüyordum, yeteri kadar dolu olan kafamı sağa sola salladığım taktirde kulaklarımdan akacak bilgi sızıntısının kaçınılmaz olduğunun farkındalığı ile düz yolda ilerlemeye başladım, elbette kafamı oynatmıyordum.
Ne olur ne olmaz, belki de gerçekten bu anlamsız bilgiler kulaklarımdan akabilirdi.
Keşke, o an keşke bu bilgiler yerine zihnimden daha farklı şeylerin akıp gitmesini diledim. Keşke silmem gereken anılar terk etseydi bedenimi, zihnimi.
Keşke.
Hoseok bugün evdeydi, mucizevi bir biçimde hazırladığı ders programı sayesinde kıçını devirip evde yatabiliyordu. Bense okul köşelerinde sürünüyordum, keşke benim programımı da o yapsaydı dediğim günlerden biriydi bugün.
Düz yolda kaldırımın kenarında ilerlemeye başladımda düz ve istikrarlı adımlarımı attığım sırada yaptığım şeyin çocukça olduğunu fark edip vazgeçtim, yaklaşık beş dakikadır yerdeki kaldırımı seyreden başımı kaldırdığımda 10 metre ileride beni izleyen bir bedeni fark ettim.
Görüş alanıma öyle bir girmişti ki, görmemek elde değildi.
Sanki onu fark etmem için orada öylece duruyordu.
Bakışlarımı bedeni hariç her yerde gezdirdikten sonra karşı kaldırıma geçtim, yanından geçmek bile cehennem azabına eşti, tedirginlik ve gerginlikle gözlerimi kaçamak bakışlara teslim ettim. Benden beklenmeyecek bir merak ve ilgiydi, benim için şaşırtıcıydı.
Fakat ilginç olan kısım onun da benimle birlikte karşıya geçmiş olmasıydı, önümden yavaş adımlarla ilerlemeye başladığında anlamsız bir tebessüm dudaklarıma yayıldı, neden böyle yapmıştı ki?
Merakla arkamı dönüp yürümeye başladığımda beklentilerimin aksine korkak biri gibi davranmıştı. Tam karşıma geçip neden burada olduğunu açıklamasını beklerken istikametini değiştirmeden aşağıya doğru yürümeye devam etti, bense yukarı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
V FOR MOONRISE • Kim Taehyung
Fiksi PenggemarYazar notu: En az Taehyung'un sesi kadar derin bir hikaye. Okuyucu yaş sınırlaması +16 "Öldüğüm gün üç defa doğdum. Biri şeytandı, ikincisi bendim ve üçüncüsü sendin. " BAŞLAMA TARİHİ: 09.08.2020 BİTİŞ TARİHİ: (?) myboykth tarafından yazılmıştır.