V FOR MOONRISE • Kim Taehyung

34-V for (LATE)

"Merhaba VFM okuyucuları, şerefsiz myboykth geri geldi sdlaa bu bölümü geçiş bölümü olarak görün. Diğer bölümde pek güzel şeyler olmayacak :)"

#myboykaosistiyorumkth

33. BÖLÜM SONU

"Halinden çok iyi anlıyorum kardeşim, biz de bu yollardan geçtik."

Bu sözün ardından Jimin yerinde kıpırdanmıştı, sanki ettiği laflar kıçındaki yarayı tekrardan hatırlatmış gibiydi. Taehyung da başını sallayıp tıpkı Jimin gibi oturduğu yerde kıpırdanınca gülmeye başladım.

"Bir de Anti Mirae grubu kurun tam olsun."

Dediğimde Jimin anında onaylamıştı. Hepsi bir ağızdan gülmeye başlarken Jungkook arada kindar bakışlarını bana sunmaktan vaz geçmiyordu, bu esnada kapı çalmıştı. Chaerin Taehyung'a dönüp;

"Yoongi mi gelecekti bugün? Sabah dersi yok muydu?"

Dediğinde Taehyung bilmediğini söyleyip ayağa kalkmıştı. Ben ise reçelli ekmeğimi yemekle meşguldüm. Kapıyı açmış olmalılardı ki yaklaşan poşet sesleri bu fikrimi doğrular nitelikteydi. Sonunda mutfağın önüne gelen iki bedenle yediğim reçelli ekmek boğazıma takılmıştı.

"Günaydın millet, sabah dersim yoktu ben de pastaneye gidip birkaç şey aldım."

Gözlerimin takılı kaldığı bedene bakmaya devam ederken Jimin ile Jungkook'un tepkimi ölçmek için bana baktığına emindim.

En sonunda Jungkook konuşmuştu.

"Hoşgeldin Seolna."

Hiç de hoş gelmedin Seolna, hem de hiç.

34(late)

-geç kalmak-

"Şunu tutar mısın?"

Başımı sola çevirip bana seslenip elinde tuttuğu bardağı işaret eden bedene kaçamak bir bakış attım, başımı olumlu anlamda sallayıp eliyle temas kurmamak için dikkatle bardağı tabanından kavrayıp masaya ters bir biçimde yerleştirdim.

Bu tavrımla birlikte kaşlarını çatan beden gözlerini yüzümde gezdirdi, bakışlarının keskinliğini hissedebilsem bile umurumda olan şey onun aptal egosunun önünde diz çöken duyguları değildi. Burada Jimin için duruyordum, varlığımın umut dolu fikirlerine delil olarak göstermesini istemiyordum zihninde.

Buradaydım fakat hiç olmadığım kadar yoktum, nefes alıyordum fakat aldığım nefesin bile ücretini ödeyip bedelini ödüyormuşum gibi bir atmosferdeydim; olmak istemediğim bir yerdi fakat tezatlık burada başlıyor olacak ki olmak istediğim yerin ta kendisi onun kalbiydi.

Jimin elini önümde salladığında başımı ona çevirdim, zorla gülümsediğimde o da aynı biçimde karşılık vermişti. İki gündür burada kalıyordu, sadece bir gece kalmıştım burada. Kaldığım günün sabahında karşılaştığım Seolna ile bazı şeyleri kafamda oturtmuştum.

Taehyung ne olursa olsun beni  hayatında istemiyordu, sevip sevmediğinden emin değildim fakat hayatına alacağı kişileri cımbızla seçtiğinden adım kadar emindim.