EPİLEPSİ

Karanlık

Merhaba ^-^ Ben geldim! Yeni evden yazıyorum B| İyi okumalar sadık ve kaçık okuyucularım!

Ilgaz bazı şeyleri kafasında netleştirmeye çalışıyordu, iki kabile düşman konumundan dost konumuna mı geçmişti? Ölümcül ve Sessizlik dost mu olmuşlardı? Aklı ikidebir Azra'ya gidiyordu, arkadaşı için çok endişeleniyordu çünkü dünden beri aralıksız uyuyordu.

Koltukta yan oturduğundan bacakları koltuğun kolunda sarkıyordu, ama uzun olmadıklarından yere yakın değillerdi.

Kitabına kaldığı yerden devam edecekken ona doğru yaklaşan ayak sesleri kızı engelledi. Gözlerini kitaptan kaldırdığında Bora'nın kalın bir hırkaya sarındığını gördü. Dişleri birbirine çarpıyordu.

Ilgaz hemen toparlandı, her an bayılacakmış gibi duran Bora'ya döndü:

"Bora iyi misin?" diye sordu telaşla.

"Çok," dedi kollarını bedenine sararken. "Çok üşüyorum."

Ilgaz Bora'nın kriz geçireceğini anlayınca hemen koluna girdi ve odasına götürdü, Bora tüm gücünü Ilgaz'a verdiği için Ilgaz'ın ezilme tehlikesi bile vardı.

Yatağın kenarına gelince Ilgaz Bora'yı yatağına yatırdı.

"Ne yapacağım ben?" dedi dudağını dişlerken. Bora'nın kriz geçireceğini hiç tahmin etmezdi çünkü Bora onun gözünde en güçlüydü, ona bir şey olamazdı.

Bora zar zor nefes alıyordu, Ilgaz Bora'nın alnında ter damlacılarının biriktiğini gördü, çok mu acı çekiyordu?

"Çok üşüyorum," dedi zorlukla çıkarabildiği sesiyle.

Ilgaz ateşine bakmak için Bora'ya doğru eğildi. Bir insanım ateşine eliyle dokunarak bakamadığından dudaklarını alnına götürdü, ateşi yoktu. Bu bir bakıma iyiydi.

Etrafındaki bitkilere baktı, toprağı kullanabilirdi ama Bora onu "Son krizimde senin de enerjini aldığım için toprak işe yaramaz," diyerek durdurdu.

Ilgaz Bora'nın yanına oturdu, masanın üzerinde bulduğu mendille alnındaki ter damlacıklarını silerken.

"Ne yapacağım Bora, çok kötü görünüyorsun?"

Bora yarı kapalı gözlerini Ilgaz'a dikerek "Belki kanımda dolaşan enerjinin bir kısmı sana ait olduğu için bana iyi gelebilirsin," dedi. "Sana ihtiyacım var."

Ilgaz yutkundu. Peki onun için ne yapabilirdi? Sadece yanında durmak yeterli olur muydu?

"Bora iyi misin?"

Ceren'in solmuş yüzü kapıdan içeri girerken yatağa oturdu. Bora'nın elini tuttu, "Kriz geçirecek," dedi fısıldayarak Ilgaz'a.

Ilgaz başını salladı. "Bana ihtiyacı olduğunu söylüyor ama ona nasıl yardımcı olacağımı bilmiyorum."

Ceren Ilgaz'a garip bir ifadeyle baktı ve "O seni değil de herhangi birine ihtiyacı olduğunu söylemek istemiş olabilir," dedi. "İzin ver ona yardımcı olayım."

Ilgaz Bora'nın başucundan kalktı ve Ceren'in oturmasına izin verdi.

Ceren Bora'nın yanına uzandı ve Bora'nın kendisine sarılmasını sağladı.

Ilgaz odadan çıktı, ölü gibiydi. Bora onun ilk krizinde yanında olmuştu ama o, Bora'yı düşman olarak gördüğü Ceren'le yalnız bırakmıştı. Kendi asla affetmeyecekti.

Bora'nın nefes alışverişlerinde hızlanma olduğunu duyumsadı, kan akışı da doğru orantılı olarak artıyordu. Kriz geçirmeye başlamıştı.