"Güven"

4.5K 567 411
                                    

Taehyung hızla ilerlerken bende peşinden gitmeye devam ettim. Bana hiçbir ruha güvenmemem gerektiğini söylediğinde korkmuştum. Çünkü bu, onlara da güvenmemem gerektiğini gösteriyordu. Fakat ben, Taehyung'un bana kendimi nasıl koruyacağımı öğreteceğini duyar duymaz ona güvenmiştim.

"N-nereye gidiyoruz?" dediğimde Taehyung bir an olsun yavaşlamadı. Yetişmek için tekrar koşmak istedim fakat yine beni kendine çeker diye korkup koşmadım.

Taehyung durduğunda bende durdum. İki katlı bir evin önündeydik fakat ev oldukça eskiydi. Her an yıkılacakmış gibi görünen bu eve, Taehyung hiç düşünmeden girdi. Oldukça korkutucu duran bu eve girmek için birkaç saniye beklemek zorunda kaldım. Ona güvenmememi söyleyip beni bu korkunç eve mi sokuyordu yani?

Kapı hala ardına kadar açıktı. İçerisi o kadar karanlıktı ki, hiçbir şey görünmüyordu.

Ben girmeyince birkaç dakika sonra Taehyung çıktı evden. Ellerini ön cebine sokup yavaşça nefesini üfledi. Gözleri bile neden hala girmediğimi sorguluyordu.

"Burada hala ne bok yiyorsun?"

Onun gözlerinin içine çok bakamadım. Gözlerimi eve sabitleyerek konuştum.

"K-kimseye güvenmemem gerektiğini söylemiştin." dediğimde Taehyung dudağının kenarıyla güldü. Saçlarını havalı bir şekilde geriye atıp omzuma vurdu.

"Çabuk öğreniyorsun, sevdim." dedikten sonra yanımdan geçip tekrar sokağa çıktı. Onun havalı yürüyüşünü izlerken hafifçe gülümsedim. Nedense onun tarafından bana iyi bir şey söylenmesi beni rahatlatmıştı.

Sonra etrafa bakındım. Köşelerde beni izleyen gözler olduğunu fark edince yüzümdeki gülümseme kayboldu. Beni izleyen gözlerin yavaş yavaş bana yaklaşmaya başladıklarını fark ettiğimde Taehyung'a doğru koşmaya başladım. Arkamda fısıldaşmalar ve ayak sesleri duydukça koştum. Taehyung'un ne ara bu kadar uzaklaştığını anlamasam da, korku beni daha hızlı biri yapmıştı.

Hızla koştum. Bir çocuğun korktuğunda annesini görüp ona sığınması gibi, Taehyung'un koluna yapıştım. Taehyung şaşırarak bana dönerken, ben nefes nefese kalmış bir şekilde arkama bakıyordum.

"Biri... Birileri vardı. B-bana doğru... Geldiler."

Nefes nefese söylediğim bu cümle, Taehyung'u hiç ilgilendiriyormuş gibi durmuyordu. Bana düz bir şekilde bakıp kolunu hızla çekti. Ellerim bir anda boşluğa düşerken Taehyung kolundaki tozu silkeler gibi, dokunduğum yeri temizledi.

"Bana dokunabileceğini kim söyledi?"

Ellerimi indirip gözlerimi kırpıştırdım. Bu cevabı beklemediğim için ne diyeceğimi bilemedim.

"Ama..." diyeceğim sırada beni tek bir el hareketiyle susturdu.

"Sana sadece nasıl hayatta kalacağını öğreteceğimi söyledim. Ben sığınma evi değilim."

Sonra beni bileğimden yakalayıp hızla arkamı döndürdü. Arkada toplaşmış kalabalığı gördüğümde korkuyla bir adım geriye attım. Şu an hepsi beni mi öldürmek istiyordu?

Kalabalık bize doğru yaklaşmaya başladığında istemsizce geriye doğru adımlar atıyordu ayaklarım. Fakat daha fazlasına bileğimi tutan Taehyung izin vermedi. Beni kaçmamam için sıkıca tuttuğunda nefesim düzensizleşti. Hızla nefes alıp verdiğimde korku tüm bedenimi ele geçirmiş gibiydi.

"Bu yeni gelen." dedikten sonra hızla beni öne doğru çekti.

"Her yeni gelene yaptığım gibi ona da kendisini korumayı öğreteceğim. O benimleyken, kimse beni yoracak bir hareket yapmasın."

KOMA -TAEJİN- Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin