41. Bölüm

7.6K 449 5
                                    

             İki can dostu uzun süredir yapamadıkları şeyi yapmış, başbaşa her zaman ki sığınakları olan balıkçı lokantasın da soluğu almıştı.

      Uzun süredir başbaşa kalıp dertleşemiyorlardı.
Aslında her zaman, yanlarında Çağan da olurdu ama o Asyanın yanından bir türlü ayrılamadığı için bu gün onlara katılamamıştı.

Bu olay Aras'ın canını sıksa da, Emir den gelen tehditler yüzünden pek ses çıkaramıyordu.

Uzun ve stresli geçen olaylar zincirinin sonuna ulaşmak üzereydiler ve bu Aras ve diğerlerini çok yormuştu.

Aras ve Emir' in endişelerini arkadaşları haklı görselerde, onlarında kendilerine vakit ayırmaları ve kafa dağıtmaları gerektiğini düşünüyorlardı.

Emir ve Aras bir an olsun Elif'in yanından ayrılmıyordu.

Bu yaşadıkları gerilim haricinde birde Aras'ın, Elif'in hamileliği yüzünden olan gerginliği de vardı.
Aras , Elif'in hamile olduğunu öğrendiğinden beri, Elif ve bebeğine zarar gelecek endişesi ile yaşıyordu.

Anıl , Elif'in hamile olduğunu öğrendiklerinden beri arkadaşının panik bir şekilde etrafta dolaşmasını ve başta Elif olmak üzere herkesi germesini gülerek seyrederken , bir taraftan da özellikle kızlara sabır diliyordu.
Çünkü Anıl bile çocukluğundan beri tanıdığı can dostunu tanıyamaz hale gelmişti.

Elif'in yanından bir dakika ayrılmıyor, yediğine , giydiğine, oturmasına,kalkmasına , anlayacağınız her şeyine karışıyordu.

Tabi ki bu da Elif'i çok geriyordu ama Aras' ı kırmamak için ses çıkarmıyordu.
Aras sevdiği kadına yardımcı olmaya çalışırken aslında Elif'i daha çok geriyordu.

Sonunda Emir bile Aras'ın bu hallerinden bunalmış ve Anıl'a,

" Anıl al şu sonradan görme arkadaşını nereye götüreceksen götür. Kardeşimin hatırı olmasa bir temiz sopayı hak ediyor. Yesin içsin Elif'e dua etsin. "

Sonra Aras'a dönerek söylendi.

" Ya adam.... Dünyada ilk defa senin mi çocuğun olacak ? Bu ne görgüsüzlük , sanki adam dünyada hiç olmayan bir şey icat etti. Lan oğlum doğacak çocuk benimde yiğenim olacak ama sayende sevinemedik bile .."

" Abi ne yapayım sende Elif'e bir şey söylemiyorsun . Hep bana yükleniyorsun. Üşütüp hasta olacak diye şey etmiştim ben onu.."

" Aras bak canımı sıkma bu havada kışlık mont ve bere giyildiği nerede görülmüş ? Hem diğer kızlarla alıp veremediğin ne senin ?"

Aras ,Emir'in son sözü ile birden hindi gibi kabardı.
Bu konu genç adamın bam teli idi.

" Diğer kızlar değil Emir , senin süpürgeli cadın ile alıp veremediğim var... Neymiş efendim benden önce o varmış. Nefes'e söyle sevgilimi bana karşı doldurmasın.."

Emir , bu adamla başa çıkamayacağını anlamıştı.
En iyi çare biraz başlarını dinlemeleriydi.
İçinden Allahtan sabır diledi ve Anıl'a döndü.

" Anıl şaka yapmıyorum, hepimiz çok gerginiz ve bunu körüklemeyelim. Sen Aras'ı al, hem o hemde biz biraz soluklanalım."

Anıl'ın cevap vermesine fırsat vermeden Aras araya girdi.

" Tamam Emir bu akşam gidiyorum ama bir şartla..."

Emir tek kaşını kaldırıp Aras' a baktı.

"Ne şartıymış o ?"

Aras sanki çok önemli bir ihaleyle ilgili konuşan bir iş adamı edası ile cevapladı.

" Ya saat başı ararım yada Elif ilaçlarını ve sütünü içtiğinde sen haber verirsin.."

Adını Sonra Koydum(Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin