Hazan Zamanı

Risk

Günler günler sonra,
Serkan yeni evinin telefonundan arandığında yeni işinin başındaydı. Yeni açacağı fabrikanın inşası ile uğraşıyordu. Telefondakinin Eylül olacağını düşünüp keyifle açtı...

Serkan: Eylül.. güzelim

Kadın : ağam ben Melek, hanımım kendini kötü hissediyordu, sancıları başladı, hastaneye götürüyoruz, bir şey olursa bana haber ver dediğiniz için aradım

Serkan haberi alır almaz işi gücü bırakıp hastaneye koştu, doğumhanenin önünde beklemeye başladı... bu sırada yolda konağa haber verdiği için Songül ve Sultan da gelmişti...

Songül : ağam Eylül nasıl? Bebek nasıl? Doğdu mu?

Serkan: yok daha doğmadı... iyilerdir herhalde, ben de göremedim henüz.

Sultan : iyidir iyi... kendi kafasına eseni yaptı da bu günlere kadar taşıyabildi çocuğu, bundan sonra mı beceremeyecek?

Songül : aslında anam hiç gelmeyecekti ama zorla getirdim...

Serkan: neden gelmeyecektin ki ana?

Sultan : neden gelmek isteyeyim ki? Siz demediniz mi kız olacak diye? Neden merak edeyim?

Serkan gülümsedi...

Serkan : Gül nerde? Onu Cemre ile yalnız mı bıraktınız yoksa?

Songül : yok ağam ben tembihledim, konaktakiler ilgileniyor Gül ile. Zaten Eylül ile bebeğin iyi olduğunu bir göreyim, hemen dönecem konağa...

Serkan başını salladı...

Sonunda bir hemşire çıktı içeriden. Serkan da telaşla yanına gitti...

Hemşire : Eylül hanım zor bir doğum geçirdi, bir süre hastenede kalması gerekecek...

Serkan: nasıl yani? İyi ama değil mi? Kötü bir şey yok değil mi?

Hemşire : iyi iyi, merak etmeyin...

Songül : peki bebek? O nasıl? Görebilir miyiz?

Hemşire : bebek gayet sağlıklı... o konuda endişeniz olmasın

Serkan: oh çok şükür... peki karımı görebilir miyim?

Hemşire : birazdan normal odaya alınacak, o zaman doktorlar size daha detaylı bilgi verebilir, benim bilgim yok ne yazık ki...

Serkan üzgün bir şekilde kafasını sallar. Eylül'ün durumdan dolayı oğlunun doğmasına bir türlü sevinememişti bile...

Songül : peki bebeği? Bebeği görebilir miyiz? Onu görelim bari

Hemşire : tabii ki, birazdan görebilirsiniz

Serkan tepkisiz şekilde oturup etrafa bakan annesinin yanına gider...

Serkan: ana... çok sessizsin

Sultan: dua ediyorum oğlum... şuncacık bebe bari anasız kalmasın diye dua ediyorum...

Serkan gülümsedi...

Serkan: e gel hayde, gel de oğlumu gör

Sultan : oğlun mu? Ama sen kız olacak demiştin oğul...

Serkan: seni kandırdım be ana, benim oğlum oldu... gel hayde, gel de beraber bakalım

Sultan neşeli neşeli kalkıp Serkandan bile hızlı yürümeye başladı...

Sultan : Allahım sana şükürler olsun, şükürler olsun yarabbim! Dualarımı kabul ettin Allahım! Sana binlerce kez şükür!

Herkes odanın önüne doluşmuş bebeği inceliyordu...

Sultan : maşallah, maşallah... kocaman, sağlıklı bir oğlan... ailemize, soyumuza yaraşır bir oğlan olsun inşallah

Songül : Allah analı babalı büyütsün ağam...

Serkan: sağol Songül... Eylül de iyi olur inşallah

Songül : olacak, olacak tabii ki ağam... sen hiç meraklanma... hem sen sevin, baksana çok da sağlıklı bir oğlun oldu

Serkan : evet ama...

Sultan : Songül haklı oğul... bence bebeği konağa götürelim, orda gözümüz gibi bakarız

Serkan: bundan hiç şüphem yok ana, ama eminim ki Eylül hastaneden hemen çıkamayacak

Sultanın suratı düştü...

Sultan : yani bebek de çıkamayacak...anladım...

Serkan: evet...

Sultan : aman... yeni gelinler de pek nazlı

Serkan da Sultan da gülmüştü...

Sultan : bence hastaneden çıkar çıkmaz konağa dönmelisiniz, konakta bebekle biz de ilgileniriz, Eylül de orada iyi olur

Serkan : Cemre oradayken oğlumu oraya getirmem ana, bu mümkün değil

Songül : ağam, ama Cemre son günlerde çok sakin, ne Eylül'e ne de bebeğe bir zararı dokunacağını sanmıyorum. O bu günlerde kendi halinde, çok sakin...

Serkan: sorun da orada ya zaten, Cemre gerçekten çok ama çok sakin. Bu normal değil Songül... o kadar zor zamanlar geçiren, tedavisi bitmeden klinikten kaçan biri bu kadar kolay iyileşemez. Ne yani, evde iki ilaç kullandı ve her şey bitti mi? Cemre iyileşti mi tamamen? Ben buna inanmıyorum, bu kadar kolay olamaz. Ben o konağa geri dönmem, oğlumu da karımı da tehlikeye atamam...

Songül : belki de haklısındır ağam... ama bence artık onun düşündüğü sen değilsin... Eylül de değil...

Serkan: riske atamam... emin olmadan olmaz...

Songül kafasını salladı... Serkan bir de olanları bilseydi... işte o zaman her şey çok kötü olurdu...

Günün üçüncü ve son bölümü 🙈