Yalın - Deva Bize Sevişler
İyi Okumalar.
*
19. BÖLÜM: "İçteki Çocuk."
İhtiyacım var sana. Her şeyden, herkesten çok.
Çivisi çıkmış şu dünyada, en çok sana ihtiyacım var.
Gözlerimin önünde herkes hayatını yaşıyor, ben ise öylece seyrediyordum. Nasıl? diyordum. Nasıl böyle mutlu olabiliyorlar? diye soruyordum kendime. Şimdi ise bak diyordum. Bak, artık sen de mutlusun.
Gözlerimin içine bakarak söyledikleriydi beni mutlu eden. Dudakları arasından çıkan kelimeler; artık kimsenin nasıl mutlu olabildiğini sorgulattırmıyordu bana. Bazen bir bakış, bazen ise bir çift söz yetiyormuş mutlu olmaya.
'İçimdeki çocuğun anlatacağı o kadar çok şey var ki, sıkıldı artık susmaktan. Madem seninki de konuşmayı bu kadar çok istiyor, bırakalım konuşsunlar, anlasınlar birbirlerini,' demişti bana.
Bir kez daha umut yeşerticilerini üzerime salmıştı, fakat bu sefer kendi de farkındaydı bunun. Kendi istediği de buydu.
Onun odasında, ellerimin arasındaki o fotoğraf karesine bakarken yakalanmıştım ona. Onu bir başkasına, zamanında sevgilisi olan bir kadına öyle bakarken gördüğümde, canımın yanmasına engel olamamıştım. Öyle ki, dilimden düşen kelimelere de engel olamamıştım.
İlk kez; engel olamadığım bir şey sonucunda güzel şeyler oluyordu. Meğerse engel olmak istediklerimizin sonucunda da güzellikler oluyormuş da biz bunu göremiyormuşuz.
Sahi, ben görmüştüm değil mi?
Evet, görmüştüm. Sonucunda ise; o da beni görmüştü. Mutluydum, çünkü mutlu olacaktık.
Söyledikleri sadece bunlarla sınırlı kalmamış, devamını da getirmişti. Nesrin, demişti. Sen beni bırakmazsın değil mi? Gitmezsin... Kalbim ağzımda atarken ellerini avuçlarımın içine hapsetmiştim. Sıcaklığını hissetmiş, aldığım huzurla birlikte derin bir nefes almıştım. O an utanç duygusunu içimde yok etmiş, sadece yaşadığımız an'a odaklanmıştım.
"Asla, bu elleri asla bırakmam, bırakamam. Sen benim bu dünyadaki nedenimsin. Nedeni olmayan bir insan nasıl yaşayabilir ki? Yaşayamam sensiz artık, nefesim kesilir," diyerek, yangınların altında kalmış yüreğine su serpmiştim. Büyük cesaretle dile getirdiğim sözcükler ise beni hafifletmişti. Artık içimdekileri biliyordu.
Bir gün bu anın yaşanılacağını adımın Nesrin olduğunu bildiğim kadar biliyordum, fakat bu kadar erken beklemiyordum. Gözümde o kadar imkânsızlaştırmıştım ki onun bana gelmesini, şaka gibi geliyordu her şey. Lâkin değildi. Tüm bunlar zihnimin bir oyunu değildi bana. Hepsi gerçekti, yaşanmıştı.
Ellerimi ellerinin arasından hızla çekmiş, yüzüne dâhi bakamadan çekip gitmiştim odadan. Heyecanım ağır basmış, daha fazla duramamıştım orada. Titrek ayaklarımla merdivenlerden inmiş, Kader teyzenin seslenmelerini duymazdan gelip çıkmıştım evden. Kimseden kaçmamıştım, kaçtığım şey; içime dâhi sığmayan şeylerdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yaban Gülü | TAMAMLANDI
ChickLitYABAN GÜLÜ RomanceTR 'Dram' kategorisinde! ✨ Küçükken lambaların ışıklarını yakmak için elimde terlikle düğmeye basmaya çalıştığımı anımsıyorum. Elimde terlik olmasına rağmen o düğmeye yetişemez, ayaklarım ucunda yükselmeye çalışırken bir umut o düğ...