Bu bölümü, en güzel anınızda okumanız dileği ile söze başlıyorum... Kesinlikle bu bölümü Enrique Iglesias & Nicole Scherzinger - Heartbeat parçası ile okumalısınız 🌹
~ Bulut'un Bakış Açısından~
Pinhan'ın isteği en güzel şekilde bitmişti. Akşam olmuştu ve Pinhan saatlerdir boy aynasından kendisini izliyordu. Çok yakışmıştı gerçekten de. Ona dövme yapmayı hiç düşünmemiştim. Ama bu da aniden oldu. Benim deli kadınım... Ne çıkaracağı belli olmuyor.
Tolga, iki saat Pinhan'a söylediği dövmecilik hikayesini anlatıyordu. Ben ise kendimi dördüncü kez dinliyordum. Gerçekten bana yazık... Ama dost işte. Diyorum ya, vazgeçilmez bir bela.
Narin ve Beril kocaman bir liste yapmışlardı. Şarkı listesiymiş. Düğünde çalacak olanlar. Müziği değil de, Pinhan'ı dinlemek daha eğlenceli benim için. O gün, gözüm sadece onu görecek. Her zaman olduğu gibi.
Hepimiz bir telaştayken, zil çaldı. Kapıyı Tolga açtı. Gelen Beril'in tanıdığıydı. Daha önce görmüştüm.
"Merhaba!"dedi,hepimize.
"Ah,kusura bakmayın. Arkadaşım kendisi. Beni almaya geldi de." dedi, Beril bana bakarak.
"Sorun değil, içeri geçmez misiniz?" dedim, gülümseyerek.
"Teşekkürler ama hiç zamanım yok." dedi, orta yaştaki erkek. Beril hepimize sarılıp, yarın görüşeceğimizi hatırlattı. Biz de kapıya kadar eşlik ettik. O gidince, etrafı toparladık son kez.
"Erken uyumanız lazım, çifte kumrular!" dedi, Narin esneyerek.
Pinhan da esneyerek, gülümsedi.
"Uykum geldi zaten."
"Uyuyalım o zaman güzelim." dedim, sarılarak.
"Hadi,size iyi geceler. Tolga sızmış şimdiden. Onu çekiştireyim ben." dedi ve gülerek yanımızdan gitti. Bende Pinhan'ı kucağıma alıp, yatak odasına götürdüm.
"Bu gece konuşmak yok. Hemen uyuyoruz ve sabahın olmasını bekliyoruz. Tamam mı?" dedim, boynundan öperek. O da dövmesini gözüme sokarcasına, güldü.
"Ay,tamam!"
"Meleğim..." dedim, bileğinden öperek. O da, dudağımdan bir buse aldı. Yatağa uzandık ve o hemen ayağını benim ayağıma koydu. Elini saçıma koyarak, gözlerini kapattı.
Uyu güzelim... Hep benimle uyu. Gözlerin sadece benimle uyurken kapansın. Seni çok seviyorum.
☁️☁️☁️☁️☁️☁️☁️☁️☁️☁️
Sabah olunca,Pinhan o kadar hızlı hareket etti ki...
Kafamın içi Çin'de geziyormuş gibiydi. Her şey hazırdı. İzmir uçağına yetişmek için koşuşturuyorduk.
Kapıyı kitleyip, sonunda arabaya bindik.Yarım saat sonra havalimanındaydık. Son kontrolleri olup, uçağa bindik. Tam zamanında yetişmiştik.
Uçakta sandviç dağıtılırken, Pinhan'a üç tane aldım. Bu aralar çok acıkıyordu çünkü. Tavşan...Uçak yolculuğu kısa sürmüştü. Narin, İzmir'e indiğimizde, sayamayacağım kadar fotoğraf çekmişti. Sosyal medya hesaplarına atıp, anında gelen yorumları okuyordu. Herkes şaşırmış olmalı. Doğal olarak...
İzmir'in havası yine aynıydı. Sıcak ve neşeli. Pinhan annesini arayıp, haber vermişti. Onlar çoktandır bizleri bekliyormuş.
Yine yorucu ve mide bulandırıcı bir taksi yolculuğundan sonra, İzmir'in merkezine yani Pinhan'ın evine gelmiştik. Kapıyı açan Nurdan Teyze, bizi hemen içeri aldı. Ellerimizdeki poşetleri, köşeye koydu ve Aysel Teyze'yi çağırdı. Aysel Teyze, şimdiden yerinde duramıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sert Koruyucu Kız 2-Karanlık
RomanceBulutların üstüne geldiğimde,hiç düşmeyeceğimi sanan bir yağmurdum. Gelinliğimi giyindiğimde,her şeyin daha mükemmel olacağına inanmıştım. Sahi ,insan hep inanınca mı kaybeder? "Sen çok asi ve bir o kadar da güçlü bir kadınsın." "Sen içindeki cehen...