Sert Koruyucu Kız 2-Karanlık

☁️29.Bölüm

Bazı bölümlerde olduğu gibi, bu bölüm de kısa değerli okuyucularım. Çünkü, ayarlama şeklim bu halde gidiyor. Diğer bölümü bağdaştırmam gerekiyor. O yüzden güzel bir bölümün keyfine bakın derim, keyifli okumalar. Her zamanki gibi, güzel bir şarkı ile okumaya başlayalım.

Peter Gabriel-My Body Is A Cage

Bulut ile otelden çıkmıştık. Amerika'yı ilk defa geziyordum. Bulut bazı yerlerde durup, önemli yerlerin tarihini anlatıyordu. Hala aynı... Zeki öğrenci. Kendi kendime gülümsedim.

Taksiye bindik ve Bulut'un dediğine göre, harika bir yere gidiyormuşuz. Merak etmiştim gerçekten de. Taksideyken birkaç fotoğraf çekildik. Anı kalsın diye. Çok ama çok tatlı çıkmıştı hepsi de.

Bulut ile taksiden indiğimizde, Bulut elimi sıkıca tuttu.

"Şimdi gözlerini kapat ve seni yürütmeme yardım et." dedi, arkama geçerek. Bir şey demeden gözlerimi kapattım ve gülümsedim. O da elleriyle gözlerimi iyice kapattı. Yürümeye başlamıştık. Aşırı meraklıydım. Acaba ne göreceğim?

"Gelmek üzereyiz." deyince, güldüm.

"Öldüm meraktan..."

"Dur, şimdi ölme!" dedi ve boynuma bir öpücük kondurdu.

"Gelmedik mi hala ya?" dedim, çocuk gibi heyecanlanarak.

"Ve... Geldik!" deyince,gözlerimi ilk ben açtım. Sonra da o ellerini gözlerimden çekti.

Karşımda gördüğüm manzara ile bir an dünyada olmadığımı sandım. Gözlerim kendiliğinden kocaman açılmıştı.

"Burası muh-te-şem!" dedim, Bulut'a hızlıca sarılarak.

"Senin kadar muhteşem olmasa da..." dedi, gülümseyerek.

"Bulut'um! Sen harika bir adamsın." dedim ve elini tuttum sıkıca. O ise benimle geldi. Beraber gişeye geldiğimizde, heyecandan ne yapacağımı bilmiyordum.

Bulut kısa bir sürede içeriye girebileceğimizi söyledi. Tamamen içeriye girdiğimizde, tekrar gözlerim açıldı kendiliğinden.

Bulut, elimi hafifçe tutarak ileriye doğru yürüttü beni.

"İstediğin her şeyi yapabilirsin, özgürsün güzelim." dedi,dudağıma bir öpücük kondurarak.

"Seni çok seviyorum." dedim ve dudağını hafif ama sıcakça öptüm. O ise hafifçe gülümsedi.

"Ben de seni çok seviyorum güzelim, çok seviyorum."

"Hadi, şu pamuk şekerleri tadalım! Belki buradakiler daha güzeldir." dedim ve onu pamuk şekerlerin olduğu yere doğru yürüttüm.

Pamuk şekerler o kadar kabarık ve büyüktü ki... Hiç bu kadar büyüğünü görmemiştim. Rengi bile yediğim diğer pamuk şekerlerden daha pembeydi. Bulut ile pamuk şekerleri aldık ve atlıkarıncalara doğru ilerledik.

"Buna binmek çok heyecan verici olacak,eminim!"dedim ve kocaman gülümsedim. O ise hemen görevliyi çağırdı ve çalışmasını sağladı. İkimiz de bindiğimizde, kendimi çocuk gibi hissetmiştim. Bulut, arkamdakindeydi. Ona döndüm ve güldüm.

"Naber yakışıklı?" dedim, göz kırparak. O ise saçını yana attı ve başka yere baktı.

"Sizi tanımıyorum hanımefendi. Kusura bakmayın."

"Tanıtmama izin var mı?" dedim, ses tonumu değiştirerek.

"Belki." dedi, göz ucuyla bakarak.