18

494 28 80
                                    


Magnus yatağın üstünde yatmış dizlerini kendine çekip ağlıyor ve titriyordu, Jace'e dönüp "tamam sen gidebilirsin" dedim.

Yanına gidip onu sakinleştirmeye çalıştım. Yanına yatıp onu kucağıma aldım, saçını okşuyor öpücükler bırakıyordum, titremeleri durmuştu ama iç çeke çeke ağlamaya devam ediyordu.

Ellerimi yanaklarına indirip "yanındayım sevgilim geçti güvendesin artık" diyip dudaklarını öpmeye başladım başını kaldırıp bana baktı "Alexander'ım sensin" diyerek bana sıkıca sarıldı ağlamaktan ve titremekten o kadar yorulmuştu ki kucağımda hemen uyuyakaldı.

Ellerimi yanaklarına indirip "yanındayım sevgilim geçti güvendesin artık" diyip dudaklarını öpmeye başladım başını kaldırıp bana baktı "Alexander'ım sensin" diyerek bana sıkıca sarıldı ağlamaktan ve titremekten o kadar yorulmuştu ki kucağımda heme...

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Onu uyandırmamaya özen göstererek yavaşça yana doğru bıraktım, kucağımda huzurla uyuyan magnus onu yana bırakmakla biraz huzursuzlanmış, kaşlarını çatmıştı.

Bir elimle ona sarılırken diğer elimi yanağına koyup okşamaya başladım.

"Burdayım sevgilim yanındayım" diyerek alnına bir öpücük bırakmamla kaşlarını çatmayı bırakıp yeniden yüzü eski haline dönmüştü.

Varlığım ona huzur veren tek şeydi.

Onu böyle görmek beni kahrediyor gece ara ara uyanıp ağlamaya başladı onu öperek sakinleştire biliyordum ancak.

Ne olduğunu hiç anlamadım Branden onun yanağını okşayıp kokusunu içine çektikten sonra oldu olanlar kimsenin ona temas etmesini, dokunmasını istemiyordu sadece ben rahat bir şekilde dokunuyordum Jace'nin dokunmasında da rahatsız olmuyordu clary ve ızzy'nın da.

Daha önce de underhell su verirken eline temas etmişti ondan da rahatsız olmuştu ama bu kadar tepsi göstermemiş, kötü olamamıştı.

Neden şimdi bu kadar kötü olmuştu?

Sabah uyandığımda Magnus yanımda değildi banyodan sesler geliyordu kapıyı tıklatıp içeri girdim duş alıyor gibi gözüksede yaptığı şey duş almaktan çok farklıydı tenini kanatırcasını ovuyordu, bir kaç yeri kanamıştı bile hemen onun yanına gidip elini tuttum "Magnus yapma canını acıtıyorsun" diyip ona sarıldım hemen ağlamaya başladı.

Kucağıma alıp yatağa oturttum ama hemen yatmaya çalıştı çok yorgun, perişan, üzgün ve mutsuz görünüyordu. Gözleri ağlamaktan kıpkırmızıydı esmer teni yorgunluktan beyazlamıştı, gözlerinin altı mosmordu bu görüntü içimi parçaladı ona yardım etmek istiyorum, ne olduğunu anlamak istiyorum.

" Neyin var magnus?"

Yatakta dizlerini karnına çekip ellerini başın altına koydu. Soruma cevap vermediği için tekrarladım.

"Magnus neyin var, noldu, hadi ama konuş benimle."

Yine bana cevap vermemişti. Yanına gidip onu kaldırmaya çalıştım sırtını yatak başlığına dayanıp bana bakmasını sağladım. Ne kadar yüzü bana dönük olsada gözlerini benden kaçırmaya çalışıyordu.

Ellerim ile çenesinden tutup yüzümü yüzüne yaklaştırdım alınlarımız birbirine değdiği zaman gözlerinden birkaç damla akmıştı.

" Yalnız değilsin magnus ben varım, sana yardım edebilirim sadece bana ne olduğunu söyle"

İçini çekerek derin bir nefes aldı buruk ses tonu ile;

" Bana yardım edemezsin Alexander" diyerek başını boynuma gömüp ağlamaya orada devam etti.

....

1 hafta olmuştu Magnus git gide kötüleşti yemek yemiyor, bişey içmiyordu çok zayıfladı gözümün önünde eriyor ve ben bişey yapamıyordum daha ne olduğunu bile bilmiyorum.

Geceleri hiç uyumuyor, uyuduğu zamanda kabuslar görmeye başlıyordu sürekli yapma lütfen yapma yalvarıyorum yapma diye hıçkıra hıçkıra ağlama başlıyordu.

Ağlamalar, titremeler, kasılmalar derken artık onu sakinleştiremiyordum bile benimle konuşmuyor, yüzüme bakmıyordu bana bakmasını sağladığım zamansa gözlerini benden kaçırıyor, yönünü değiştiriyordu.

Beni kendinden uzaklaştırıyordu zorda olsa hatta çok zorda olsa onun benimle konuşmasını sağlayacağım bugün. Sevdiğim adamı daha fazla böyle görmeye dayanamam.

O benim için her şeyden daha kıymetli onun için yapamayacağım hiç bişey yok magnus la ilgilenmek için bir süreliğine enstitü liderliğini Jace bırakmıştım sadece onunla ilgileniyordum.

Odaya gittiğimde magnus yatağa yatmış boş gözlerle duvarı bakıyordu benim geldiğimi fark etmedi bile yanına yatağa oturdum onu kendime çekip kucağıma almaya çalıştım biraz direnir gibi oldu ama çok güçsüzdü bu halde ne kadar direnebilirdi ki ?

Kucağıma alıp saçını okşamaya başladım alnına bir öpücük kondurdum ve yüzüme bakmasını sağladım ama hiçbir şekilde gözlerime bakmıyordu.

"Magnus neden böylesin neden bu durumdasın bilmiyorum ama bildiğim tek bişey var ben seni çok hemde çok seviyorum seni öyle görmek beni üzüyor gözümün önünde eriyorsun, benimle konuşmuyorsun, o güzel sesini duymuyorum, gözlerime bakmıyorsun, gözlerinde kaybolmak istediğim gözlerin bana bakmıyor magnus."

Derin bir nefes alıp yutkunarak sözlerime devam ettim.

"Seni çok özledim, gülen yüzünü özledim, bana bakarken gözlerinin parlamasını özledim, bana dokunurken titreyen ellerini özledim, lütfen sana yardım etmeme izin ver, her şeyi beraber halledebiliriz her şeyi beraber aşabiliriz magnus, lütfen beni kendinden uzaklaştırma daha fazla bu haline dayanamam sen benim en kıymetlimsin" dememle gözlerinden yaşlar akmaya başladı onun gözyaşları kalbime ok gibi saplanıyordu sanki.

" Lütfen artık ağlama dayanamıyorum seni öyle görmeye" bunları söylerken bende ağlamaya başlamıştım.

Ağladığımı farkettiğinde yüzüme, gözlerime baktı ilk önce benim gözyaşlarımı silip sonra kendininkilerini sildi.

"Özür dilerim Alexander, ben seni hakketmiyorum, tamam ağlamayacağım sende ağlama sen çok değerlisin, senin  gözyaşların çok değerli benim için onları kaybetme" demesiyle ona sarılıp daha çok ağladım kendisi bu haldeyken beni düşünmesi içimi parça...

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Özür dilerim Alexander, ben seni hakketmiyorum, tamam ağlamayacağım sende ağlama sen çok değerlisin, senin gözyaşların çok değerli benim için onları kaybetme" demesiyle ona sarılıp daha çok ağladım kendisi bu haldeyken beni düşünmesi içimi parçalamıştı, hiç kimse beni onun kadar sevmemişti bu hayatta.

Beni bu kadar çok seven adamı kaybetmeye hiç niyetim yok.

"Senden daha değerli bişey yok benim hayatımda Magnus, lütfen sana yardım etmeme izin ver bana her şeyi anlatabilirsin noldu anlat bana."

MALEC  -  Onunla yeniden doğmak ❤️Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin