asisstant ° myg

38°

Keyifli okumalar çiçeklerim 🌸

"Jeongguk! Ne zaman rahat bırakacaksın benii~"

İsyanla konuşup başımı dosyalara vurmaya başladım.

"Ya Sarah! Siz sevgili oldunuz, nasıl rahat bırakırım ki seni? Bence bana her şeyi anlatmadın sen. Hadi dökül daha daha neler oldu?" yutkunup dudaklarımı ıslattım.

Tabi ki her şeyi anlatmamıştım, Jeongguk'a.

Ah, Tanrım..

Nasıl anlatırdım ki kalçama vurup, defalarca öptüğünü..?

Aklıma geldikçe içim tuhaf oluyordu.

"Anlattım ya! Neyse, ben şunları Taehyung'a götüreyim." deyip hızla kalktım masamdan.

Yoksa Jeongguk'un dilinden kurtulamazdım, ve sonunda istediğini alırdı-yani anlardı her şeyi.

Taehyung'un olduğu kata inip dosyaları imzalatmıştım.

Ardından yukarı kata çıkarken Jaejae'nin koşarak yanıma geldiğini gördüm.

Kolumdan tuttuğu gibi Yoongi'nin odasına sürüklemişti.

"Ne oluyor?" deyip kaşlarımı havalandırdım.

"Geçen dergide seni görenler, bu ay ki sayının kapağında seni görmek istiyorlar. Bloğa bir sürü yorum yapılmış, bir nevi ünlü oldun aşkım!" JaeJae'ye bakıp yutkunmuştum.

İyide ben ünlü olmak istemedim ki?

"Benim isteğim sana yardımcı olmaktı, Jaejae. Ünlü olmak değil." dudağımı aşağı sarkıtıp omuz silktim.

"Olsun, ne güzel işte! İstemeden ünlü oldun kıız~" dediğinde bu boş heyecanına gülümsemiştim.

"Yani?" deyip olaya dahil oldu Yoongi.

"Yanisi, bu ay ki sayıda kapak kızı Sarah~" dediğinde Yoongi jet hızında cevap vermişti.

"Olmaz." şaşkınca Yoongi'ye bakıp kaşlarımı havalandırdım.

"Sebep?"

"Sebep?"

Jaejae ile aynı anda sorduğumuz soruyla ikimize nötr ifadesiyle bakmıştı.

"Çünkü, ben istemiyorum."

Acaba fotoğrafları beğenmedi diye mi istemiyor..?

"İster iste, ister isteme aşkım~ Bu ay derginin kapağı, Sarah!" deyip neşeyle odadan çıkmıştı.

Bense Yoongi'ye bakıp kollarımı göğsümde birleştirmiştim.

"Acaba neden kapak olmamı istemiyorsunuz, Bay Min? Çok mu kötü, fotoğraflarım?" dediğimde ayağı kalkıp açık olan kapıyı kapatmıştı.

Merakla Yoongi'ye bakarken, o usulca yanıma gelip ellerini belime sarmıştı.

"Beğenmemek?" dediğinde başımı 'evet' anlamında salladım.

"İlk öpüşmemiz de sana ne dediğimi hatırlıyor musun?" dudaklarımı büzüp düşünmeye başlamıştım.

"Ben hatırlatayım, 'kabul, çok seksi ve çekiciydin'. Hatırladın değil mi?" deyip hatırlayıp hatırlamadığımı anlamak için bana bakmaya devam etti.

Başımı sallayıp onay verdim, şuan ruhum bedenimi terk etmeye başlamıştı. Her an bayılabilirdim heyecandan.

Kulağıma yaklaşıp, tek eliyle boynumu okşamaya başlamıştı.