17

14.8K 1.2K 288
                                    

🐿🐇

Jungkook gözleri tavana dikili bir şekilde öylece boşluğa bakıyordu. Fazla yorgundu ama uyursa yine o iğrenç kabusu göreceğinden korkuyordu. Neredeyse iki gündür gözüne uyku girmemiş ve gözlerinin altı mosmor, gözleri kıpkırmızı olmuştu.

Gözlerini her kapattığında gözünün önüne yine o kadın çıkıyordu ve kendini iyi hissetmiyordu. Uyumak istiyordu ama çok korkuyordu. Uyursa eğer gözü karanlığa açılacaktı ve Jungkook buna çok emindi. Hemde çok üşüyordu, bu da tekrardan ateşinin çıktığını gösteriyordu.

Jungkook bütün vücudu ile yana yatıp bacaklarını kendine çekti. Kollarını Rosé kokan yastığa sardı ve yüzüne çekti. Üşüyordu ama, tek yaptığı yastığa sarınıp koklamaktı. Mosmor gözleri bir şekilde öylece kapandığında, Jungkook uyumuştu ve buna yardım eden ise Rosé'nin yastığa bulanmış kokusuydu.

🔹️🔹️

Jungkook üzerinde hissettiği baskı ile gözlerini açmıştı. Daha doğrusu açamamış ve gözleri yanmıştı. Çünkü gözleri çok ağrıyordu ve sanki birbirine yapışmıştı. Üzerine yatak örtüsünün örtüldüğünü hissetmişti ve sıcak ellerin alnına koyulmasını. "Ateşi düşmüş..." Jungkook yumuşak ellerin sahibinin sesi ile gözlerini açmaya zorluyordu ama yapamadı.

Rosé odaya geldiğinde hemen üşüyen Jungkook'un üzerini örtmüştü ama ateşi olduğunu anladığında hemen Min Hae'yi çağırmıştı.

Jungkook uyuduğu yerden yine bayılmıştı ve bu da ateşinin yüksek olduğunu göstermişti.

Min Hae yaptığı birkaç işlemle ateşini düşürmüştü ve kısa sürede Jungkook'un gerçek bir hastaneye gidip doktor tarafından bakılması gerektiğini düşünmüştü.

Min Hae odadan çıktığında Rosé uyanık ama gözlerini açamayan Jungkook'un yanına eğilmişti. Rosé hemen yastığına sarılmış bir şekilde yatan gence bakarken hep yaptığı şeyi yapmış ve parmaklarını ısırmaya başlamıştı.

"Ama iyileşmiştin Jungkook, neden tekrar hasta oldun ki." Rosé büzmüş dudakları ile yanağına birkaç damla düşmüştü. Odaya geldiğinde Jungkook'u tir tir titrerken görmek onu çok korkutmuştu.

"İyileş lütfen, hem istersen sana bütün çikolatalarımı veririm." Rosé'nin titreyen sesi ile Jungkook kendinden nefret etmişti. Çünkü onu üzmek, yapmak istediği son şeydi. "Hem istersen iyileşmek için seni hep öperim." Gerçekten de öyleydi, öpse geçerdi ve buna ihtiyacı vardı.

Rosé kaldırdı eli ile Jungkook'un düşen ateşi ile terleyen alnını parmakları ile geriye taradı. Geriye giden saçları tekrardan alnına düşerken bir kez daha geriye taradı ve elini saçlarından çekmedi.

"Jungkook keşke uyansan ve beraber seninle bahçeye çıksak." Ve küçük bir öpücük armağan etmişti Jungkook'un alnına.

Jungkook açamadığı gözleri ile Rosé'nin sesi ile yumuşacık oluyor ve kalbini hızlandırıyordu.

"Ağlama iyiyim." Jungkook kirpiklerinin arasından Rosé'ye bakarken onu bulanık görüyordu. Gözlerinde bir katman varmış gibiydi.

Rosé mutlulukla küçük ellerini birbirine çarpmıştı. "İyi misin Jungkook-shi, yine hastalanmıştın." Rosé dizlerinin üzerinden ona bakarken yüzü fazla yakındı.

Jungkook yakın yüzleri ile hafif bulanık duran yüzünü incelemişti. Gözleri bulanık gördüğünden, yüzünün yakınındaki yüzü de bulanık görüyordu.

"İyiyim Rosé, sadece küçük bir hastalık." Gözleri artık bulanık görmeyi bırakmıştı. "İyileşiyorum." Senin varlığın beni iyileştiriyor diyemedi.

"Ama sana yine iğne yapacaklar korkmaz mısın?" Jungkook'a yine serum takacaklardı.

"İğne can yakmıyor ki, bu yüzden korkmuyorum." Jungkook sarılı yattığı yastıktan kafasını kaldıracak gücü bulamıyordu.

Dudaklarını büzdü ve konuyu başka yere çekti Rosé. İğne konusu açılınca istemsizce geriliyordu.

"Şey boş ver bunları Jungkook. Şey bayan Min uyandığında koluna şey takacakmış."Dolgun dudaklarını dişleri arasına sıkıştırdı. "Serum..." diye de devam etti.

"Kalkmam için yardım et."

🐇🐿

🐇🐿

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Sizi seviyorum

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Sizi seviyorum.

~miasy

Mad | rosékookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin